CHP'li Salıcı'dan seçim güvenliği açıklaması: Elektrik mi kesildi, Cumhuriyet Halk Partili arkadaşımız sandığın üzerine oturacak
CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, yabancı basına verdiği demeçte seçim güvenliğine ilişkin olarak "Elektrik kesildi CHP’liler ne yapacak? Cumhuriyet Halk Partili arkadaşımız sandığın üzerine oturacak. O sayım durmayacak" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı bugün İstanbul birinci bölgedeki kampanyasına başladı.
Seçim kampanyasının ilk günü uluslararası medya temsilcileri ile bir araya gelen Salıcı, yaklaşık iki saat süren toplantıda önemli mesajlar verdi.
2019 İstanbul Seçimlerinin bir algı operasyonuyla çalınmak istendiği belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı, bu seçimde iktidarın buna tevessül etse de yine aynı sonuçla karşı karşıya kalacağını söyledi.
“BU SEÇİMDE POPÜLİST LİDERLERİN SANDIKTA NASIL KAYBEDEBİLECEĞİNE DAİR İYİ BİR ÖRNEK VERECEĞİZ”
“Bir değişim dalgası var, değişim dalgası sonucu ulaşacak. Bu yalnız Türkiye için değil dünya için de önemli. Dünya için önemi şu: Otoriter bir yapı lider sandıkta demokrasi yoluyla değişecek ve yerine başka bir yapı gelecek. Tekleştirmenin karşısında çoklu bir yapı var. Kutuplaştıran yapıya karşı birleştiren bir yapı zenginlik. Dünyada şu anda otokrat liderler, popülist liderler var. Bu popülist liderlerin sandıkta nasıl kaybedebileceğine dair iyi bir örnek vereceğiz. Biz değişimin kimsenin burnu kanamadan gerçekleşmesini istiyoruz. 2019 yılında yaşadığımız mesele şuydu. Sandık sorumlusu arkadaşlarımız vardı. AKP seçime çökmeyi kafasına koymuştu. Bu seçimi kendilerinin kazanacağını düşünüyorlardı ve hazırlıklarını yapmışlardı. Teşekkürler Türkiye pankartları asılmıştı. Gece boyunca kazandık dendi. AKP’nin adayı Binali Yıldırım, çaldılar’ dedi. Buradan tekrar sorayım. ‘Kim çalmış Binali Bey? Kim çalmış, kim çaldı’. O gece yapılan bir algı operasyonu üzerinden siyasi sonuç yaratma operasyonuydu, biz buna direndik.”
“ANADOLU AJANSI’NIN NE AÇIKLADIĞI BİZİ İLGİLENDİRMİYOR, TUTARSIZ SONUÇLAR KIRMIZI LİSTEYE DÜŞECEK”
Anadolu Ajansı’nın ne açıkladığı bizi ilgilendirmiyor. Anadolu Ajansı geçmiş dönemlerde yaptığı açıklamalarla iktidarın siyasi aparatı olduğunu gösterdi. Anadolu Ajansı’ndan gelen bilgiler bizi bağlamıyor. Açık ara önde olduğu iller ekrana geliyor ilerleyen saatlerde o oylar düşüyor. Sizin sandığın başında görevli arkadaşlarınız da o verilerini görüyor. Bizim görevli arkadaşlara ‘kaybettim’ duygusu verilmek için yapılıyor. Bütün CHP’liler bunun neden yapıldığını biliyor. Bizim seçim günü için yaklaşımız şu. Bizim erken hızlı sonuç açıklamak gibi bir çabamız yok. Türkiye seçimlerinin kilit kelimesi, ‘ıslak tutanak’tır. O tutanak seçimin o sandıktaki sonucunu gösterir. Bu seçimde 192 bin sandık var. 192 bin tutanak olacak ya bu bize fiilen gelecek ilçe merkezlerimiz. Bilgisayara girilecek biz o rakamları görüyor olacağız.
