Çocuklarda baş ağrısı ile birlikte görülen 5 önemli belirtiye dikkat
Yaşam kalitesini oldukça düşüren baş ağrısı çocukların da yaşadığı sağlık sorunları arasında yer alıyor. Cep telefonu ve bilgisayar gibi teknolojik aletlerin kullanım sürelerinin uzaması da bağ ağrılarının görülme sıklığındaki artışın nedenleri arasında.
Kaynak: Gerçek Gündem
Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin, toplumdaki yaygın inanışın aksine her baş ağrısının tümörün habercisi olmadığını belirterek, “Baş ağrısının çok sayıda nedeni oluyor ve ayrıntılı öykü ile nörolojik muayeneyle tanı rahatlıkla konulabiliyor. Ancak çocuk sık sık baş ağrısından yakınıyor, günlük aktivitelerini yapmakta güçlük çekiyor, okula gitmek istemiyor ve ödevlerini yapamıyorsa mutlaka doktora başvurmak gerekiyor. Ailelerin dikkat etmeleri gereken önemli bir nokta da başı ağrıyan çocuğa sürekli ağrı kesici ilaçlar vermemek olmalı. Zira sık ağrı kesiciler çocukta baş ağrılarının daha uzun, daha şiddetli olmasına yol açabiliyor ve tedaviyi güçleştiriyor.” diyor.
MİGREN ÇOCUKLARDA DA GÖRÜLÜYOR
Hemen her yaşı etkileyebilen migren çocuklarda da gelişirken, özellikle ergenlik döneminde görülme sıklığı artıyor. Migren gibi ataklar halinde olan ve tekrarlayıcı baş ağrıları çocukların yaşam kalitesi üzerinde olumsuz etkilere neden olabiliyor. Çocuklarda migren belirtileri yetişkinlerden biraz farklı seyredebiliyor. Örneğin ataklar bir saatten kısa sürede hafifleyebiliyor. Genellikle yetişkinlerin tersine ağrı başın iki bölgesini de etkileyebiliyor. Yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da baş dönmesi, ışık ve kokuya hassasiyet, görme bozukluğu ile halsizlik gibi sorunlar yaşanabiliyor. Detaylı öykünün yanı sıra nörolojik muayene, çocuklarda migren tanısı için yeterli geliyor. Migren tedavisi, baş ağrısını tetikleyen nedenlerin belirlenmesi ve bunlardan kaçınmak, akut baş ağrısı ataklarının tedavisi ve koruyucu tedavi olmak üzere 3 bölüme ayrılıyor. Çocuğun atak sıklığına ve şiddetine göre planlama yapılabiliyor.
ÇOCUKLUK ÇAĞI BAŞ AĞRILARI İKİ GRUBA AYRILIYOR
Baş ağrısı kafatasının içinde ve dışında bulunan ağrıya duyarlı yapıların çeşitli nedenlerle etkilenmesi sonucu oluşan bir belirti. Çocukluk çağı baş ağrıları ‘pirmer’ ve ‘sekonder’ baş ağrıları olarak iki gruba ayrılıyor.
Primer baş ağrıları: Migren ve gerilim tipi baş ağrısı çocukluk çağında genellikle de ergenlik döneminde sık görülen baş ağrısı nedenini oluşturuyor.
Sekonder baş ağrıları: Virüs ve bakteri kaynaklı enfeksiyonlar, burun tıkanıklığı, diş çürükleri, görme bozuklukları, hipertansiyon, beyin tümörü, hidrosefali, beyin kanaması ve kafa travması gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkıyor.
5 ÖNEMLİ BELİRTİYİ ATLAMAYIN
Çocuklarda baş ağrıları beyin içinde yer kaplayıcı olaylar, beyin kanaması ve hidrosefali gibi ciddi sorunların habercisi olabiliyor. Bu tür tablolara hızla müdahale edilmesi yaşamsal öneme sahip oluyor. Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin, zaman kaybetmeden hekime başvurulması gereken belirtileri şöyle sıralıyor:
Özellikle hayatındaki ilk ve en şiddetli baş ağrısı olması ya da zaman zaman gelişen baş ağrısının şiddetinde artış ile özelliklerinde değişim yaşanması
Baş ağrısına kusmanın eşlik etmesi
Sabah erken saatlerde gelişmesi veya gece uykudan uyandıracak şiddette olması
Çift görme/bulanık görme gibi ek yakınmaların gelişmesi
Kişilik ve davranış değişikliği olması
TEDAVİ NEDENE YÖNELİK PLANLANIYOR
Çocuklarda baş ağrısının tedavisi için öncelikle altta yatan nedenin tespit edilmesi gerekiyor. Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Hepsen Mine Serin, migren ve gerilim tipi baş ağrılarının tedavisinde öncelikle yaşam kalitesini arttıran tedbirlerin alındığını belirterek, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Uzun zamandır ve ataklar halinde olan, ancak çocuğun genel durumunda bozulmaya neden olmayan baş ağrılarında önleyici tedbirler fayda sağlayabiliyor. Migreni tetikleyen besin maddelerini tüketmemek, yemek öğünlerini atlamamak, ekran maruziyetini azaltmak, stres oluşturan faktörlere çözüm sağlamak, uyku saatlerini çocuğun yaşına uygun olarak düzenlemek, yoğun egzersizden kaçınmak, okul ve ödev zamanlarını ayarlamak gibi yaşam alışkanlıklarında düzenlemeler yapılıyor. Buna rağmen ataklar devam ederse ağrı sıklığını ve şiddetini azaltmak için koruyucu ilaç tedavilerine başlanıyor. Sekonder baş ağrılarında ise altta yatan nedene göre tedavi planlanması yapılıyor”