KARAOĞLAN'ın isim annesinin çileli yaşamı

CHP'li Yarkadaş'ın babannesi "Şaşo Hala" olarak tanınan Şahzade Şahin hayatını kaybetti.

Şaşo Hala olarak tanınan Şahzade Şahin'in hayatını Yarkadaş Habertürk'ten Düzgün Karadaş'a böyle anlatmıştı:

-Kimdir Barış Yarkadaş, CHP ile yolları ne zaman kesişti?

CHP, bizim ata-dede-baba partimizdir. Dedem Aydın Yarkadaş, Kars’ta uzun yıllar CHP yöneticiliği yapmış. Sevgili babaannem Şahzade Şahin, içimizdeki en koyu CHP’lidir. Şimdi 90 yaşına merdiven dayadı. Kendisi ayaklı tarihtir. Ve CHP’nin yakın tarihine damgasını vuran isimlerden biridir.

-Babaannenizin özelliği nedir?

Babaannemin lakabı ‘Şaşo Hala’dır. Ecevit’e, ‘Karaoğlan’ ismi bizim evde verilmiştir. Babam rahmetli Rasim Yarkadaş, Bülent Ecevit ile çok yakın dostmuş. Bülent Bey, CHP Genel Başkanı seçildikten sonra Kars’a gelir ve bizim eve konuk olur. Ecevit’i evimizin kapısında karşılayan Şaşo Ninem boynuna sarılır ve Kars’ın kendine özgü şivesiyle, “Kurtar bizi bu dertlerden ay Garaoğlan” der. Ecevit o günden sonra Karaoğlan olarak anılır. 1972’nin sonlarına doğru takılan bu lakap Ecevit’i efsane yaptı ama bedelini ödeyen biz olduk.

-Nasıl bir bedel bu?

Babam, memur olmasına rağmen siyasi kimliğini saklama ihtiyacı hissetmezmiş. Nerede bir haksızlık, yolsuzluk varsa üzerine gidermiş. Bu tavrı, haliyle çıkar gruplarının tepkisini çekiyor. Ecevit’le olan yakınlığı ise kendisini hedef haline getiriyor. 1975 yılında MHP orijinli bir kooperatifteki yolsuzluğun üzerine gidiyor. Gece 3 kişi tarafından yolu kesilerek öldürülüyor. CHP yöneticileri ve Bülent Ecevit davayla yakından ilgilenmesine rağmen, suçu 2-3 garibanın üstüne atarak dosyayı kapattılar. Bedel, sadece babamın katledilmesiyle sınırlı değil. Babam öldürüldüğünde amcam Tuncer, Erzurum’da öğrenci. Sabah cenazeye gelecek. Gece kaldığı öğrenci yurdunda kendisini ülkücü olarak tanıtan ‘sivil komandolar’ın zincirli saldırısına uğruyor. Tam 45 gün hastanede kalıyor.

-Aileye kim sahip çıkıyor?

Ecevit, babam katledildikten sonra amcam Tuncer ile babaannem Şaşo’yu Ankara’ya getirtiyor. Nineme, “Rasim’i koruyamadık, Tuncer’i de öldürecekler, gözümüzün önünde olun” diyor. Ve dönemin milletvekili Doğan Araslı’yı amcam Tuncer’in tedavisiyle ilgilenmesi için görevlendiriyor. Tabii bu sırada ekonomik zorluklarla da baş etmek zorunda ninem... Bilmediği bir kentte, oğlunun tedavisiyle ilgileniyor. Bu sırada iş aramaya başlıyor. Ecevit, bunun üzerine babaanneme Ulus Gazetesi’nin matbaasında iş veriyor. Gazete sanırım haftada 1 gün yayınlanıyor. Babaannem de Rahşan ve Bülent Ecevit’le birlikte gazete paketliyor. Fakat oradaki işi de çok uzun sürmüyor.

-Neden?

Bir gün, Rahşan Hanım ile Bülent Bey arasında bir gerilim yaşanıyor. Rahşan Hanım sesini biraz yükseltince, ninem bundan rahatsız oluyor. Bülent Bey gittikten sonra Rahşan Hanım’a tepki gösteriyor. Aralarında tartışma çıkınca babaannem paltosunu alıp matbaadan çıkıyor. 1 hafta sonra Bülent Bey matbaaya gelip ninemi göremeyince, “Şaşo Hala nerede?” diye soruyor. Partililer olan biteni anlatıyor. Bülent Bey bunun üzerine Rahşan Hanım’a “Şaşo Hala’yı kırmayın, barışın” diyor. Rahşan Hanım bu sözün ardından ninemin evine geliyor, barışmak istiyor. Hatta boynundaki kolyeyi hediye ederek gönlünü almak istiyor. Ninem kabul etmiyor ve “Biz Kars’a döneceğiz” diyor.

-Rahşan Hanımla barıştılar mı?

Ninem, o günden sonra amcamı da alarak Kars’a dönüyor. 1975-76’daki bu kırgınlık 2007 yılında sona erdi. Bülent Bey, hayatını kaybedince ninemin Kars’tan toprak getirmesini ve cenazeye katılarak mezara toprak dökmesini vasiyet etmiş. Cenazeye birlikte katıldık. Kars’tan getirdiği toprağı Bülent Bey’in mezarının üstüne döktü. Orada ayaküstü Rahşan Hanım’la kısa bir görüşmeleri oldu.

BABAANNESİYLE HASRET GİDERDİ

Yarkadaş, bayramın son günü Kars’ın Susuz İlçesi’ne giderek babaannesinin elini öptü, “Milletvekili olduktan sonra elini öpme fırsatı bulamamıştım. Bayram, bu özlemimi gidermeye vesile oldu” dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu da acıyı paylaştı