Oylar arasında bir farklılık varsa kırmızı listeye düşecek. İtiraz sürecini avukatlar yönetecek tüm Türkiye’deki çalıştığımız avukat sayısını ikiye katlamış durumdayız. Barolardan hala seçim güvenli için başvuru yapıyorlar.”
“SEÇİM GÜNÜNE ‘DARBE’ DİYEN KAFA SEÇİM GÜVENLİĞİ PROBLEMİDİR”
İktidarın süreci sertleştirmeye çalıştığını söyleyen Oğuz Kaan Salıcı, en son İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun 14 Mayıs seçimleri hakkında “siyasi darbe girişimi” ifadesi kullanmasının iktidarın düştüğü durumu gözler önüne serdiğini belirtti.
“Sonuçları anlık olarak açıklamak bizim için chp’nin akp’nin adayı arasında söz düellosuna dönüştürebilir. Bütün çalışmamızı güvenilir ve doğru bilgi akışı sağlamak üzerine yaptık. Bir açıklama yaptığımız da bilin ki bu bilgi elimizde var. Sert bir siyasi dil kullanılıyor. En son içişleri bakanımız seçim günü için “darbe operasyonu” diye nirvanaya ulaştı. Seçmende ciddi bir kaygı var. Sadece seçim gününe dair değil seçim öncesine dair de. Seçim güvenliği ile sorun görmeseydik SADAT’ın önüne gitmezdik. Seçim gününe ‘darbe’ diyen kafa seçim güvenliği problemidir. O kişinin içişleri bakanı da olması problemin ne kadar büyük boyutta olduğunu gösterir. İçişleri Bakanımız seçim gününe "darbe' demesiyle nirvanaya ulaştı”
“ANKETLER BİRİNCİ TURDA BİTİRECEĞİMİZİ, MİLLETVEKİLİ SEÇİMLERİNDE İKTİDARIN İSE 300’ÜN ALTINA DÜŞTÜĞÜNÜ GÖSTERİYOR”
Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının gece yarısı 1 gibi belirleneceğini söyleyen CHP’nin iki numarası, Kılıçdardaroğlu’nun seçimi kazanacağını dile getirdi.
“Saat başı veri açıklamasını doğru bulmuyoruz. Cumhurbaşkanı için de doğru bulmuyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçimi sonucunu gece yarısından sonra alırız. 15 Mayıs 1 gibi sonucu almış oluruz diye düşünüyorum. YSK için de böyle olacaktır. Oylar farklı sandıklarda sayılacak. Milletvekili seçimlerinin sonuçları ertesi gün sabahı bulabilir. Anketler birinci turda bitireceğimizi, milletvekili seçimlerinde iktidarın ise 300’ün altına düştüğünü gösteriyor.”
“SAHADA ANKETLERDE GÖRÜLMEYEN BİR DİP DALGA GÖRÜNÜYOR”
Salıcı’dan dip dalgası iddiası da geldi.
“Sahada anketlerde görülmeyen bir dip dalga görünüyor. Daha dar ortamlarda mesele bir evde konuştuğunuzda dip dalga görüyorsunuz AKP seçmeninde görüyorsunuz. Örneğin doğuda bize, ‘partiye üye olmamızı beklemeyin ama köyün ismini yazın sandıkta sonuçları görürsünüz’ diyorlar. Anket olarak sorduğunuzda söyleyemeyebilir. Çekiniyor korkuyor olabilir. Meydan mitinglerinde gördüklerimizin ötesinde bir dip dalgası var.”
