Mustafa Destici'den 'MHP' açıklaması: Birtakım görüşmeler yapıldı

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, katıldığı programda gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Mustafa Destici'den 'MHP' açıklaması: Birtakım görüşmeler yapıldı

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici Habertürk'te Mehmet Akif Ersoy'un moderatörlüğünü yaptığı programda soruları yanıtladı.

Nihal Bengisu Karaca, Veyis Ateş, Nagehan Alçı ve Deniz Zeyrek'in sorularını yanıtlayan Destici, siyasette yeni oluşumlarla ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.

Destici'nin sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

MEHMET AKİF ERSOY: Amerikan Senatosu'nda Ermeni tasarısı oybirliği ile kabul edildi.

MUSTAFA DESTİCİ: Türkiye-ABD ilişkileri son olarak Cumhurbaşkanı ile Trump'ın görüşmesinde terslik olmasa da Temsilciler Meclisi ve Senato'nun Türkiye'ye karşı yaptırımda ısrarlı olduğu görülmüştü. ABD'nin ve AB başta olmak üzere küresel emperyalistlerin istediği şekilde politika güttüğünü gösteriyor. Barış Pınarı ve en son Doğu Akdeniz, Libya Mutabakatı, S-400'ler ABD Senetosu'nu rahatsız ediyor. Burada 1915 sözde Ermeni soykırımı iddialarını konuşmaya bile gerek duymuyoruz. Meclis'te de bizim Ermeni kökenli milletvekilleri var. Türkiye bu konuda hoşgörülü. O dönem Ermeni topluluğu neye teslim olmuş? Taşnak ve Hınçak çetelerine teslim olmuş ve yaptığı katliamların bedelini ödemiş. Aynı şey HDP-PKK ilişkisinde gözüküyor. Onlar da akılları başlarına almazsa aynı sonuç olur. Taşnak ve Hınçak çetelerinin yaptığını kim ödüyor bugün? Önemli bir kısmı müthiş zor hayat geçirmiş. Ermenistan'a baktığımızda orada yaşayanlar büyük zorluk içiresinde yaşıyorlar. 100 bine yakın Ermeni'nin Türkiye'de kaçak çalıştığı biliniyor.

"ŞİMDİ ONLARIN GÜVENDİĞİ DAĞLARA KARLAR YAĞACAK"

NAGEHAN ALÇI: 1915 olayları gibi muameleye maruz kalırlar derken kast ettiğiniz kimler?

DESTİCİ: PKK ile birlikte yol yürümeye devam ederlerse kendileri de PKK ile bunun bedelini öderler. Kürtleri kastetmiyorum, HDP'nin ana kadrosundan bahsediyorum. Bizim Kürt diye meselemiz yok. Kürtler kardeşimiz bizim. Bugün en çok Kürdün yaşadığı ülke Türkiye. Dolayısıyla Türkiye Kürtler'in de devleti. Bizim buraya hep birlikte sahip çıkmamız lazım. O gün ya emperyalistlere, Fransa'ya, İngiltere'ye güvenmişler, Taşnak, Hınçak'a güvenmişler ama güvendikleri dağlara karlar yağmış. Şimdi onların da güvendikleri dağlara karlar yağacak.

ALÇI: Terör örgütünden bahsediyorsunuz

DESTİCİ: PKK, YPG ve onun siyasi uzantılarından bahsediyorum. Devletin topyekün kararlı mücadelesi var. İnanıyorum ki bu mücadele bunların Türkiye'deki siyasi uzantılarını bertaraf edecek. Bertaraftan kastım siyasi olarak boşa çıkartacak. Meclis'te bütçe konuşmaları yapılıyor. PKK'nın siyasi uzantıları bütçeyle ilgili konuşmaları yerine Türk Ordusu'nun Suriye'de bulunmasıyla ilgili ifadeleri var. Halbuki bizim yaptığımız orada güvenli bölge oluşturmak. Kürt kardeşlerimizin temsilcilerinin kendileri olduğu iddiasında bulunuyorlar. Biz bu memlekette Sunni-Alevi, Türk-Kürt ayrımı yapmıyoruz ki. Ben hangi haklara sahipsem, onlar da öyledir, birinci sınıf vatandaştır.

NİHAL BENGİSU KARACA: Yakın zamana kadar farklılıklarımız zenginliklerimiz denilirdi. Şimdi insanlar Kürtler olarak şunu talep ediyoruz dediklerinde size göre bölücülük mü yapmış oluyorlar?

