Gazetecilere karşı işlenen suçlar cezasız kalıyor: Öldürülenlerin dosyası kapatıldı, 20 gazeteci saldırıya uğradı, 126 gazeteci türlü suçtan yargılandı
Gazetecilere Karşı Suçlarda Cezasızlıkla Mücadele Uluslararası Günü'nde yayınlanan Medya Raporu'na göre, politik cinayete kurban giden gazetecilerin davaları kapatılırken, 126 gazeteci yargılandı, 20 gazeteci saldırıya uğradı.
GERÇEK GÜNDEM
Birleşmiş Milletler tarafından 2 Kasım günü, 2013’teki Genel Kurul Kararı ile “Gazetecilere Karşı Suçlarda Cezasızlıkla Mücadele Uluslararası Günü” olarak tanımlandı.
2006-2020 arasında, haber verdikleri ve halkı bilgilendirdikleri için bin 200'den fazla gazeteci öldürüldü. UNESCO öldürülen gazeteciler gözlemevine göre, her on vakadan dokuzunda katiller cezasız kalıyor.
Sınır Tanımayan Gazeteciler'in 2010'dan bu yana binden fazla basın mensubunun öldürüldüğüne dair kayıtları bulunuyor.
CEMAL KAŞIKCI DOSYASI, SUUDİ ARABİSTAN YÖNETİMİNE İADE EDİLDİ
Türkiye, gazetecilere ve medya çalışanlarına karşı işlenen şiddetli suçların cezasız kaldığı ülkelerden biri. Bu yılın Nisan ayında, 2018’de Suudia Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülen Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle ilgili davada mahkeme, yargılamanın durdurulmasına ve dosyanın Suudi Arabistan’a devredilmesine karar verdi. Mahkeme, 26 sanık hakkındaki yakalama ve kırmızı bülten kararlarının da infaz edilmemesine hükmetti.
Türkiye ve Suudi Arabistan arasında ceza davalarının devredilmesine ilişkin herhangi bir sözleşme veya ikili antlaşma bulunmuyor.
MUSA ANTER DOSYASI KAPATILDI
Diyarbakır’da 20 Eylül 1992 tarihinde öldürülen gazeteci Musa Anter’in ölümüne ilişkin davanın 37'nci duruşması görüldü. 21 Eylül 2022 yılında görülen duruşmada savcı Musa Anter cinayeti davası için 30 yıllık zaman aşımının uygulanması ve davanın düşürülmesini talep etti.
21 Eylül’de gazeteci, yazar Musa Anter cinayetine ilişkin dava dosyası zamanaşımından kapatıldı.
POLİTİK OLMAYAN GAZETECİ CİNAYETLERİNDE "HIZLI" YARGILAMA
BİA Medya Gözlem Raporu'nda yer alan analize göre, diğer yandan politik boyutun bulunmadığı veya sınırlı olduğu gazeteci cinayetleri dosyaları ise hızla yol alabiliyor: Bursa’da radyocu Hazım Özsu’nun Mart 2021’de öldürülmesiyle ilgili zanlı Halil Nalçacı’nın 28 Mart’ta müebbet hapse mahkûm edilmesinden sonra, Ses Kocaeli gazetesi imtiyaz sahibi Güngör Arslan’ın 19 Şubat’ta iş yerinde öldürülmesiyle ilgili cinayet davası, Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.
8 KENT 20 GAZETECİ SALDIRIYA UĞRADI
Gazetecilere karşı işlenen suçlara ilişkin olarak cezasızlık sürerken, BİA Medya Gözlem Raporu’nun verilerine göre Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçildiği Ağustos 2014’ten 1 Ekim 2022’ye kadar en az 70 gazeteci “Cumhurbaşkanı’na hakaret” başlıklı Türk Ceza Kanunu (TCK) 299. maddesiyle hapis, ertelemeli hapis veya para cezasına mahkûm edildi. Temmuz, Ağustos, Eylül'de Türkiye'de sekiz kentte en az 20 medya temsilcisi saldırıya uğradı. En az 126 gazeteci ve medya temsilcisi, Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu’nu nedeniyle hakim karşısına çıktı.
