Yeni bir tehdit: Toksik şişmanlık!
Toksinler bizi sadece yormuyor, kilo almamızı da kolaylaştırabiliyor, buna TOKSİK ŞİŞMANLIK deniyor.
NTV'den Prof. Dr. Osman Müftüoğlu'nun yazısı şöyle:
Toksik şişmanlık yeni bir kavram. İlk kez ABD’li ünlü “fonksiyonel tıp” uzmanı Dr. Mark Hyman kullandı. Önce bir TV röportajında “kolay kilo alan ve kilolarını vermekte zorlanan bazı kişilerde aşırı toksin birikiminin olabileceğini” söyledi. Daha sonra “The Blood Sugar Solution” kitabında da aynı soruna detaylı biçimde yer verdi. Dr. Hyman’a göre toksik şişmanlık ve yorgunluğun ana nedeni bedendeki cıva birikimi. Cıva dışındaki ağır metaller de (mesela kurşun, kadmiyum, arsenik) yorabiliyor, kilo dengemizi bozabiliyor. Ama en sık görüleni cıva intoksilasyonu. Cıva müthiş bir mitokondri zehri. Başka zararlı marifetleri başka sabıkaları da var ama “aşırı cıva birikimi neden kilo yapar?” sorusunun yanıtı için bana göre bu bile yeterli bir kanıt. Ağır metallerin PPAR olarak bilinen hücresel süreçleri aksatıp İNSÜLİN DİRENCİ oluşturarak da kilo problemini tetiklemeleri de mümkün.
HATIRLATMA: NEDEN ŞİŞMANLARIZ?
- Şu bilgi kesin: Ya ihtiyacımızdan fazlasını yediğimiz veya tembellik edip yeteri kadar hareket etmediğimiz ya da bu iki günahı birlikte işlediğimiz zaman anında yağlanmaya başlıyoruz. Günah her zaman bizde olmuyor, başka nedenler de var. Sürece genetik miras, metabolik, hormonal faktörler, bağırsak biyolojisindeki değişimler vs. de katılabiliyor. Üstelik bunlar istisnai durumlar da değil. Kilo sorunu olanların en az üçte birinde insülin direnci de var. Bu şanssız insanlar genetik yapılarını bilmeden beslendiklerinde (yani fabrika çıkış ayarlarına uygun yakıtlar yiyip içmekten vazgeçmediklerinde) kuş kadar yeseler bile fil kadar genişleyebiliyorlar. Üstelik günde 10 bin değil, 15 bin adımı zorlasalar da fazla kilolarından kurtulamıyorlar. Benzer durum tiroit bezi iyi çalışmayanlar için de söz konusu. Kısacası kilonun net bir matematiği yok, konu sanıldığı kadar basit değil. Zaten bu nedenle de “neden kilo alıyorum?” sorusunun yanıtını bulmadan kilo vermeye kalkmak sizi ya “diyet gazisi” biri yapıyor ya da “diyet kolikler” ordusuna ekleyiveriyor.
KISA BİLGİ: FAZLA KİLONUZ MU VAR?
- Eğer üzerine çıktığınız tartı kilo fazlanız olduğunu gösteriyorsa ilk işiniz bel çevrenizi ölçmek olsun. Ölçü sonuçları kadınsanız 90, erkekseniz 100 cm.nin üstündeyse ne kendi kendinize diyet yapmaya kalkın, ne de doğrudan gidip bir diyet uzmanından yardım alın. Yapmanız gereken ilk şey bir doktora ve/veya laboratuvara müracaat edip insülin direnciniz ya da başka bir tıbbi probleminizin olup olmadığını araştırmak olsun. Laboratuvarda açlık şeker ve insülininiz ile TSH değerlerinizi ölçtürün. Şeker ve insülin rakamlarını birbiri ile çarpıp 405’e bölün. Bulduğunuz rakam 1,7’nin üzerindeyse problem başlamış demektir. 2,5 ve üzerindeki rakamlarsa ciddi bir insülin direncine işaret etmektedir. TSH’ya gelince. 2,5-3,5 aralığı tiroit bezinizin tembelleşme eğiliminde olduğuna, 3,5 ve üzeri rakamlarsa sizde de hipotiroidinin başladığına işarettir. Bu rakamlar tıbbi yardım almanız gerektiğinin kanıtlarıdır.
NOT ALIN: TOKSİN YÜKÜNÜZ ARTINCA...
- Yorgun-bitkin-halsiz düşersiniz
- Konsantrasyonunuz azalır, unutkanlık sorunları başlar
- Depresif bir yapı geliştirirsiniz
- Uyku düzeniniz bozulur
- Kaslarınızda ağrılar, kramplar başlar
- Baş ağrılarınız sıklaşır
- Saç-tırnak-cilt sorunlarınız baş gösterir
- Kolayca kilo alır, zor verirsiniz
- Cilt kuruluğu, kaşıntıları, döküntüleri olur.
- Cinsel gücünüz azalır
KISA BİLGİ: SÜLFÜR (KÜKÜRT) ZENGİNİ GIDALAR
- Sarımsak
- Soğan
- Pırasa
- Lahana
- Turp
- Karnabahar
- Yumurta
- Kırmızı et
- Tavuk
- Balık
- Sert maden suları
BİR ÖNERİ: HEP YORGUN MUSUNUZ?
- “Yorgunum, halsizim, elimi kolumu kıpırdatacak gücü bile bulamıyorum” diyenlerin, “bu unutkanlık meselesi, bu konsantrasyon zaafı da nereden çıktı?” diye düşünenlerin, “neden her sabaha yorgun ve baş ağrısıyla uyanıyorum?” sorusuna yanıt bulamayanların, “kas ve eklem ağrıları, saç dökülmeleri, cilt kurumaları, tırnak kırılmaları” yaşayanların, hatta “nereden çıktı bu depresyon?” diye üzülenlerin mühim bir kısmının sorununun farkına varmadan yüklendikleri toksinler olabileceğini biliyor muydunuz? Bizi yoran, hasta eden toksinlerin çoğu ağır metaller, gıdalara karışan hormonlar, gıda boyaları veya zirai ilaç kalıntıları. Son yıllarda özellikle ağır metaller (öncelikle de cıva birikimi) biraz daha öne çıkmış gibi görünüyor. Bu nedenle KRONİK YORGUNLUK sorunu olanların bir toksin taramasından da geçmesi ve “toksin arınması nasıl olur?” sorusuna da yanıt araması lazım.