İzmir'de CHP'nin eski il başkanlarından ortak bildiri

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Örgütü’nde olağan kongre delege seçimleriyle sürüyor. İzmir’de mahallelerde rekabet yaşanırken, süreçte zaman zaman tansiyon yükseliyor.

İzmir İl Örgütü’nde eski il başkanları kritik bir toplantıya imza atttı.

Ege Medyası'nın haberine göre Selçuk Ayhan öncülüğünde partide İzmir’de il başkanı olarak görev yapmış isimler Tarihi Asansör’de bir araya geldi.

Toplantıya Ayhan’la birlikte Rıfat Nalbantoğlu, Bedri Serter, Tacettin Bayır, Feridun Gökhan, Asuman Ali Güven, Ali Engin, Ekrem Bulgun, Bülent Baratalı ve Alaattin Yüksel katıldı.

"PARTİ İÇİ SEÇİMLERDE AMAÇ…"

Zirveyi koordine eden Ayhan, toplantı öncesinde basın mensuplarına önemli açıklamalarda bulundu. Toplantının gündemine yönelik konuşan Selçuk Ayhan, “Partinin yerel seçimlerde ciddi kazanımı oldu, hem oluşan ittifaklar itibariyle hem de resmi ittifakların dışında oluşan gönüllü ittifaklar da var. Yani gönülden, CHP ve İYİ Parti’nin yaptığı ittifaka destek veren insanların oluşturduğu geniş bir cephe var. Bundan sonraki süreç, o yapıyı geliştirmek ve partiyi iktidara taşımak olmalı. Parti içi seçimlerde amaç, bunun bilincinde olan üretken, dinamik kadroları iş başına getirmek olmalı. Yani bireysel çıkarlarını ikinci planda tutan, ülkenin ve partinin konumunu iyi özümsemiş arkadaşların göreve gelmesi lazım. Delege seçimleri başladı, bazı yerlerde çok iyi geçiyor, bazı yerlerde çok tartışmalı, kavgalı geçiyor, bazen etik olmayan şeylerin oluyor. Bize de, eskiden il başkanı olarak görev yaptığımız için yakınmalar, şikayetler, sitemler ve eleştiriler geliyor. Bize, ‘yeterince ilgilenmiyorsunuz’ diye kızan da oluyor. Bu toplantıyı organize etmemin nedeni; il başkanları olarak birlikte parti örgütüne bir mesaj yayınlayalım. Seçimlerin demokratik bir yarış içinde, uzlaşarak, saygı içerisinde yapılması ve bahsettiğim profildeki insanları yönetimlere getirecek şekilde hedeflenmesi hakkında görüşeceğiz” dedi.

“SÖZÜMÜZÜN DAHA ÇOK DİNLENECEĞİ KANISINDAYIZ”

“Toplantıyı, mevcut yönetimlerde eksikler ya da yanlışlar gördüğünüz için mi düzenlediniz?” sorusunu yanıtlayan Ayhan, “Her yönetimin çalışma dönemi eleştiriye açıktır. Biz görevdeyken de zaman zaman eleştiriler oluyordu. İş yapan insan herkesi tatmin edemez. Doğru da yapsa eleştiriye uğrayabilir, bazen yanlış da yapabilir. Çünkü insan yanlışlarıyla doğruyu buluyor. Bizim buradaki amacımız mevcut yönetimi eksik ya da fazla bulduğumuzdan yola çıkarak bir şey yapmak değil. Mevcut il başkanı da yarışın içinde olacağı görünen bir arkadaşımız. Dolayısıyla bir taraftır. Onun için, şuan konum itibariyle parti kamuoyunda söylemleri yeterince etkili olmayabilir. Biz daha önce görev yapmış ve şuan için herhangi bir beklentisi olmayan insanlar olarak sözümüzün daha çok dinleneceği kanısındayız” diye konuştu. Toplantının yapılma gerekçelerinden birinin delege seçimlerinde yaşanan tartışmalar olduğunu belirten Ayhan, “İnsanları hem sakin hem saygılı olmaya hem de uzlaşarak çalışmaya teşvik etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

“BİZE İZMİR’DE RAHAT BATIYOR”

İzmir’de uzlaşının sağlanması gerektiğini savunan Ayhan, “İzmir’deki yaşayan insanlar, sadece CHP’liler için söylemiyorum; İzmir’de yaşadıkları için İzmir’in kıymetini bilmiyorlar. Ben, özellikle Milletvekilliğim dönemimde görev dolayısıyla Trabzon, Sakarya, Van, Hatay gibi birçok farklı yere gittim. Orada yaşayan insanlar İzmir’e gıptayla, özlemle bakıyorlar. Biz buranın kıymetini bilmiyoruz, rahat batıyor. Bu partide de böyle… Oradaki insanlar partiyi açık tutmak için ciddi bir özveri gösteriyor” açıklamasını yaptı.

Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından esi il başkanları ortak bildiri yayınladı.

