Müjdat Gezen 12 Eylül darbecilerinin de hedefindeydi!

Erdoğan'ın talimatı sonrası hakkında soruşturma açılıp gözaltına alınan usta oyuncu Müjdat Gezen, 38 yıl önce de 12 Eylül darbecilerinin hedefindeydi.

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı sonrası hakkında soruşturma açılıp gözaltına alınan usta oyuncu Müjdat Gezen, vefat eden sanatçı Savaş Dinçel ile beraber 12 Eylül darbecilerinin hedefindeydi.

Erdoğan, yargıya çağrıda bulunarak, ‘Bunlar sanatçı müsveddesi, yargıya hesabını versinler’ demesinin ardından usta sanatçılar Müjdat Gezen ve Metin Akpınar bu sabah gözaltına alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Metin Akpınar ve Müjdat Gezen serbest bırakıldı

Müjdat Gezen'in hayat hikayesi şöyle:

Müjdat Gezen 29 Ekim 1943 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir.
Eski TRT müzisyenlerinden Necdet Gezen ile Macide Hanım’ın oğlu
olan Gezen, oyunculuk yeteneğinin farkına varılmasının ardından ilkokul
öğretmeninin zoruyla ilk defa 1953 yılında, “Küçük Çiftçiler” adlı bir ilkokul
piyesiyle sahnelere adım atmıştır.

Sanatın diğer dallarıyla da alakalı olan küçük oyuncunun yazdığı şiirler de,
aynı yıl Doğan Kardeş adlı çocuk dergisinde yayımlandı. İlerleyen yıllarda,
İstanbul Radyosu bünyesinde kurulmuş olan Çocuk Kulübü korosuna
katılarak, şarkı söylemeye başlamıştır.

Eğitim hayatına başladığı Hırka-ı Şerif İlkokulu‘ndan mezun olduktan sonra
orta öğrenimine Karagümrük Ortaokulu’nda devam eden Gezen, ikinci sınıfta
ardarda ikaliyetten men edildi.

İşte Müjdat Gezen'in savcılıktaki ifadesi

Ortaokulun arından lise öğrenimi için, dönemin birçok ünlüsüne eğitim
vermiş ve Türkiye’de ilk defa ders dilini Türkçeye çevirmiş okul olan Vefa
Lisesi‘ne giden Gezen, Uğur Dündar ve Kemal Sunal ile burada tanıştı ve
arkadaşlıkları uzun yıllar boyunca devam etti.

Müjdat Gezen 12 Eylül darbecilerinin de hedefindeydi! - Resim : 3

MÜJDAT GEZEN 12 EYLÜL’Ü ANLATTI “POLİSLER BİZİ ALMAYA GELDİĞİNDE ŞAKA SANDIK”

12 Eylül darbesi mağdurlarından bir tanesi de sanatçı Müjdat Gezen’di.

Gezen o günlerde yaşadıklarını şöyle anlattı; “Ben çakıl gazinosunda komedyenlik yapıyordum Perihan Kutman ile program bitti ve birden kapıya 4 tane sivil arkadaş geldi. `Müjdat bey emniyete kadar gitmemiz gerekiyor´ dediler. Ben şaka zannettim önce, sonra cebinden kağıdı çıkardı ve benim yazdığım ve Savaş Dinçel'in de çizdiği`Çizgilerle Nazım Hikmet´ kitabı hakkında gözaltı kararı olduğunu söylediler. Sonra tamam dedik, bindik gittik ama gidiş o gidiş.

