İYİ Partili Bahadır Erdem: "Kılıçdaroğlu'nun ilk turda kazanacağına eminim"
İYİ Partili Bahadır Erdem, AKP'nin iktidara gelmesinden sonra hiçbir seçimin adil olmadığını söyledi.
İYİ Partili Bahadır Erdem, ‘AKP iktidara geldiğinden beri hiçbir seçimin adil olmadığını’ söyleyerek, “Ne yaparlarsa yapsınlar bu seçim artık son seçimdir, Eşitsizlikleri de halka yukarıdan bakan nobranlığı da millet yırtıp atacak” dedi.
İYİ Parti Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Prof. Dr. Bahadır Erdem, Cumhuriyet’ten İklim Öngel’e konuştu.
Seçim güvenliğine ilişkin soruları yanıtlayan Erdem, “Hepimiz biliyoruz ki AKP her zaman hakkı olandan ve milletin kendisine verdiği oydan çok daha fazlasını gasp etmeye çalışan bir siyasi anlayışa sahip. Tüm sandıklar korunacak. Kimsenin oyunu AKP’ye yedirmeyeceğiz. Bu görev bizim vatandaşlık görevimiz, hangi parti ile gönül bağı olursa olsun, özellikle avukatlara büyük görev düşüyor. Sandık başında olduklarında orada çıkabilecek bir kargaşayı, bir ihtilafı çözümlemek bakımından avukatlık mesleği bize avantaj sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Erdem, AKP’nin iktidara geldiğinden beri hiçbir seçimin adil olmadığını söyleyerek, Türkiye’de seçim iklimine düşen gölgeleri şöyle sıraladı:
Mühürsüz oyları, trafolara giren kedileri, oyları tek başına iktidar olamayıp düştüğünde şimdiki ortağı Sayın Bahçeli’nin “Kimseyle koalisyon yapmam” tutumunu, o sırada artan terör olaylarını ve birkaç ay sonra yapılan seçimde kaybettiği yüzde 10’u tekrar geri alarak, halkın korkusundan faydalanarak yeniden iktidarı sağlamasını düşünelim. Hiçbir seçim adil olmadı ki. Sayın Erdoğan, başbakan olduğundan beri her zaman “Ben ve benden olmayanlar” diye ülkeyi ayırdı.
Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin Millet İttifakı’nın oylarına yapacağı etkinin sorulması üzerine Erdem, şunları ifade etti:
Bence olmayacak, adaylık demokratik bir hak. Ama bu seçim her seçim gibi değil. Bu seçim iyilikle kötünün, adaletle adaletsizliğin, eşitlikle eşitsizliğin, demokrasi ile tek adam rejiminin seçimi. Bu seçim, kadınların özgür vatandaş olmasıyla, kadınlara ikinci sınıf vatandaş muamelesi etmeyi hak görenlerin arasındaki seçim. Bu seçim Türkiye Cumhuriyeti’ni kendinden fazla sevenlerle, kendini her şeyin önünde tutanlar arasındaki seçim.
Bu seçimde tek adam rejiminin devamı için değirmene tek bir damla su taşıyacak olanları tarih, millet, seçmen affetmeyecek. Herkes ne yaptığını ve bunun sonuçlarını düşünerek hareket etmeli. Bunu düşünmeyenlere şaşırıyorum. Bu ülkeyi batırmak isteyenlerle yan yana gelme, çıkarına davranma, değirmenine su taşıma, sonra da bunu demokrasi diye satmaya kalkma...
Erdem’e gelen sorular ve yanıtları ise şöyle oldu:
Aytun Çıray’ın dediği gibi İYİ Parti’nin oylarında düşme oldu mu?
Oylarımız 2 ile 6 Mart arasındaki dönemde bir parça düştü. Çünkü vatandaşlarımız korktular. Ama 6 Mart sabahından itibaren seçmen, Meral Akşener’in bu ısrarının seçimlerde Millet İttifakı’nın ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun kazanması için ne kadar faydalı bir ısrar olduğunu, artık çok daha büyük bir inançla bu seçimlere girdiğimizi biliyor. Dolayısıyla Sayın Çıray’ın eleştirisi kendi fikridir. Kıymetli bir siyasetçidir ama benim çocukluktan beri aldığım terbiyeye göre “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır”. Ben o paylaşımı İYİ Parti için haksız bir paylaşım olarak gördüğümü söylemeliyim.
İki belediye başkanının devreye girmesi “kazanacak aday” vurgusunun neden olduğu algıya son verdi mi?
Tabii. Sayın İmamoğlu’nun, Sayın Yavaş’ın, Sayın Kılıçdaroğlu’nun, Sayın Akşener’in birlikte çalışırken kitlelerle nasıl kucaklaştıklarını görüyoruz. Daha doğal ne olabilir, “kazanacak aday” dedik. Düzgün bir insan olsun, devleti bilsin, Kılıçdaroğlu’nun söylediği gibi ülkenin, milletin çıkarını her şeyin üzerinde tutsun. Aslında kazanacak olan millet. Bu seçimlerde AKP değil, millet kazanacak.
Yavuz Ağıralioğlu’nun istifasının olumsuz etkisi oldu mu?