“YARIM MİLYONDAN KİŞİYİ CHP OLARAK SEÇİM GÜNÜ MOBİLİZE EDECEĞİZ”
Oğuz Kaan Salıcı’nın seçim güvenliğine dair de endişesi yok. Salıcı, CHP örgütünün seçime hazır olduğundan emin:
“192 bin sandığı koruyacağız. Özellikle aşiretlerin yoğun olduğu bölgelerde geçmişte sıkıntılar yaşandı. İttifak partileri ile üzerimize düşeni yapan bir iş yürütüyoruz. Sandığın başında muhalefetten birisinin olması kıymetli. O sandıktaki sayımın doğur yapılmasını sağlayacağız. Bizeyse bize AKP’ye çıkıyorsa onlara Müşahitler üzerinden gönüllüler üzerinden bir işbirliği örgütlüyoruz. Siyasi parti müşahitleri, sanık sorumluları orada bulunduracağız.186 bin 640 sandığa sandık sorumlusu veriyoruz. Yedek görevli sayısı ile en az 300 bin kişiyi mobilize ediyoruz. 50 bin noktada oy kullanacak. Müşahitler ve avukatlar olacak. Kat sorumlusu okul sorumlusu olacak. Yarım milyondan kişiyi CHP olarak mobilize edeceğiz. Bu bir siyasi partinin görevi değil. Sistem oturmuş. Kendi ülkesinde YSK’ya güven duyuyor. Bizim sorularımız güvensizlik üzerine kurulu. Ben kendi örgütüme güveniyorum. Bu kadar yılık mücadelesine güveniyorum.”
“ELEKTRİK KESİLDİ, CUMHURİYET HALK PARTİLİ ARKADAŞIMIZ SANDIĞIN ÜZERİNE OTURACAK”
Ya tüm bunlara rağmen seçim gecesi sorun olursa?
“Oy vermeyi ya da sayımı imkansızlaştıran bir durumla karşı karşıya kaldık. Elektrik kesildi CHP’liler ne yapacak? Cumhuriyet Halk Partili arkadaşımız sandığın üzerine oturacak. O sayım durmayacak. Bu konuda gayet kararlıyız. Biz adil ve şeffaf bir seçim olmasını ve hakkımız neyse onun telsim edilmesini istiyoruz.”
“400 BİNE YAKIN MERSİN’E GÖÇ VAR, BU RAKAMI GÜNLÜK SU TÜKETİMİNDEKİ ARTIŞTAN HESAPLIYORUZ”
Deprem bölgesinde siyasi çalışmanın zor olduğunu belirten Oğuz Kaan Salıcı, iktidarın göç eden seçmenlerin oy kullanması için gerekenleri yapmadığını ifade etti.
“Bu son deprem çok geniş bir alanı etkiledi. İki yurttaştan biri depremden etkilendi. Dört il Adıyaman Maraş Malatya Hatay depremde en ağır hasar gören iller oldu. Bu dört ilimizden özellikle başka bölgelere zorunlu bir göç oldu. Göç eden vatandaşlarımızın büyük kısmı seçmen. Bazısı göç etikleri ile kendi ikametlerini aldırdılar, orada oy kullanacaklar. 400 bine yakın Mersin’e göç var. Bu rakamı günlük su tüketimindeki artıştan hesaplıyoruz. Adıyaman’dan Mersin’e gittiniz ama kaydınız aldırmadınız. Su kullanımı makul bir bilgi veriyor. O vatandaş o ikameti aldırdıysa Mersin’de oy kullanacak. O vatandaşın seçim günü oy kullanması gerekecek. Muğla, Ankara, İstanbul, Kastamonu’ya da göç edenler var. Depremden dolayı ayrılan o kullanacak ya da kullanamayacak var. Biz CHP olarak üzerimize düşeni yapacağız. Bu mesele bir siyasi partinin kendi olanakları ile çözebileceğinden çok büyük. Seçmenin oy kullanacak yere taşınması aslında hükümetin görevi. Devletin görevi. Denizyolları, havayolları, demiryolları daha iyi kullanılmalı. Seferlerin arttırılması için bütün bu olanakların devreye girmesi lazım. İktidar kanadından buna dönük bir çalışma yapılmadı.”
“KİMSENİN BURNU KANAMAYACAK, TAYYİP ERDOĞAN TORUNLARINI SEVMEYE DEVAM EDECEK”
Oğuz Kaan Salıcı, fısıltı gazetesinin AKP’nin iktidarda devretmeyeceği dedikodularının Türkiye gerçekleriyle bağdaşmadığını, iktidar 2002’de hükümeti nasıl devraldıysa öyle devredeceğini düşünüyor.
