Bahçeli'nin İYİ Parti çağrısında 'Saray ittifakı' detayı
AKP'deki bölünmeden endişe duyan MHP, Saray ittifakı tabanını genişletmek istiyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin geçen hafta İYİ Partililere yönelik ikinci kez dillendirdiği “yuvaya dönün” çağrısının ardında “partisini 2023’e hazırlamak olduğu” belirtiliyor.
Parti kurmayları, "MHP’ye gelmeleri önemli değil. AKP’ye de gidebilirler. AKP’deki bölünme hazırlığı çok büyük" derken, Bahçeli'nin bu çağrısının amacının “Cumhur İttifakı tabanını genişletmek olduğu” ifade ediliyor.
Cumhuriyet'ten Selda Güneysu'nun haberine göre, çağrının “salt MHP’ye dönük olmadığı” ifade edilirken, asıl amacın “partisine bir şekilde kırgın ve küskün olan ülkücüleri yeniden MHP çatısı altında toplayarak, Cumhur İttifakı’nın çatısını genişletmek olduğu” ifade edilirken, bu süreçte Bahçeli’nin “partisine bir şekilde gönül kırgınlığı içinde bulunan ülkücülerin MHP’ye dönmeleriyle, bu tabanı ‘kendi mahallesinde’ toplamak istediğine” dikkat çekiliyor. Parti kurmayları, “İYİ Parti’nin tam olarak parti olamadığını” ileri sürüyor.
AKP içinde yeni parti tartışmaları devam ederken, geçen haftalarda da İYİ Parti’nin 4. Olağanüstü Kurultayı öncesinde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den İYİ Partililere yönelik “yuvaya dönün” çağrısı gelmişti.
Bahçeli, İYİ Parti’nin kurultayı sonrasında, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında da bu çağrısını yinelemişti. Bahçeli’nin bu çağrısının perde gerisinde, “partisini 2023’e hazırlamak” olduğu belirtiliyor.
Çağrının “salt MHP’ye dönük olmadığı” ifade edilirken, asıl amacın “partisine bir şekilde kırgın ve küskün olan ülkücüleri yeniden MHP çatısı altında toplayarak, Cumhur İttifakı’nın çatısını genişletmek olduğu” ifade ediliyor.
‘AKP’ye de gidebilirler’
Parti kurmayları, “MHP’ye gelmeleri önemli değil. AKP’ye de gidebilirler. AKP’deki bölünme hazırlığı çok büyük. Partiden büyük kopuş olmasa bile yüzde 2 bile değerli olacak. Önemli olan Cumhur İttifakı çatısı altında birleşilmesidir” yorumunda bulunuyor.
MHP’de “İYİ Parti’nin henüz partilileşme sürecini tamamlayamadığı ve bir kimlik sorunu yaşandığı değerlendirmeleri yapılıyor.