RTÜK Üyesi Konuralp'ten cezalara tepki: Ellerinde milyarlarca dolarlık medya enkazı var; başaramadıkları için yapıyorlar

GERÇEK GÜNDEM - MERVE ÇOBAN/

Radyo Televziyon Üst Kurulu (RTÜK) bugünkü toplantısında Tele1 ve Fox TV'yi görüştü. AKP ve MHP kontenjanından seçilen ve çoğunluğu oluşturan RTÜK üyelerinin yaptırımları, siyasi iktidarın tehditlerinin muhalif kanallar üzerinde "Demokles'in kılıcı' gibi sallandırılması olarak yorumlanırken bugün iki kanala ceza verildiği açıklandı.

TELE1 VE FOX TV'YE CEZA

RTÜK, cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş'ın konuk olduğu TELE1'in Demokrasi Arenası programına 5 hafta program durdurma ve yüzde 5 para cezası, FOX TV Ana Haber Sunucusu Selçuk Tepeli'nin açıklamaları nedeniyle de FOX TV'ye de yüzde 3 para cezası verdi.

SEDEF KABAŞ TUTUKLANMIŞTI

Gazeteci Sedef Kabaş Tele1 ekranlarında kullandığı, "Çok meşhur bir söz vardır. Taçlanan baş akıllanır diye. Ama görüyoruz ki gerçek değil. Ya da tam tersi bir söz vardır. Büyükbaş hayvan bir saraya girdiği zaman o kral olmaz. O saray ahır olur" ifadelerinin ardından tutuklanmış ve Türkiye'nin demokrat kitleleri karara tepki göstermişti.

OKAN KONURALP: DEMOKLES'İN KILICI GİBİ SALLANDIRIRLAR

RTÜK'ün CHP kontenjanından seçilen üyesi olan Okan Konuralp, Tele1 ve Fox TV'ye verilen cezaları Gerçek Gündem'e değerlendirdi.

RTÜK üyesi Okan Konuralp verilen para cezasının niteliğini, "İhlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki reklam gelirinin yüzde 5'i, yüzde 3'ü ya da yüzde 1'i. Kabaca ihlal ocak ayındaysa aralık ayında reklam geliri 10 liraysa, 100 liraysa yüzde 3'ü ne kadarsa o kadar ceza ödenecek. Kabul etmek lazım. Fox için büyük bir rakam. 5-6 milyona kadar çıkabilir reklam gelirleri. Daha az reklam geliri olan küçük kanallar genellikle en alt limit olan fiyat üzerinden veriyorlar. Bunun minimum fiyatını bilmiyorum ama bu oranda bir reklamı yoksa en az 38 bin ile 50 bin lira arasında değişen bir ceza olabilir. Onlar için yüksek bir rakam." ifadeleri ile açıkladı.

TELE1'İ LİSANS İPTALİ CEZASI MI BEKLİYOR?

Tele1'e Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8/1/b bendinden ceza verilmesi nedeniyle 1 kez daha aynı maddeden ceza alınması durumunda yayın geçici olarak durdurulacak ve kanal RTÜK’ün belirlediği yayınları yapacak. Ancak 3. kez aynı maddeden ceza verilmesi görüşülürse lisans iptali gündeme gelecek.

Okan Konuralp, Tele1'e verilen cezayla ilgili maddenin önemine ve verilen cezaların tehdit niteliği taşıdığına dikkat çekerek, "Bunların hepsinin 1 yıl içerisinde olması lazım. Önümüzdeki 11 ay içerisinde RTÜK bir yol ve yöntemle aynı maddelere atfen bir ceza verirse, onlar da ihlal yaparsa - ihlal yok da- böyle bir ihtimal var. Durum buraya gidebilir. Yayın önce 10 gün durdurulacak. Fakat şu an 1 kez ceza aldı. 1 kez daha olursa 5 günden 10 güne kadar bir ceza alabilir. Şu anda lisans iptali için 2 dosyası var. Yaparlar mı yaparlar? Yapabilirler mi, zannetmiyorum. Ama Demokles'in kılıcı gibi kafalarında sallandırırlar." dedi.

"BUGÜN İÇİNDEN GEÇTİĞİMİZ KARANLIK BİR DÖNEM"

Okan Konuralp, RTÜK'ün verdiği cezaların iktidara yakın medyanın başarısızlığından kaynaklandığını ifade ettiği açıklamasında sözlerini şöyle sürdürdü:

Meseleye hep şöyle bakıyorum: Doğrudur yanlıştır. Bu ve buna benzer cezalar böyle bir yönetim anlayışı varsa verilir. Veriliyor da. Buradan "yandık, bittik, mahvolduk" gibi bir duruma girmemek lazım. Çok daha karanlık dönemler oldu. Çok daha karanlık dönemler de olabilir. Bugün içinden geçtiğimiz dönem de karanlık bir dönemdir.

"ER YA DA GEÇ GAZETECİLİK KAZANIR, BAŞARAMADIKLARI İÇİN YAPIYORLAR"

Gazetecilik yapmaktan mı vazgeçiyoruz? Bugün Uğur Mumcu'nun ölüm yıldönümü. 29 yıl geçmiş. Engelleyemezler. Baş edemezler.

İnandığımız ilkelerden, inandığımız değerlerden geri adım atmaksızın çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Er ya da geç mutlaka gazetecilik kazanır. Er ya da geç mutlaka halkın haber alma özgürlüğü kazanır.

Er ya da geç bu ülkeye evrensel standartlarda fikir özgürlüğü, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü hakim olur. Dolayısıyla ne yaparlarsa yapsınlar üstesinden gelemeyeceklerini biliyorlar. Ve aslında başaramadıkları için bunları yapıyorlar.

"KİM VAZGEÇMİŞ GAZETECİLİKTEN?"

Kendi kanalları, kendi gazeteleri, kendi televizyonları, kendi yayın mecraları kendi istedikleri düzeyde bir kamuoyu algısı yürütebilecekleri güçte olsa... Medyanın yüzde 90'ını kontrol altında tutuyor olmalarına rağmen küçük ya da büyük yüzde 10'luk bir kesim bu ülkenin, gerçeklerin sesi olmaya devam ediyor.

Onların ellerinde milyarlarca dolarlık yatırıma rağmen medya enkazı var.

Başaramadıkları için böyle yapıyorlar. Futbol metaforu gibi belki ama: Oynamadıkları için oynatmamaya çalışıyorlar. Çalışsınlar.

Kim vazgeçmiş gazetecilikten?