Devlet Bahçeli Saray'ı savundu: Macera değil, mecburiyettir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi eleştirilerine tepki gösterdi.

Devlet Bahçeli Saray'ı savundu: Macera değil, mecburiyettir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 31 Mart'ta yapılan Mahalli Genel Seçimlerde kazandığı illere yönelik yaptığı teşekkür ziyaretleri kapsamında Karaman Belediye Başkanlığı'nı ziyaret etti.

Bahçeli, Belediye Başkanı Savaş Kalaycı'yı tebrik etti, ardından da belediye binası önünde halka seslendi.

CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ

Beka konusuna değinen Devlet Bahçeli, şunları söyledi:

''Kim hangi yalanı söylerse söylesin, nasıl bir yanlışa düşerse düşsün, muhafaza etmek zorunda olduğumuz bir bekamızın olduğu kuşkusuzdur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, milli bekamıza yönelik saldırıların engellenebilmesi, ülkemizin içine girdiği karanlık tünel ve çok sarsıntılı türbülanstan çıkabilmesi için inşa ve ihya edilmiştir.

Bu sayede tıkanan, tekleyen, yozlaşan eski yönetim sistemi yenisiyle değiştirilmiştir. 15 Temmuz’da fiilen ömrünü dolduran parlamenter sistemin zaaf ve zayıflıkları reformcu ve demokratik bir mücadelenin ilhamıyla aşılmış, yeni bir sistemin kurulması sonucunda da kalıcı olarak telafi edilmiştir.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi macera değil, mecburiyettir. Aziz milletimiz istikbalini bu yeni hükümet sistemiyle tayin ve temin edecektir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, varoluş gayemizin milli ve stratejik güvencesi, büyük Türkiye hedefinin hukuki ve ahlaki güç kaynağıdır.''

'MAKSAT ARIZALIDIR, AHLAKEN ÇARPIKTIR'

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni eleştirenlere tepkisini sürdüren Bahçeli, ''Türkiye’nin karşısında saf saf dizilen karanlık çevrelerin koro halinde ve ağız birliği içinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni karalamalarının boşuna değildir.

Maksat arızalıdır, ahlaken çarpıktır. Gezi Parkı’nda üç-beş ağaç bahanesini kılıf yaparak organize ve geniş katılımlı toplumsal bir kalkışmayı provoke eden failler yeni sistemden rahatsızdır. 6-7 Ekim olaylarıyla isyanı deneyenler yeni sistemden şikâyetçidir.

Doğu ve Güneydoğu il ve ilçelerimizde çukur açanlar, hendek kazanlar, barikat dikenler, vatan evlatlarımızı şerefsizce şehit edenler yeni sistemden huzursuzdur. 15 Temmuz FETÖ darbe ve istila girişiminin içinde ve etrafında olanlar, siyasi arka planını oluşturanlar yeni hükümet sisteminden memnuniyetsizdir.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin gerek halkoyu sürecinde, gerekse de 9 Temmuz 2018’de resmen uygulamaya geçmesiyle bilhassa dış güçler siyasi, ekonomik ve diplomatik tehditlerini derinleştirmişlerdir.

Türk milletinin irade ve istiklaline müessir düzeyde sahip çıkması meşum odakları ürkütmüş, sinsi ve sabırları zorlayan arayışlarını hızlandırmıştır. Bu arayışların özünde Türkiye’nin derlenmesinden, toparlanmasından, kendine gelmesinden duyulan kaygı yatmaktadır.

Uyanan devin üzeri örtülmek istenmektedir. Kaderimize yön ve istikamet verme azmimizin kırılması amaçlanmaktadır. Bölgesel ve küresel zeminde daha fazla söz söyleyen, daha çok varlığını gösteren bir Türkiye’ye tahammülsüzlük dramatik ve trajik boyutlardadır.

Ülkemizi iç sorunlarla meşgul edip stratejik hedeflerine ulaşmak isteyen muhasım ülkelere karşı milli birlik ve dayanışma ruhunun karşı gelmesi statükonun sorgulanması, böyle gelse de böyle gitmeyeceğinin ortaya çıkması güç merkezlerinin fay hatlarını çatlatmıştır'' diye konuştu.

TÜRKİYE'NİN DOĞU AKDENİZ'DEKİ VARLIĞI

CHP, İYİ Parti ve HDP'nin Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki varlığıyla ilgili tutumuna değinen Bahçeli, ''Suriye’nin kuzeyinde kaos imal ediyorlar. Doğu Akdeniz’de karşımıza çıkıyorlar. S-400 Hava ve Füze Savunma Sistemi’ni almamıza şüpheyle yaklaşıp şaşı bakıyorlar. CHP’yi, HDP’yi, İP’i tahrik ve teşvik ediyorlar. Zillete yatırım yapıyorlar. TBMM’de temsil edilen bir parti düşünün ki, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki varlığıyla ilgili destekleyici ve açık tavır alıcı bir tutumun içine girmiyor, giremiyor.

Çünkü amaç iğrençtir, niyet kötüdür. Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi’nin 15 Temmuz’da yaptığı toplantıda, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerine yönelik yaptırım kararı almasına alçakça tepkisiz kalanlar yabancıların taşeronudur. Meclis’te grubu bulunan partilerin müştereken hazırladıkları ortak metne imza atamayan, katılma gereği duymayan siyasi bölücülerin bu milletin suyunu içip ekmeğini yemesi züldür, haramdır.

HDP, Türk ve Türkiye düşmanlarının içimize kadar sızmış uzantısı ve terör örgütünün hain bir yüzüdür. Bugünlerde birlikte olunamayacaksa ne zaman olunacaktır? Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi yaptırımlarla durduracağını zanneden Haçlı bozuntularına gülücükler saçmak, ülkemizin hak ve hukukunu müdafaadan imtina etmek suç değil midir, ihanet değil midir, soysuzluk değil midir?'' dedi.

HDP'YE ELEŞTİRİ

HDP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Bahçeli, ''Bu HDP, CHP ve İP’in zillet ortağıdır. Bu HDP, MHP’yi ele geçiremeyince arka bahçesinden kaçıp giden İP’çileri Meclis’e sokan bölücü ve yıkıcı odaktır.

Türkiye zillet direncine rağmen milletiyle ve vatanıyla sonsuza kadar yaşayacaktır. Yaptırımlar bize vız gelecektir. ABD’nin F-35 projesinden Türkiye’yi çıkarma hatası Allah’ın izniyle yeni bir başlangıca da vesile olabilecektir. Türkiye’nin ortağı olduğu bu projeden dışlanması kimsenin yanına kalmayacaktır.

Bildiğiniz gibi, kötü komşu adamı ev sahibi yapar. Kötü müttefik de inşallah Türk’ün imzası ve damgası bulunan gelişmiş savaş uçaklarının yapılmasına da günü geldiğinde neden ve gerekçe olacaktır. Türk milleti hiç kimsenin eline avucuna bakmaz, bakmamıştır. Hiç kimseden himmet beklemez, hiç kimseye de mihnet etmez'' diye konuştu.

Etiketler
Cumhurbaşkanlığı Devlet Bahçeli Saray