RTÜK üyesi Taşcı, TRT'den 'kozmik oda' iddiası için randevu istedi: 'Detayları yarın paylaşacağım'
Geçtiğimiz günlerde TRT'de 14 Mayıs seçimleri için "kozmik oda" oluşturulduğu iddiaları gündeme gelmişti. RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, konuyla ilgili sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı.
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi İlhan Taşcı, RTÜK Üyesi Tuncay Keser ile 14 Mayıs seçimlerine yönelik TRT’de “kozmik oda oluşturulduğu” iddialarına ilişkin TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’dan randevu istediklerini açıkladı. Taşcı, “Yayınlarda manipülasyona asla izin vermeyeceğiz. TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’ya konuyu ilişkin uyarıları yazılı olarak da gönderdik, konuşmak için randevu talebimize dönüş bekliyoruz. Kimi sorular var ki ancak muhatabı yanıtlayabilir, aydınlatabilir. Başka iddialar da var araştırıyorum, detayları yarın paylaşacağım” dedi.
RTÜK Üyesi İlhan Taşcı, pazar günü yapılacak 14 Mayıs cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri için TRT’de “kozmik oda kuruldu” iddiaları ile ilgili açıklama yaptı. Taşcı, konuya ilişkin bugün sosyal medya hesabı Twitter’den şu paylaşımı yaptı:
“Seçim günü TRT ekranlarına ‘kozmik odalarda’ oluşturulmuş ‘paralel verilerin’ yansıtılarak, sonuçların manipüle edileceği iddialarına ilişkin Sayın Zahid Sobacı’ya yasal sorumluluklarını bir kez daha anımsatıyorum. Yayınlarda manipülasyona asla izin vermeyeceğiz! 85 milyon yurttaşın vergileriyle yayın yapan TRT’nin hiçbir vatandaşın aklında kuşkuya yer bırakmayacak şekilde kamuoyunun bilgilendirilmesi, aydınlatılması ve görüş alışverişinde bulunmak üzere Tuncay Keser’le birlikte Sayın Zahid Sobacı’dan randevu talep ettik. TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’ya konuyu ilişkin uyarıları yazılı olarak da gönderdik, konuşmak için randevu talebimize dönüş bekliyoruz. Kimi sorular var ki ancak muhatabı yanıtlayabilir, aydınlatabilir. Başka iddialar da var araştırıyorum, detayları yarın paylaşacağım.”
NE OLMUŞTU?
Gazeteci Devrim Gürkan, 14 Mayıs öncesi TRT'nin seçim yayınlarına ilişkin sosyal medya hesabından çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu.
TRT’nin seçim yayınına yönelik kanalın koridorlarında yeni bir ‘kozmik oda’ fısıltısı dolaştığını söyleyen Gürkan “TRT’nin seçim yayınını koordine edecek bu Kozmik Oda’nın sorumlusu ise tanıdık bir isim; "Hasan Öymez." Hani 2019’da İstanbul’da Ekrem İmamoğlu, Ankara’da da Mansur Yavaş öne geçince veri akışı birden kesilen Anadolu Ajansı vardı ya. İşte o kesintiyi yapan AA'nın seçim yayın sorumlusu olan Hasan Öymez” demişti.
“DEVLETİN AJANSINA AKP VERİLERİNİ KULLANDIRAN PROJENİN MİMARI”
Gürkan şöyle devam etmişti:
“Hani YSK Başkanı Sadi Güven’in "verileri benden almıyor, kimden aldığını bilmiyorum" dediği AA'yı yaratan isim. YSK Başkanı'nın açıklamasına ukalaca; "YSK abonemiz değil, bu kararları nerden alıyor bilmiyoruz" şeklinde çirkin bir tweet atıp yediği fırçadan sonra apar topar silen isim. Devletin koskoca Ajansı’na AKP il ilçe başkanlıklarının verilerini kullandıran projenin mimarı. İşte bu Hasan Öymez şu anda TRT'de Genel Müdür Yardımcısı. Yetmez gibi vekaleten de Haber Dairesini yönetiyor, çünkü şu anda TRT Haber Dairesinin bir Başkanı yok. Olsa ne değişir, o da doğru aslında.
“KEŞKE DAVA AÇSALAR DA…”
Öymez'in nevi şahsına münhasır bir de yardımcısı var. Sabri İşbilen. Son paylaşımı TRT tarafsızlığının zirvesi adeta Bu "çok güvenilir" isimlerin sorumlusu olduğu seçim yayını öncesi TRT tam 15 milyon avroya (300 milyon TL kabaca) yeni bir sistem aldı. İhalesiz alınan bu feci pahalı sistem bu seçimlerde de kullanılacak. Bu sistemi TRT’ye satan firmanın bugüne kadar yayıncılık sektöründe herhangi bir deneyimi olmadığı iddia ediliyor. (Keşke dava açsalar da ticari sır diye sakladıkları bu bilgileri mahkemede açıklasalar).