ÖRGÜTE ÇAĞRI

Ortak bildirge okuyan Ayhan, “AK Parti iktidarı döneminde, cumhuriyetimizin ekonomik, kültürel, sosyal tüm kazanımları üzerinde ciddi bir yıkım politikası uygulanmış, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı, hukukun üstünlüğü ayaklar altına alınmış, ülkemiz tek adam diktatörlüğü altında azınlığın sefa sürdüğü, halkın yoksulluk ve işsizlikle sefalete sürüklendiği bir noktaya getirilmiştir. Ülkemiz dış politikada yalnızlaştırılmış, önüne gelenin tehdit ettiği, ulusal onurumuzun ayaklar altına alındığı ve şamar oğlanına çevrildiği bir noktaya sürüklenmiştir. Partimizin son yıllarda uyguladığı politikalarla oluşan Millet İttifakı ve diğer gönüllü desteklerle, yerel seçimlerde tüm baskı ve hukuksuzluklara karşı özellikle metropollerde büyük başarı elde edilmiştir. Bundan sonraki süreç bu başarıyı genel iktidara taşıma sürecidir. Bu anlamda CHP’de başlamış olan kongre takvimi büyük önem taşımaktadır. Kongrelerde seçilecek olan yönetimlerde görevimiz, siyasal misyonumuzun farkında, partimizin oluşturduğu ittifakları güçlendirebilecek, üretken, kişisel çıkarlarını ikinci plana atabilen kadroları iş başına getirmektir. Bu doğrultuda delege seçimlerinden başlayarak, tüm üyelerimizin bu bilinçle hareket etmesi, birbirlerine saygıyla, demokratik bir yarışma ve uzlaşma anlayışı içinde seçimlere girmeleri büyük önem taşımaktadır. Yaşamakta olduğumuz kongre sürecimizin partimizin geleneklerine uygun ve her zaman yaptığımız gibi bu kongre sürecinde de şeffaf adaletli bir süreci geçireceğimize inancımız tamdır. Bizler farklı dönemlerde İzmir İl Başkanı olarak hizmet etmekten gurur duyduğumuz CHP’yi iktidara taşımak, yok edilmeye çalışılan cumhuriyet değerlerini yeniden güçlendirmek adına tüm örgütümüzü göreve çağırıyoruz" ifadelerine yer verdi.

EĞER İl BAŞKANINI ÇAĞIRSAYDIK...

İl Başkanı Deniz Yücel’in toplantıya davet edilmeme nedenini açıklayan Ayhan, “İl başkanını eğer çağırsaydık burada sorguya çekeceğiz gibi bir algı oluşacaktı veya ona destek veriyoruz gibi bir algı oluşacaktı. Kendisi adaylardan bir tanesi. Kendisine karşı veya yandaş olma gibi bir durumumuz yok. Biz sadece partimizdeki kongre sürecinin, toplantıda yazdığımız ilkeler çerçevesinde gerçekleşmesi adına görüş alışverişinde bulunduk. Burada hiç isim konuşulmadı. Ona yandaş buna karşı gibi bir durum hiç konuşulmadı. Hatta polemik konusu olmasın diye bunu ben toplantının giriş konuşmasında belirttim. Burada amacımız polemik yaratmak, herhangi bir kişiye destek veya karşıt olmak, bunun üzerine tartışmak değil. Amacımız sadece kongrelerimizin parti geleneklerimize uygun, sağlıklı şekilde geçmesi için üzerimize düşen bir şeyler varsa, bunu mesaj olarak tabanımızla paylaşmaktır" dedi.

BEN İL BAŞKANI OLSAM KEMAL AĞABEYİ KONUŞTURMAM!

Eski başkanlar hakkında disiplin süreci başlatılması ve İl eski Başkanı Kemal Karataş'ın partiden ihraç edilmesine ilişkin görüşlerini açıklayan Ayhan, “Konunun buraya gelmemesi lazımdı, bir yere geldikten sonra engellenemiyor. Bu işler baştan çözülebilirdi. Yöneticilik burada öne çıkıyor. Şimdi ben il başkanı olsam Kemal ağabeyi konuşturmam, ağabey sen ne yapıyorsun derim yani nereye varmaya çalışıyorsun. Sen bu partide kaç kere il başkanlığı yapmışsın der önlerim. Ama kardeşimiz genç bir il başkanı, karşısında kendi babasından büyük bir adam var" diye konuştu.

YÜCEL İLE İLGİLİ NE DEDİ?

Ayhan, İl Başkanı Deniz Yücel hakkında yaptığı değerlendirmede ise şunları söyledi :“Benim hiçbir il başkanı ile ilgili olumsuz düşüncem olmadı. Herkes hata yapar, ben de yapmışımdır, onlar da yapmıştır. İnsan çalışırken hata yapar, yapmaması mümkün değil, önemli olan niyetidir. İş yaparken hata yapan insan ders çıkarır, bir daha yapmaz. Ben mutluyum yani Deniz bey de karşısındaki rakip de gencecik insanlar, yarışsınlar"