“Seçimlere dair çok kaygısı olan kesimler var. Bu adam seçim yapmayacak, bunun savaş da çıkarır, diyenler oldu. Erdoğan kaybedeceği seçime girmez, kaybetse de vermez. Toplumda kaygı veren cümleler. Ne oldu ‘seçim yapmaz’ diyenler ortada yok. Bu kişilerin hiçbirinin sırtında siyasi sorumluluk yok. Seçmeni korkutursanız sandığa gitmez. Sandığa gitmeyin sonucu değiştiremezseniz şeklinde mesajlar veriyor. Sureti haktan görünüyorlar muhalif bir görüntü veriyorlar, bir de. Sandığa gitmeyen seçmen Türkiye’nin düzenini nasıl değiştirecek? Türkiye’nin düzeni söz konusu olduğunda Erdoğan tek kişidir. Onun zihin dünyasının kurduğu düzenin değişmesini istiyoruz. Sonuçta burası muz cumhuriyeti değil. Biz muz cumhuriyetinde yaşamıyoruz. Sandıkta oy kullanılacak, iktidar el değiştirir. 2002 yılında iktidar nasıl el değiştirdiyse yine aynısı olacak. Ortadoğu’da bunun örneği yoktur dünyada da azdır. Kimsenin burnu kanamayacak, Tayyip Erdoğan torunlarını sevmeye devam edecek. Bu seçime farkı anlamlar yüklemeye çalışan bir iktidar var. Zamanında İstanbul düşerse Mekke düşer. ‘Ya Binali ya Sisi’ye oy vereceksiniz’ dediler. Ekrem Bey’in adını bilmiyorduk. Beka meselesiydi. Belediyeleri kaybedersek Türkiye zora girecek söylemi vardı. Ne oldu 2019 seçimini kaybettiler. Kimse hain değil, kimse terörist değil. Adamın koltuğuna talip olduk bu kadar mı kıymetiymiş. Dünyadaki bütün demokrasilerde böyle oluyor. Bu seçimde halk size muhalefet görevini verecek, siz muhalefet edeceksiniz. Ortadoğu’daki diktatörlüklerde muhalefet yok. Neredeyse siz neden ayrı bir siyasi partisiniz suçlamasına gittiler.”
“DOĞU VE GÜNEYDOĞUDA HDP SEÇMENİ KENDİ PARTİSİNE OY VERİYOR AMA AKP SEÇMENİNDE ÇÖZÜLME VAR”
Salıcı, güneydoğu ve doğuda patlama bekliyor.
“Doğu Masası diye bir oluşum başlattık. Benim başkanlığımda yürüyor. Biz uzun zaman düşük oy aldık. 2018’de ağrıda 1,9 CHP oyu. Bu seçimde milletvekili çıkarabiliriz. Meselenin nerede nereye geldiğini göstermek için bu örnekleri veriyorum. Van’da bir milletvekili gelecek. Diyarbakır’dan bir milletvekili olacak, Sayın Sezgin Tanrıkulu. Urfa’dan da iki arkadaşımız. Hatta Batman’dan milletvekili gelirse şaşırmayın. Ayrıca Kılıçdaroğlu’na doğu ve güneydoğudan rekor oy gelecek. Biz AKP seçmeni ikna ediyoruz güneydoğuda. Doğu ve güneydoğuda ikili bir yol var, HDP ve AKP. Şimdi biz üçüncü bir yol açmaya giriştik. HDP seçmeni kendi partisine oy veriyor ama AKP seçmeninde çözülme var. Biz Kürt meselesi olduğu kanaatindeyiz. Böyle bir meselemiz olduğunu, bizim öncüllerimizin siyasi geleneğimizin de bu görüşte olduğunu söylüyoruz. Bunun çözülmesi gerektiğini söyleyen siyasi çizgiyiz. Üniter devlet yapısı içinde, parlamentoda, demokratik yöntemleri kullanarak muhatapları ile bu meseleyi çözeriz. İktidar ile farkımız şu. Onlar en son ‘Kürt meselesi yok’ demişti.”