İstanbul’da yaşanan koronavirüs şüphesinde 'Azeri asistan doktorun bilgisayar hatası' iddiası
İstanbul’da 6 yaşındaki bir Çinli kız çocuğunda koronavirüs şüphesi Sağlık Bakanlığı tarafından yalanlanırken hatanın Azeri asistan doktorun bilgisayarının hatasından kaynaklandığı ileri sürüldü.
İstanbul’da 6 yaşındaki bir Çinli kız çocuğunda koronavirüs şüphesi Sağlık Bakanlığı tarafından yalanlandı.
Sputnik'in haberine göre; RS FM'de Atilla Güner'le Akşam Postası editörü Uğur Koçbaş araştırdı. Olayın bir Azeri asistan doktorun hatasından kaynaklandığı ortaya çıktı.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 6 yaşındaki M.Y. isimli Çinli bir kız çocuğu ile ilgili koronavirüs şüphesi Türkiye’de gözlerin bu hastaneye çevrilmesine sebep oldu. Buna sebep olan ise, sosyal medyada paylaşılan bir bilgisayar ekran görüntüsüydü. Görüntüde hasta için hastane kayıt sisteminde, 'Kesin Tanı: Coronavirus' yazıldığı görülüyordu.
RS FM’deki Atilla Güner’le Akşam Postası yayınında program editörü Uğur Koçbaş bu görüntünün perde arkasını ve hastanede yaşananları anlattı:
DNA testi yapılacak
“Spekülasyona konu olan kız çocuğu 19 Ocak’ta Çin’den Türkiye’ye gelmiş. 3 gün önce, Bakırköy’deki Sadi Konuk Hastanesi’ne çocuğun ailesi yüksek ateş ve öksürük şikayetiyle başvurmuş ancak ilaç verip evine yollamışlar. Dün 21:00 sularında aile bu kez İÜ Tıp Fakültesi’ne başvurmuş. Oradaki bir doktorla ismini paylaşmamak üzere konuşup bilgileri aldık. Hastayı bilgisayar sistemine kayıt eden Azeri bir kadın asistan doktor. 'Ön tanı' yerine 'Kesin tanı' olarak koronavirüsü girdiği için bu olaylar yaşanmış. Oysa ki kıza yapılan ilk testte sonuç negatif çıkmış ancak kesin sonuç için kan örneği Ankara’ya DNA testine gönderilmiş. Gece hastanede İl Sağlık Müdürlüğü’nün de olayı yakından takip etmesi nedeniyle yoğun bir telefon trafiği yaşanmış.”
Negatif basınç odası yok
Uğur Koçbaş, yayında bu tür vakalarda kullanılması gereken 'Negatif basınç odalarına' da vurgu yaptı:
“Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı kılavuza göre insandan insana yayılma riski olan bu tür vakalarda şüpheli hastanın negatif basınç odasında tutulması gerektiği belirtiliyor. Ancak İÜ Tıp Fakültesi’nde bu oda yok. Bunun üzerine İstanbul’da oda aranıyor. Ancak İstanbul genelindeki 3 negatif basınç odasının da dolu olması nedeniyle şüpheli vaka normal odada tutulmak zorunda kalıyor.”