Kıyamet koronavirüsten olmazsa bile kıyamete kadar koronavirüs olacak
Milliyet’ten Tunca Bengi 1989-2016 yıllarında akıl sağlığı ve tanı, sınıflandırma ve değerlendirme alanlarında Dünya Sağlık Örgütü’nde görev almış Prof. Dr. Üstün’ün görüşlerini köşesine taşıdı.
Milliyet’ten Tunca Bengi 1989-2016 yıllarında akıl sağlığı ve tanı, sınıflandırma ve değerlendirme alanlarında Dünya Sağlık Örgütü’nde görev almış Prof. Dr. Üstün’ün görüşlerini köşesine taşıdı.
Koronavirüsün SARS hastalığna neden olan virüsteki gibi kendi kendini yok etme beklentisinin anlamsız olduğunu vurgulayan profesör şunları söyledi: “SARS virüsünde şanslıydık, o onu yaptı ama şimdi imkânı yok, artık o durum çoktan geçti. Virüs başından kendini sekize böldü. O sekizin birden aynı mutasyonu gösterip aynı şekilde kendi kendini imha etmesi gerekecekti artık imkânı yok, o olasılık bitti.
Diyelim ki Çin varyantı yok olsa Brezilya varyantı çıkacak, Brezilya varyantı yok olsa Güney Afrika ya da İngiliz varyantı çıkacak. Bu sekiz ana varyanttan beşi kendini iptal etse ya da onlar yok olsa diğer kalan üçü tekrar tekrar dünyayı sarabilir. Ve onlar tekrar mutasyonla başka şeyler olabilir. Buna bukalemun, bin bir surat diyoruz ya, bu virüsün huyu, suyu bu savaşma tarzı da bu. Artık dünya hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak.”
Koronavirüse karşı her sene aşı olmak gerekeceğini belirten Prof. Dr. Üstün sözlerini şöyle sürdürdü:
“Güney yarımkürede de olan mutasyonlar gelecek ve kuzey yarımkürede yayılacak diye öngörüp, yapacağız gripte olduğu gibi. Yani bu bitmeyecek. Kıyamete kadar dünyada koronavirüs olacak. Kıyamet koronavirüsten olmazsa bile kıyamet ne zaman olursa o güne kadar koronavirüs olacak. Artık bunun dünya yüzünden silinmesinin imkânı yok.
Nasıl eskiden grip virüsüyle baş etmek için grip aşısı oluyorduk, onun da koruyuculuğu yüzde 70’ti. Üç kişiden ikisini koruyordu, aynı şey geçerli. Ama ne olacak? Yoğun bakımlar dolmayacak, herkes daha hijyenik davranacak, yeni normal dediğin duruma döneceksin.”Aşılama çalışmalarına da değinen Prof. Dr. Üstün şu öneride bulundu:
“Böyle hafif hafif, az az aşılama olmuyor. Virüse karşı gerilla savaşıyla savaşılmaz, topyekûn savaş lazım. Aşılamada aranın açılması kötü, en kısa sürede bütün insanları aşılayacaksın.
Türkiye haritasında şimdi her yer kırmızı ama her yer eşit değil. Aşılama özellikle en yoğun olduğu yerlere odaklanmalı. Mesela bu tabloda bence İstanbul’da herkesi aşılamak çok daha önemli.
Aşılama istasyonları kuracaksın, yaşlı genç ayırımına bakmaksızın yüzde yüz aşı yapacaksın. İstanbul’a geliş gidişi de yasakla ya da aşılanmış olmaya bağla, yani aşı belgesi iste; al sana önlem.”