Oylara da parti içine de etkisi olduğunu düşünmüyorum. İnsan ve dost olarak sevdiğimiz bir arkadaşımız ama farklı siyasi fikirlere sahibiz. Bu konuda farklı düşünüyormuş. Partimizde demokrasi var. Fikrini ortaya koydu, aday olmadı ve istifa etti. Olumsuz bir etkisi olmadı.
3 -6 Mart dönemindeki krizde en sağ duyulu yaklaşan isimlerden biriydiniz. Krizin son bulmasındaki etkinizi anlatır mısınız?
Şuna inanıyorum: Bu seçim olağan bir seçim değil. Bu hukuksuzluğu, adaletsizliği, eşitsizliği, benden olmayanı düşmanlaştıran, üstten bakan, onun yaşam tarzına, şartlarına karışan, kadınların, çocukların istismar edilmesine ses çıkarmayan bu bakış açısını ya bitireceğiz ya bitireceğiz. Bunun için tüm farklılıkları bir yere koyarak birlik olmak zorundaydık. Sayın Akşener ile Sayın Kılıçdaroğlu’nun öncesinde kurduğu bu birlikteliğin yerel seçimlerde kazanmanın sonucuna bizi vardıran bu aklın devam etmesinin sonuna kadar gerekli olduğuna inanıyordum. Onun için fikrimi açıkça söyledim.
‘YÜZDE 15’İN ÜZERİNDEYİZ’
Tam olarak nasıl ifade ettiniz?
Şöyle dedim, “Biz deprem olduktan sonra bugün bu birlikteliği sürdürmek zorundayız sayın genel başkanım. Bir çözüm bulunacağına inanıyorum” Çözüm de zaten bulundu. Bunun Türkiye’ye çok şey kazandıracağına inanıyorum.
Bu süreçte düşen oylar toparlanmaya başladı mı peki?
Sayın Akşener’in bu ısrarının ne olduğunu seçmenimiz gördü. Oylarımız şu an yüzde 15’in üzerine çıktı.
"MUHALEFETİN EN BÜYÜK İKİNCİ PARTİSİYİZ"
İYİ Parti listelerini tamamen kapadı, diğer partilerin adayları CHP listelerinden girdi. Bir paylaşım olamaz mıydı?
Biz de destek olduk. Farklı bir yöntem izledik. Bazı illerde CHP ile birliktelik yaptık, 5 ilde aday göstermedik. Onun yerine 5 adayı CHP gösterdi. İYİ Parti olarak muhalefetin ikinci büyük partisiyiz. Dolayısıyla seçimlere böyle girmek istedik.
Bu formül ile mi en yüksek milletvekili sayısına ulaşılacağı öngörüldü?
Bu listelerin ve bu birlikteliğin amacı mümkün olan en çok milletvekilini Meclis’e sokmak. Formül buydu. Biz de bunu uyguladık.
Ordu’dan adayınız olan İdris Naim Şahin’e yönelik tepkilere ne dersiniz?
Sayın genel başkanımız karar verdi. Sayın genel başkan bu adayı uygun gördüyse Ordu’da İYİ Parti’ye en fazla oy getirecek kişinin Şahin olduğunu düşünmüştür.
Temayül olmadı mı?
İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi hemen hemen 15 ilde temayül oldu.
CHP listelerinde Ankara birinci bölgede DEVA Partisi’nden Sadullah Ergin’in aday olması tepki çekti. Özellikle bu bölgede CHP oylarından size geçiş bekliyor musunuz?
Bir kayma olacaksa hangi partiden olursa olsun İYİ Parti’nin politikaları, Sayın Akşener’in sevgisinden, yapacaklarımızdan, vaatlerimizden dolayı olmasını isteriz. Ama kim “Bize seçmen gelmesin” der? Eğer oy kayacaksa benim inancım İYİ Parti’nin çalışmalarından dolayı olacaktır.
"BU KADAR TALANIN OLMASININ NEDENİ AKP'NİN HUKUKU BOZMASIDIR"
Uzun yıllar hocalık yapmış bir isimsiniz, siyasete girme gereğini neden duydunuz?
Türkiye’de hukukun esas olması gerektiğine inanıyorum. Bugün içinde bulunduğumuz ne kadar talan dolan yalan varsa hepsinin ana nedeni AKP’nin hukuku bozmasıdır. Kötü ekonominin nedeni hukukun bozulmasıdır. Kendisinin altına imzacı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden bir hükümle çıkmanın nedeni hukukun bozulmasıdır. Hizbullah’ın siyasi yapısı olarak kabul edilen, Türk bayrağı lafına tahammül edemeyip Türkiye bayrağı olarak değiştirmek isteyen, Türkiye Cumhuriyeti’ni üniter yapıdan bozup federal yapıya geçirmeye çalışan, dağdan taştan “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözünü silmeye çalışan, Mustafa Kemal’i sevmeyen, saymayan ve yok etmeye çalışan HÜDA PAR’ı yanına aldıran hukukun bozulmasıdır. İşte ben hukukçu olarak tüm bunlara karşı olduğum için siyasete girdim.
Kaynak: Gerçek Gündem