Erdoğan'ın bir kez daha seçilmesi köşe yazarlarının gündeminde: Kim, ne dedi?
Köşe yazarları, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun yüzde 47.84 oranında oy aldığı, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ise yüzde 52.16'yla bir kez daha cumhurbaşkanı seçildiği ikinci turun sonuçlarını yorumladı.
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasında nefes nefese geçen yarışın galibi, dün itibariyle belli oldu. Erdoğan, oyların yüzde 52'sini alarak bir kez daha göreve getirildi.
Seçim sonuçları, köşe yazarlarının da gündemindeydi:
BARIŞ TERKOĞLU - CUMHURİYET
'MİLLETİN İMKÂNLARI ERDOĞAN’A'
"Bir taraf yoklukla propaganda yaparken bir taraf milletin sermayesini sonuna kadar kullandı. Bütün milletin imkânlarıyla üretilen Togg ve TCG gemisi seçim için meydanlarda sergilendi. Bizimmiş gibi Rus doğalgazı bedava dağıtıldı. Kamu açılışları seçim mitingine çevrildi. Yoksullara dağıtılmak için ayrılan patates çuvalları, depremzedelere ayrılan AFAD kolileri iktidarın seçim ofislerinden, araçlarından çıktı. Deprem konutları, “seçilemezsem” denilerek tehdide dönüştü.
TRT, Erdoğan’ı 48 saat, Kılıçdaroğlu’nu 32 dakika konuşturdu. Çoğu kamu imkânlarıyla yandaşlaştırılmış medyada aynı anda 14 kanalda canlı yayınında görünmesi yetmedi... Devletin televizyonu propaganda üssü, Milli Mücadele’yi duyursun diye kurulmuş Anadolu Ajansı seçim gecelerinin “istenildiği gibi” duyuranı oldu. RTÜK muhalif medyayı cezalandırıp, yargı iktidarın sevmediği gibi konuşanları sustururken iktidar yararına manipülasyon serbest oldu. Cumhurbaşkanının itiraf ettiği montajlı kasetlerle, duvarlara asılan sahte afişlerle, dağıtılan sahte bildirilerle, muhalefet terörist-hain-kâfir ilan edildi. Camilerde yapılan mitingleri tarikatların piyasaya sürülmesi izledi.
KURŞUNLA-SOPAYLA SEÇİM
Manipülasyonlar provokasyona dönüştü. Açıkça hedef gösterilen muhalefetin ofisleri silahlı, sopalı saldırılara uğradı. Polisin gözü önünde, Erzurum mitingine yapılan taşlı saldırılarla, muhalefet sokağa çıkamaz hale getirildi.
İlk turda 22 bin sandıktaki veriler olağandışıydı. Muhalefetin sandığı kontrol etmesi kimi zaman imkânsızlıklar kimi zaman sopayla engellendi. İktidar taraftarlarının toplu oy kullanımına izin veren sistem, sandıkları koruyan gönüllüleri engellemek için seferber oldu. İçişleri bakanı, Oy ve Ötesi’ne karşı, birinci sınıf Emniyet müdürlerini teamüllere aykırı şekilde görevlendirdi. Vekiller bile sandık başında dayak yedi."
FEHMİ KORU:
"(...) Yeniden seçilen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı ve hükümetini ciddi sorunlar bekliyor. Çoğu kendilerinin sebep olduğu sorunlar onlar. O sorunlara kampanyalar sırasında seçilebilmek için halka verilen sözlerin yerine getirilmesi çabaları da eklenecek.
Hiç kuşkusuz halktan güçlü bir destek aldı bu seçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan. Sorunlarla baş edebilmesi için o desteğin önemi büyük.
Kendisini tebrik ediyorum."
MEHMET OCAKTAN - KARAR
"(...) Dolayısıyla bu sonuçları sadece ‘başarı’ ve ‘başarısızlık’ üzerinden okursak, Türkiye’nin o ‘kendine has’ gerçekliğini ıskalamış oluruz. İşte tam da bu yüzden altını bir kez daha çizelim, burası Türkiye… Eğer muhalefet yeni bir siyaset stratejisi belirleyecekse bu gerçekliği dikkate almak zorundadır.
Ancak hemen belirtelim, böylesine adaletsiz bir yarışına rağmen Tayyip Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu arasında çok da büyük bir fark yok. Evet Erdoğan ipi göğüsleyip başarıya ulaşmıştır ama bu AK Parti’nin beklediği gibi ezici bir zafer değildir. Neredeyse memleketin yarısı Erdoğan’a oy vermemiştir. Bu sonuç, ülke açısından bir fırsat bile olabilir.
Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sonuçlardan sonra gerçekten bütün bir Türkiye’nin cumhurbaşkanı olmayı tercih ederse hem Türkiye hem de kendisi kazanır.
Bugünden itibaren nasıl bir politika izleyecek, bütün toplum kesimlerinin önüne nasıl bir Türkiye hayali koyacak bunu hep birlikte göreceğiz.
Ama bir gerçek var ki AK Parti iktidarı özellikle ekonomide kelimenin tam anlamıyla kendi yarattığı bir ‘enkaz’ devralmış bulunuyor. Aslında milletten beş yıllığına aldığı bu yeni kredi, ekonomik gerçekliklere dönmek için son fırsat… Umarız hem ekonomide, hem de hukuk ve adalette yeni bir başlangıç yaparak hepimize nefes aldırır…"
MURAT MURATOĞLU - SÖZCÜ
"Baştan söyleyeyim mevcut kadrolarla kimse düzelme, daha iyi günler falan beklemesin…
Böyleyse Türk halkının seçimi, buyursun tebrik etsin kendisini… Bugüne kadar gördüklerinizi
unutun… Yepyeni bir deneyim bekliyor hepimizi."
AHMET HAKAN - HÜRRİYET
"(...) İlk saptamalarım şunlardır:
- Ekonomideki durum, deprem, pandemi, savaş falan... Hiçbiri bana mısın demedi. Erdoğan, yine kazandı.
- Bu koşullarda kazanmak, Erdoğan açısından çok büyük başarı. Bu zafer, geçmiş zaferlerden daha önemli.
- Muhalefet ayrı ayrı girdi, olmadı. Muhalefet birleşerek girdi, yine olmadı. İşin bu kısmı çok önemli.
- Altılı Masa kurgusu, dışarıdan HDP desteği, bol keseden dağıtılan cumhurbaşkanı yardımcılıkları... Hiçbiri fayda etmedi.
- İmamoğlu ve Yavaş... Bu yarışta öyle ön plana çıktılar ki... Zafer kazanılsaydı bunda pay sahibi olacaklardı, mağlubiyet çıktığına göre bunda da pay sahibi oldular.
- Kılıçdaroğlu’nun aldığı oyların içinde İYİ Parti oyu var, HDP oyu var, dört küçük partinin oyu var, Özdağ’ın oyu var. Bu nedenle CHP’nin, “Tarihimizdeki en yüksek oyu aldık” demesi, kendini kandırmasıdır.
- 2014... 2018... 2023... Hiçbir şey değişmiyor. Hep aynı. Hep ama hep. Ayrı ayrı giriyorlar, kaybediyorlar. Birleşerek giriyorlar, kaybediyorlar."
ABDULKADİR SELVİ - HÜRRİYET
YENİ HEDEF İSTANBUL SEÇİMLERİ
"(...) Erdoğan daha seçim zaferinin üzerinden saatler geçmeden Kısıklı’dan partisine yeni bir hedef gösterdi. '2024’te İstanbul’u kazanmaya hazır mıyız?' diye seslendi. Bundan sonrasını Ekrem İmamoğlu düşünsün."
RAHMİ TURAN - SÖZCÜ
"Nefes nefese geçen bir yarışta vatandaşın yarısından biraz fazlası değişim istemedi… Kirli, eşitsiz ve adaletsiz bir seçim kampanyasından sonra, önceki seçimlerde olduğu gibi “Atı alan Üsküdar'ı geçti!” Ülkedeki yoksulluk ve hukuksuzluğun devamından yana oy kullananlar 85 milyon insanımızı (kendileri dahil) 5 yıl daha sıkıntıların, dertlerin kucağına ittiler! Ülkeyi iflasın eşiğine getiren mevcut düzenin kazanması aslında Türkiye'nin büyük kaybıdır! Bu sonuç gerçekten, sosyolog ve psikologların incelemesi gereken bir durumdur.
Ülkemizi Batı'dan koparıp, geri kalmış yoksul ülkeler arasına sürükleyen 'Tek Adam Sistemi' ile birlikte, yıllardır çektiğimiz sıkıntılar da devam edecek, ekonomi düştüğü bataklıktan çıkamayacak. Ekmeği daha pahalı yiyeceğiz, çarşı-pazardaki fiyatların hızla artmasını ürpererek izleyeceğiz. Enflasyon hız kesmeyecek, ağlayanlar daha da artacak. Elektrik, doğalgaz, su, her şey çok daha pahalı olacak. Çünkü artık döviz kurlarını, doları zapt etmek, fiyatları kontrol altında tutmak şansını kaybettik.