DESTİCİ: Hayır, ben Kürdüm, Aleviyim diyebilir. Doğuştan gelen hakkı neyse biz sonuna kadar savunuruz. İş bizi zenginlik olarak gördüğümüz farklılıkları ayrışma aracı olarak birileri tarafından kullanılmaya başlarsa itirazımız o noktada başlar.

DENİZ ZEYREK: Siz Cumhur İttifakı'nın yanında yer aldınız. Son zamanda söylemlerinizde farklılıklar görüyorum. Asgari ücrette hükümetin bayağı üstünde bir rakamdı.

DESTİCİ: Biz başından beri inandığımız herşeyi söyledik. Asgari ücret meselesinde geçen seneye göre hükümetin verdiğinden daha düşük rakam söyledik. Bir önceki yıla göre hesaplamaya göre bu teklifte bulunduk, 2 bin 475 TL olsun dedik. Biz bunu rastgele söylemiyoruz.

ERSOY: Yarın yeni bir parti kuruluyor. Türkiye'nin yeni partiye ihtiyacı var mı? Nasıl değerlendirirsiniz. Sayın Davutoğlu'nun kuracağı parti hakkında.

"ŞAHSİ GÖRÜŞÜM YENİ PARTİLERE İHTİYAÇ YOK"

DESTİCİ: Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır.

VEYİS ATEŞ: Bir ihtiyaç var mıdır?

DESTİCİ: En çok gezen bir siyasi parti genel başkanıyım. Türkiye'nin bütün şehirlerine gidiyorum. Şahsen şu anda bir ihtiyaç görmüyorum. Ama arkadaşların kararına saygı -duyarım, bize 'hayırlı olsun' demek düşer.

ATEŞ: Yüzde 5'lik oranlardan bahsediyor.

DESTİCİ: Ben kamuoyu şirketlerinin çoğunun yönlendirme üzerine çalıştığını düşünüyorum. Hepsi için söylemiyorum. Çok doğru, düzgün çalışanları da var.

ALÇI: Yarın kurulacak olan partinin içinde BBP Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ da var. BBP tabanına hitap edeceğini düşünüyor musunuz?

DESTİCİ: Büyük Birlik Partisi bunlardan etkilenmez. BBP 27 yılını kutlayacak. Biz Hazine'den para alarak ayakta duran parti değiliz. Sırtını küresel güçlere dayanan parti değiliz. Fikri, misyon, gençliği, Alperenlerle ayakta duran partiyiz. Daha önce de kuruldu. Bunların bir kısmı tek seçim gördü. BBP güçlenerek yoluna devam ediyor. BBP hassasiyet ortaya koymuş. Doğu ve Güneydoğu'da HDP'nin kazanma ihtimali olduğu yerde 'ben aday çıkarmam' demiştir. Bu bölgelerle ilgili aynı hassasiyeti ortaya koymuşuz. Yoksa isteseydim bütün seçim bölgelerinde aday koyardım. Bir önceki seçime göre oyumu arttırmışım. Bunlar bizi etkilemez.

ZEYREK: Yeni çıkan partilerle kulvarınız mı farklı?

DESTİCİ: Bizim hassasiyetlerimiz var. Biz hassasiyet üzerine siyaset yapıyoruz. Bu ülkedeki insanlarımızın gelirden adil pay almasını sağlayana kadar. Herkesin birinci sınıf vatandaş olarak bütün haklardan azami derecede faydalanmasının önündeki engelller kaldırılana kadar, Türkiye çok güçlü bir devlet olma noktasında mücadele ediyoruz.

ERSOY: Yeni partiler nereden oy alırlar?

DESTİCİ: Görmemiz lazım, doğmamış çocuğa don biçmemek lazım. Ali Babacan'ın en büyük iddiası ne? Ekonomi ve millete vaadi, 'ben sıcak parayı bulurum' diyor. Yani Türkiye'yi borçlandırırım diyor. Bir nevi hayali cennet vadediyor. Bu soyut bir şey. Bunu neye dayanarak söylüyor. Benim küresel aksla, sermayeyle aram iyi diyor. Geçmiş dönemde para geldi ama o zaman Türkiye henüz bu kadar borçlanmamıştı.

ALÇI: Para borç olarak değil de yatırım olarak da gelebilir.

KARACA: Türkiye'de normalleşmeyi sağlarsak bu para Türkiye'ye girer gibi konuşuyor.