Sonra mahkeme var dediler 21, 22 gün sonra çıktık. Ben o dönem ekmeğimden oldum, çalıştığım yerden oldum, param kesildi. Radyoda program vardı kesildi. Senin ne hakkın var benim ekmeğimle oynuyorsun. Ne yapmışım ben, kitap yazmışım. Neymiş Kenan Evren´in sevmediği bir adam olan Nazım Hikmet´in hayatı ile ilgili kitap yazmışım. Ben de seni sevmiyorum şimdi ne olacak. O yüzden bunlar, cumhuriyetleri, devletleri, halkları geri götüren eylemlerdir, bunlardan kaçınmak lazım. Barış içinde sevgi ile yaşamak gibisi yok. O yüzden bence 12 Eylül´ün de anılacak yeri yoktur”

1982 yılında güldürü üstadı olarak bilinen Kandemir Konduk ile birlikte ”Güldürü Üretim Merkezi”ni kurdular. Genç mizah yazarlarına da kapılarını açtılar. O dönemde Müjdat Gezen bir takım mizah dergilerinin kordinatörlüğünü yaparak, tecrübelerine bir yenisini daha ekledi.

Metin Akpınar'ın savcıya verdiği ifade ortaya çıktı

Yaklaşık 50 yıllık sanat hayatı boyunca, yüz kadar sinema filminde, elli
civarında tiyatro oyunuyla binden fazla radyo ve TV skecinde yer alan Müjdat
Gezen, görsel sanatların yanı sıra, yazın çalışmalarıyla da gündeme gelmiş ve
38 tane kitap kaleme almıştır.

Bu kitapların dokuzu üniveristelerde yardımcı
ders kitabı olarak okutulmaktadır. Özellikle Aziz Nesin‘i anlattığı
“Ç.Arkadaşım Aziz Nesin“, “Ustalarım“, “İkibuçuk Lira İçin“, “Komikler
Ağlamaz“, “Eşeğin Karnındaki Elmas“, “Bir Bulut Olsam“, “Şiirim Geldi
Bırakın Beni” (şiir kitabı), “Artiz Mektebi“, “Oyunculuk Eğitimi“, “Oyuncunun
El Kitabı“, “Galiba Ben Sanatçıyım” yazdığı kitaplardan bazılarıdır. “Ağlama
Palyaço Makyajın Bozulur / Müjdat Gezen Kitabı” da Halit Kıvanç tarafından
kaleme alınmıştır. 25’in üzerinde tiyatro oyunu, 8 sinema filmi ve 5 TV
dizisinin de yönetmenliğini üstlenmiştir.

Son olarak 1991 yılında zor şartlar altında İstanbul Kadıköy’de bulunan eski bir köşkü restore etmesinin hemen ardından kendi adını verdiği; Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni kurdu.

Kurduğu sanat merkezi’nin diğer sanat merkezleri’nden ayıran özelliği ise o dönemde ücretsiz eğitim verilmesiydi. O dönemde ücretsiz okul açmak yasak olduğu için büyük usta, iki yıl hapis cezasına çarptırıldı. Çıktıktan sonra yine ücretsiz eğitim vermeye devam etti.

Müjdat Gezen, 2007’nin Kasım ayından beri UNICEF Türkiye İyi Niyet Elçiliğini yürütmekte.

İşte usta sanatçının aldığı ödüller:

15. Afife Tiyatro Ödülleri- Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü

2011- Uludağ Üniversitesi 8. Medya Ödülleri- Onur Ödülü

Eserleri;

1981- Gırgıriye (Sinema Filmi)

1978- Köşeyi Dönen Adam (Sinema Filmi)

1975- Televizyon Çocuğu (Sinema Filmi)

Bir dönem dizi ve filmlerde yapımcılık yaptı. Sizin de aslında bildiğiniz, eskilerden kulağınıza aşina olan bir çok dizi ve filmler geçmişten günümüze şu şekilde sıralanıyor;

1984- Gülümseyen Dünya (Sinema Filmi)

1987- Felekten Bir Gün (Sinema Filmi)

1987- Homoti (Sinema Filmi)

1989- Garip Bir Cinayet (Dizi)

1989- Kobay (Sinema Filmi)

1990- Kocakarılar (Dizi)

2015- Dikdatör Adolf Hitler’in Hayatı (Sinema Filmi)