Aziz yurttaşlarımızın yarısından çoğu aydınlığı tepip karanlık bir geleceğe oy verdi. Bence Kılıçdaroğlu ile beraber ülkemizin umutları, geleceği, sosyal hukuk devleti, özgürlük ve demokrasi kaybetti."
CAN ATAKLI - KORKUSUZ
"Kimse geleceğe karamsar bakmasın. Bu sonuçlar Türkiye’yi yansıtan gerçekler değildir. Türkiye’nin iyi eğitimli, deneyimli, sağduyulu, vatanseverlerinin sayısının hiç de az olmadığı bu seçimde ortaya çıkmıştır. Ülkemizi adeta işgal ettirdikleri yabancılarla kazanılan bir seçim sonrası bu iktidarın Türkiye’yi uzun süre yönetmesi mümkün değildir. Zaman bunu gösterecektir."
MUSTAFA BALBAY - CUMHURİYET
"Başta vurguladık, yeni bir mücadele dönemi başlıyor. Kılıçdaroğlu’nun dün gece yaptığı değerlendirme de ayrıca yankılanacaktır. Bizim genel bakışımız şu cümlelerde vücut buluyor: Bu ortamda en büyük lüks, karamsarlıktır. Böyle bir lüksümüz yok! Halkın daha geniş kesimlerini kazanma yöntemleri bulmak gerekir. Aynı şeyleri yaparak, aynı koşullarda yarışarak farklı bir sonuç elde etmek mümkün değildir. Dağlar ne kadar yüksek olursa olsun bir yanı yoldur."
ORHAN BURSALI - CUMHURİYET
ÖNÜMÜZDE YEREL SEÇİMLER
"Evet, İstanbul, Ankara ve büyük kentlerin yönetimini sürdürmek ve büyütmek, CHP ve ittifaklarının bir nolu meselesi olmalıdır. CHP küçük partileri büyük özverilerle Meclis’e soktu. Şimdi tüm partiler, yerel seçimlere odaklanmalı bir yandan. Belediye başkanlarına büyük görev düşüyor.
Şimdi işleri daha da zor. İktidar, seçim sürecindeki tüm baskılarını ve manipülasyonlarını, yerel seçimlerde misliyle devreye sokacaktır. Görevden almalara kadar uzanan bir baskı, yalan, sahte davalar gündeme gelecektir. Herkes buna hazırlıklı olmalı. Öncelikle İstanbul ve Ankara, iktidarın hedefindedir."
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU - T24
"(...) Son fotoğraftan başlamak tabloyu daha net anlatıyor. Erdoğan için seçimi kazanmak hayatiydi ve AKP’nin tarihinde görülmedik biçimde, sandıkta ciddi karşılığı o ana kadar bulunmayan partilerle de işbirliğine gitti.
İttifak yapılmadığı, sadece listeye bazı adaylarının alındığı söylenen HÜDA Par’ın lideri Zekeriya Yapıcıoğlu, Cumhur İttifakı'nın bileşenleri MHP, BBP, Yeniden Refah Partisi ve DSP liderleriyle birlikte balkona çağrıldı.
Bu isimlerin yanında seçimin ikinci turunda Erdoğan’a destek veren Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan da vardı. Üstelik ilk turdan önce “HÜDA Par’la sandığa bir ülkücüyü kessen girmez, Hüda Par’la yan yana durmaz bir Türk milliyetçisi” açıklamasını Oğan, Yapıcıoğlu’nun elini tutarak havaya kaldıran isim oldu."
HASAN CEMAL - T24
"(...) Bizi bu noktaya getiren
'büyük uzlaşma' devam etmelidir.
Millet İttifakı'nı kuranlar,
Emek ve Özgürlük İttifakı'nı kuranlar,
Türkler ve Kürtler
ellerini yine birbirlerine uzatsınlar.
Özeleştiri mekanizmalarını çalıştırsınlar.
Diyaloglar örsünler.
Ve uzlaşma yollarında kararlılıkla yürüsünler.
Demokrasiler hiçbir yerde öyle kolay kurulmadı.
Demokrasi ve özgürlük düşmanları
hiçbir yerde öyle kolay alt edilmedi.
Yazın bir kenara bir daha:
Demokrasi ve özgürlük ittifakları
kurulacak, derinleştirilecek.
Karamsarlığa kapılmayın!"