"EKONOMİK KURTULUŞUMUZ ÜRETMEKTEN GEÇİYOR"

DESTİCİ: Ordunuzu Suriye'den çekerseniz, Doğu Akdeniz'den gemileri çekerseniz, yeniden çözüm süreci masasına oturursanız para gelir. Sayın Babacan'dan para getirme haricinde üretime dair bir şey duyuyor musunuz? Ekonomik kurtuluşumuz çalışmak ve üretmekten geçiyor. Her alanda üretmek zorundayız.

ZEYREK: Türkiye'de gençliği en dinamik olan partiler biraz ulusalcı milliyetçi çizgide odaklanmış. Sizin Alperenler var, MHP'nin Ülkü Ocakları, Vatan Partisi'nin Gençlik Birliği var. Sizin gençlerde Türkiye'nin ekonomisi ve ahvaliyle ilgili ne düşünüyor? Üniversiteyi bitirdiklerinde iş bulacaklarına inanıyor mu? Ülkenin ekonomisi onların hayatına nasıl yansıyor?

DESTİCİ: Biz Büyük Partisi olarak iddiamız milli çözümler. Ekonomi dahil tüm konularda milliyetçi çözümden yanayız.

ALÇI: Serbest piyasa ekonomisi ve dış yatırıma karşı mısınız?

DESTİCİ: Öyle şey olur mu? Dünyadan tecrit olarak bir şey olmaz. 2020 bütçesi görüşülüyor. Hükümetin şu anda yüzde 13'ler seviyesinde olan işsizliği yüzde 10'a indirmek gibi hedefi var. Ciddi bir seferberlik gerekiyor. Şu anda milletin talepleri noktasında karşı karşıya kaldığım iş talebi. Toplumun her kesiminden iş talebiyle karşı karşıyayız. Elbette bizim gençliğimiz de, Alperen kardeşlerimiz de toplum neyi yaşıyorsa biz de onu yaşıyoruz.

ZEYREK: Sizin zamlar konsunda size yansıyanla TÜİK'in rakamları örtüşüyor mu?

DESTİCİ: Elektrik zammını anlamış değilim. Biz elektriği dışarıdan ithal etmiyoruz. Elektrik üretmek için doğalgaz ithal ediyoruz ama doğalgaz fiyatları da gerilemiş durumda. Buraların düzeltilmesi lazım. Bizim faizi mutlaka düzeltmemiz lazım. Vergi düzenlemesi de adaletsiz. Biz nerede eksiklik görürsek elbette bunu söyleyeceğiz. Cumhur İttifakı içinde olmamız elbette hükümetin doğruların yanında eksiklik görürsek yapıcı bir siyasi anlayış içerisinde dile getireceğiz. Yıkıcı değil tabii. Geçmişte çözüm süreci yanlıştı, bunu dile getirdik, haklılığımız ortaya çıktı. Terörde hem içte hem dışarıda haklı ve doğru mücadele var. Doğru politika izleniyor. Elbette ekonominin düzelmesi konusunda ciddi adımla atılıyor. Hem terörle mücadele hem Barış Pınarı Harekatı, Doğu Akdeniz hamlelerinden sonra Türkiye'yi ABD ve AB nereden köşeye sıkıştırabileceğini düşünüyor? Ekonomi ve yaptırımlar üzerinden. Bizim ciddi olarak devletin ve hükümetin yanında durmamız gerekiyor.

ALÇI: Siz rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun MHP'den kopmayıp, ülkücü hareketten bölünme olmasaydı bugün daha iyi olurdu der misiniz? Ne diyorsunuz?

"ORALARDA PARTİMİZ OLSAYDI İKTİDAR OLURDUK"

DESTİCİ: Tabii ki hiç kimse bölünmeyi istemez. O dönemin şartlarına bakmak lazım. Bu gelişmeleri de o günün şartlarına göre konuşmak lazım. Yine söylüyorum, bölünmeyi, ayrılmayı hiçbir zaman doğru bulmuyorum. O dönemde de ayrılmaktan yana değildim. Ayrıldıktan sonra rahmetli Muhsin Başkanı, şehit liderimizin yanında durdum.

ATEŞ: Zaman zaman davet geldi mi MHP'den?

DESTİCİ: Liderimiz karar vermiş istişareyle. Bize düşen ona uymak. Rahmetli liderimizin şehadetinden sonra hem AK Parti'den hem MHP'den birtakım talepler, konuşmalar, görüşmeler yapıldı. Bunlar olmamış değil. Biz BBP 27 yıllık siyasi parti. Bizim artık bir tabanımız var. Aldığı oyun çok fevkinde, Türk milletinin gönlünde yeri var.