“MEŞHUR GİZLİ EL DEVREYE GİRMİŞ”
İşi ilginç yapan, TRT teknik kadrolarının 2-3 yıldır bu konuda çeşitli firmalarla resmi görüşmeler yapıyor oluşu. O meşhur "gizli el" yine devreye girmiş ve tüm o çabalar, yazışmalar, teknik incelemeler çöpe atılmış, ne olduğu bilinmeyen bir sistem alınmış. (Sistem güncellemeleri için 10-15 milyon avro daha gerekecek önümüzdeki yıllarda, sektördekiler iyi bilir, o başka konu, güven daha acil bir başlık).
“SİSTEM DIŞARIDAN ALINAN PERSONELLE YÜRÜYECEK”
İşte bu sistem bu kozmik odaya kurulmuş durumda. Ama TRT’nin kadrolu teknik personeli devre dışı. Peki sistem nasıl işleyecek? Dikkat. Dışarıdan alınan özel hizmet sözleşmeli personelle. TRT’ye son 5 ayda yaklaşık 700 yeni personel alındı. Ocak başında 21800 siciliyle işe başlayanlar varken şimdi 22500’lere gelindi. (Biliyoruz da yazıyoruz yani). Bu isimlerin büyük kısmı seçim yayınında görev yapacak.
“TRT BİR SÜREDİR SADECE AA VERİLERİNİ KULLANIYOR”
Hadi yine biraz tarihçe. Benim çalıştığım yıllarda TRT seçimi kendi personeli ile izlerdi. Her ile bir büro kurulur, ıslak imzalı tutanaklar tek tek alınır ya da o bürolara fakslanır, veriler tek tek kontrol edilir, ardından merkeze iletilir, orada da kontrol edilir ve yayına verilirdi. İş bitince tüm bu belgeler dosyalanır (tüm Türkiye’deki ıslak imzalı tutanaklar yani) ve TRT Genel Müdürlüğü’ne verilirdi. Aynı sistem Anadolu Ajansı’nda da vardı. Yani Devletin iki kurumu adeta seçim güvenliği için belge toplayan iki güvenlik supabıydı. Ama TRT bir süredir sadece Anadolu Ajansı verilerini kullanıyor.
“BU SEÇİMDE YENİ BİR AŞAMA EKLENDİ; KOZMİK ODA”
Yani AA verileri bir ara yazılımla yayına “doğrudan” aktarılıyor. Ama bu seçimde bir yeni aşama eklendi. Evet bahsettiğimiz "kozmik oda". Yani AA verileri bu ne olduğu malum isimlerin yönettiği, kim olduğu belirsiz kişilerin çalıştığı, işlevi belirsiz bir yazılımın kullanıldığı “kozmik odaya" geldikten sonra TRT yayınına verilecek. Üstelik bir ilginç yenilik daha yapılmış. Bugüne kadarki seçim yayınlarının "teknik" sorumlusu olan Stüdyolar Dairesi tamamen bypass edilmiş. Yayın, Bilgi Teknolojileri Başkanlığı'nca yapılacak. Hatta dışarıdan bir firmayla anlaşıldığı iddia ediliyor.
“TRT HARİÇ HERKES VAR”
Yani seçim yayınında TRT hariç herkes var. Rahatsız edici bir diğer konu ise bir süredir TRT'de yoğun mesai yapan İletişim Başkanlığı ve İç İşleri Bakanlığı personelleri. Kısa süre önce tartışılan “Süleyman Soylu" tarafından kurulmaya çalışılan “paralel YSK” haberleri bu durumu daha sorgulanır hale getiriyor.
“OLASI SEÇİM MANİPÜLASYONUNA TRT’NİN KATILMASI VATANA İHANET”
TRT yönetiminin yine sessiz kalacak büyük ihtimalle. En fazla "mesnetsiz iddialar" diye bir polemikle ve "şahane stüdyomuz" benzeri bir kliple yanıt verirler. Ama olası bir seçim gecesi manipülasyonuna TRT’nin dahil olması “vatana ihanet” soruşturması demektir ve boşunadır. Eskiden TRT’nin sahip çıktığı "ıslak imzalı tutanaklara" şimdi bizzat halkın kendisi sahip çıkıyor çünkü. Tek tek sayılacak, kontrol edilecek. Yüzlerce dürüst memuru bypass ettiniz ama binlerce yurtsever gereğini yapacak, sandığına sahip çıkacak. İstanbul seçimlerindeki gibi.”
Daha önce Millet İttifakı partilerinden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun polis ve jandarmayı ‘paralel YSK’ kurmaya çalıştığı gündeme getirilmiş ve “Asla veri göndermek zorunda değilsiniz. Sizin göreviniz sandık başında güvenliği ve asayişi sağlamak” uyarısı yapılmıştı.