Karabasan nedir? Neden olur?
Uyku felci veya karabasan, beyninizin vücudunuza hala REM uykusunda olduğunuzu söylemesi dolayısıyla içinde kaldığınız, uyanık olup çizgili kaslarınızı istemli olarak hareket ettiremediğiniz koşuldur.
Uyku felci veya karabasan, beyninizin vücudunuza hala REM uykusunda olduğunuzu söylemesi dolayısıyla içinde kaldığınız, uyanık olup çizgili kaslarınızı istemli olarak hareket ettiremediğiniz koşuldur. Vücut için bu bir yanılsama da olsa, REM sürecinde olduğu gibi, rüya sırasında aktif harekete engel olmak amacıyla uzuvlar geçici olarak paralize olur, kalp atışı ve kan basıncı artarken, nefes düzensizleşir ve sığlaşır. En canlı rüyalarımızı gördüğümüz bu safhayı yaşadığınız için de, uyku felci sırasında çok gerçekçi halüsinasyonlar görülebilmektedir.
Tüm bunları birleştirince, karabasanın nasıl korku verici bir hadise olabileceği anlaşılmaktadır. Ancak bu karabasan durumu rüya görmekten ve gece teröründen (uykuda, rüya sırasında karabasan yaşama hissi) farklıdır, çünkü gerçek bir karabasanda beyin, vücuda bunu iletemese de tamamen uyanıktır.
Yani denilebilir ki; görüp korkup uyandığınız bir kabustan farklı olarak, uyku felcini yaşarken uyanmış olmanıza rağmen gerçekten hareket edemediğiniz ve nefes alamadığınız bir kabusu görürsünüz.
Uyku felci sırasında neler olabilir?
Uyku felcinin başlayıp son bulması en uzun durumda iki dakika sürmekte, çoğu zaman birkaç saniyelik sürede geçmektedir. Çoğunlukla tam uykuya daldığımız veya tam uyandığımız anda gerçekleşen uyku felci sırasında kas atonisine (kaslarda gergi kaybı) ek olarak, kimi insanlar fiziki çevrelerinin farkında ve bilincinde olarak rüya gördüklerini de belirtmiştir.
Texas A&M University dahilinde yardımcı doçent olarak görev yapan ve Fasiyel Ağrı ve Uyku Tıbbı Merkezi’nin yöneticisi olan Steven Bender’a göre; karabasan geçiren insanların uçtuklarını, yattıkları odada başka birinin bulunduğunu veya uzaylı istilasına uğradığımızı gördüklerini belirttikleri vakalar mevcut.
REM uykusu 90 ila 120 dakikalık döngülerde gerçekleşir ve yetişkin bireylerde tüm uykunun sona doğru yaklaşık dörtte birlik bir sürecini kapsar. Bu safhadaki hızlı ve düzensiz nefes alıp vermeler nedeniyle de, karabasan geçiren kişiler boğulma hissine benzer bir hisle düzgün nefes almakta zorlanarak sıkıntı yaşayabilmektedir.
Kimler risk altında?
Bu fenomen, sanıldığından -bazen çok kısa olduğu için fark edilmemekle birlikte- çok daha sık gerçekleşebilmektedir. 2011 yılında yayımlanan ve bu konudaki 30 çalışmanın verilerine dayanan bir incelemede, nüfusun %8’inin uyku felci geçirebileceği ortaya koyuldu (Barber ve Sharpless). Bu olasılık genç yetişkinlerde ve kadınlarda biraz daha yüksek olmakla birlikte, anksiyete, narkolepsi ve depresyon gibi uykuyu etkileyen rahatsızlıkları olan insanların yaklaşık %34’ünün risk altında olduğu belirtildi. Yine düzensiz uyku alışkanlığı olanlar, telefon ve bilgisayarları ile uyuyanlar veya uykuyu etkileyen ilaç kullanan bireylerde bu risk oranının %25-30 arasında olduğu gösterildi.
Peki karabasan sürekli midir?
Karabasanın teşhisi kolay olmakla birlikte, özellikle de uykuyu direkt olarak etkileyen bir rahatsızlığı bulunmayan insanlarda tekrar tekrar görülmesi çok zor ve oldukça nadir bir durumdur. Ne kadar risk altında olduğumuzu bilmesek de, korunmak için yapılacak en iyi şey uyku hijyenini sağlamaktır. Düzenli uyku, benzer saat aralıklarında uyuyup uyanmak, uyumadan önce yatakta televizyon izlemekten ve diğer elektronikleri kullanmaktan veya diğer uyarıcılardan kaçınmak bu korku verici ancak tehlikesiz durumu tecrübe etmemize engel olabilir.
(Bilim Fili/Baran Bozdağ)