ATEŞ: Şehadetten sonra birleşmeyi neden düşünmediniz?

DESTİCİ: Ben onu aslında bölünme olarak görmüyorum. Şöyle görüyorum, onu zaruret haline getirmiş olabilir yaşanan gelişmeler. Artık bir Büyük Birlik Partisi var. 27 yıllık emek var. İnsanlar mücadele etmişler, ter akıtmışlar. Partide, ocakta, kadın kollarında Anadolu'nun her yerinde ümit bağlamışlar. BBP Türkiye gerçeği olarak kabul görmüş. Bosna'ya, Kosova'ya, Azerbaycan'a giden arkadaşlar 'Burada parti kursanız iktidara gelirsiniz' diyorlar. Biz artık bir emanet taşıyoruz. Hakkıyla yürütmek zorundayız.

ATEŞ: İYİ Parti ve MHP'den sizi ayıran nedir?

DESTİCİ: MHP'ye saygım var, ülküdaşlarımdır. Zaten bir ittifakın içinde birlikte hareket ediyoruz. Gönlümüzde müstesna yerleri var. MHP ile arımızdaki farkı anlatmam. Millet bunu görür ve değerlendirir.

ERSOY: Anlatmazsanız nasıl görecekler efendim?

DESTİCİ: Anlatıyoruz. BBP'nin nizamı alem davası vardır. Önceliği Türk milleti ve devletidir. Türk dünyasındaki bütün topluluklardır. Ben sadece MHP'den, İYİ Parti'den, AK Parti'den şu noktada ayrılıyorum demek olmaz. Bir söz, bir fiil, bir de davranış vardır. Toplum bakar kendisine en yakın olarak hangi siyasi partiyi, liderini görürse onun bayrağı altında buluşur.

ERSOY: Sayın Babacan ve Davutoğlu 'Biz şu yönlerimizle ayrılıyoruz' dediler. Siz hangi farklı politikayı uygulayacaksınız?

"BİR SEÇİMLİK KURULUP KAPANAN PARTİLER VAR"

DESTİCİ: AK Parti'den ayrılış süreciyle BBP'nin ayrılışı aynı değil. Bu arkadaşlar en yüksek diyebileceğimiz görevlere getirdiler. Ta ki görevlerinden alındılar, kendilerine yeni görev verilmedi. Sonra AK Parti içinde mücadelelerini devam ettiremeyeceğini anlayınca kendi partilerine karar verdiler. Muhsin Yazıcıoğlu birtakım itirazlar üzerine ayrıldı.

ERSOY: Bir seçmen neden MHP'ye değil de BBP'ye oy versin?

DESTİCİ: Millet tabanları yaşatır ya da kapatır. Bugün Genç Parti var mı? Yok. Cindoruk'un, İsmail Cem'in kurduğu parti var mı? Bazı partiler bir seçimlik kurulmuştur. BBP Türk siyasetinde varolmaya devam edecektir.

KARACA: Daha dindar ülkücüler ayrılıp BBP'yi kurdu? Ama gelinen noktada AK Parti'nin bazı şeylere kızanlar MHP'nin tabanına dahil oldu. BBP'ye oy verenle MHP'ye oy veren taban fazlasıyla benzeşmiş durumda.

DESTİCİ: AK Parti'ye oy veren tabanda da MHP'ye, BBP'ye, Saadet'e oy veren arasında da hayata bakış açısından fark göremezsiniz.

ERSOY: BBP'ni Şehir Üniversitesi meselesinde duruşu nedir?

DESTİCİ: Burada ben bir vakıf üniversitesi kuramıyorum. Kimse bana yüzlerce dönüm arsa vermiyor. Üniversite kuracağım dediğimde kredi alamıyorum. İnandığımı söylemek istiyorum, siz eğer bir üniversite olur, başka bir yapı olur, bunu birtakım çevrelerin desteği ile kurmuşsanız, bulunduğumuz konum itibarıyla kurmuşsanız, dolayısıyla o güç kaybolduğunda bunun sonuçları olur. Ben meseleye böyle bakıyorum.

KARACA: Mesele biraz da öğrenciler değil mi?

DESTİCİ: Öğrenciler, hocalar bunlar ayrı. Hiçbir öğrencinin mağdur edilmemesini arzu ediyorum. Bunun için mücadeleyi yaparım. Sayın Cumhurbaşkanı öğrencilerin ve hocaların mağdur edilmeyeceğini söyledi.

Etiketler
Büyük Birlik Partisi Mustafa Destici