Darbe girişiminden sonra “en büyük gazeteci hapishanelerinden biri” haline gelen Türkiye'nin son yıllarda inisiyatifi “tutuklama yerine adli kontrol” yönünde kullandığına dikkat çelilen Medya Raporu'nda, ülkenin “tutuklu gazeteci” sıralamasında geriye düştüğü ifade edildi. Ancak Diyarbakır’da Kürt medyasından 16 gazetecinin Haziran’da tutuklanması ve tutukluluğa yapılan iki itirazın da reddedilmesi, "keyfi tutuklama" olarak nitelendirildi.
RTÜK'ÜN MUHALİF KANALLARA AĞIR PARA CEZALARI
Temmuz- Eylül döneminde Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), iktidarı eleştiren televizyon kanalları ağır para cezalarıyla hedef almayı sürdürdü. 2022'de iktidarı eleştiren kanallara 38, yandaş kanallara ise sadece 3 ceza verildi.
126 GAZETECİ TÜRLÜ SUÇLARDAN YARGILANDI
Aynı dönemde, en az 126 gazeteci ve medya temsilcisi, Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu’nda yer alan “örgüt üyeliği”, “üye olmamakla birlikte örgüte yardım”, “örgüt propagandası”, “örgüt yayınlarını basmak ve yayınlamak”, “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “suç ve suçluyu övme”, “güvenlik güçlerini alenen aşağılamak” , “kişisel verileri ele geçirip yayımlamak”, “gizli belgeyi temin”, “kin ve düşmanlığa tahrik”, “suç işlemeye alenen tahrik” ve “dini değerleri aşağılamak” gibi suçlamalar nedeniyle yargı önüne çıktı.
GAZETECİLİK YÖNELİK ŞİDDET VAKALARI
Son birkaç ayda gazetecilere yönelik şiddet vakaları:
17 Eylül’de Demirören Haber Ajansı (DHA) Sivas muhabiri Hüsnü Ümit Avcı, Bahtiyarbostan Mahallesi’nde dört katlı bir binanın çatısında çıkan yangını görüntülemeye çalışırken bir polis memurunun yumruk ve tekmeli saldırısına uğradı. Avcı, gazeteci olduğunu belirtmesine rağmen saldırı devam etti, yanındaki DHA muhabiri Arife Defne Arslan da polisle yaşanan arbedede koluna darbe aldı. Polis memuru, muhabirlerin elindeki kamera ve fotoğraf makinesini kırmaya teşebbüs etti.
23 Eylül’de İstanbul Çekmeköy İlçe Emniyet Müdürlüğü, BirGün muhabiri İsmail Arı'yı tehdit eden Çekmeköy İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı Alper Deniz Demir'in "yasal görevi sınırları içerisinde" davrandığını iddia etti. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER) yapılan şikayete yanıt veren Çekmeköy Emniyeti, "Olay tarihinde görevlilerin ihmal kastı ile hareket ettiklerine dair herhangi bir ciddi bulgu ve belgelere dayanmadığı, iddia ve şikayetin soyut ve genel nitelikte olduğu ayrıca iddialarla kesin ve inandırıcı delil veya kanıt bulunmadığı ve personelin yasal görevlerinin gereklerine aykırı davranmadıkları anlaşılmaktadır" ifadesini kullandı.
Ankara polisi 5 Temmuz’da, 16 Haziran’da Diyarbakır’da tutuklanan 16 medya temsilcisinin serbest bırakılması için Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu’nun (MKGP) Ankara Ulus Meydanı’nda yapmak istediği basın açıklamasına müdahale etti. Gazeteciler Sibel Yükler, Kaos GL sitesi editörü Yıldız Tar ile Mezopotamya Ajansı (MA) Ankara büro muhabiri Deniz Nazlım, darp edilerek ters kelepçeyle gözaltına alındı. Haklarında Ankara Emniyeti Güvenlik Şubesi’nde “2911 sayılı Gösteri ve Yürüyüş Kanunu’na muhalefet” gerekçesiyle işlem yapılan gazeteciler, Ankara Gazi Mustafa Kemal Hastanesi’nde yapılan sağlık kontrollerinin ardından serbest bırakıldı.