Erdoğan: Avrupalı siyasetçiler Srebrenitsa katliamından hiçbir ders çıkartmadılar

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski Yugoslavya'daki iç savaş sırasında Bosnalı Sırplar tarafından Srebrenitsa kasabasında 8 binden fazla Boşnak Müslüman'ın öldürülmesinin 25. yıl dönümünde açıklamalarda bulundu.

"Srebrenitsa katliamının takipçisi olacağız" diyen Erdoğan, "Acımız halen taze. İslam düşmanlığını körükleyen sözlerin halen serbestçe kullanılması geleceğimiz adına büyük endişe yaratıyor. Onca katliama karşın Avrupalı siyasetçiler ders çıkaramadı" ifadelerini kullandı.

Erdoğan şunları kaydetti:

"Aklımız ve gönlümüz her daim Bosna'dadır. 25 sene önce alçakça katledilen aziz şehitlerimizi kederle anıyorum. Ailelerine baş sağlığı diliyorum. Geçen sene naaşlarına ancak yeni ulaşabildiğimiz yeni şehitlerimizi Saraybosna'dan Srebrenitsa'ya birlikte uğurlamıştık. Yüreklerindeki acıya rağmen ailelerimizin vakur duruşlarına hep birlikte şahitlik etmiştik. Soykırımın üzerinden çeyrek asır geçse de acılarımız halen tazedir. Ortaya çıkarılan her toplu mezarla yüreklerimiz yeniden dağlanıyor. Halen kadınlar kocalarına, çocuklar anne babalarına kavuşmanın umuduyla yaşıyor. Aradan geçen bunca zamana rağmen bunca zamana rağmen hâlâ çocuklarının yolunu gözleyen anneler var. 25 yıldır mavi kelebeklerin izinde sevdiklerimizi anıyoruz.

Ne şehitlerimizi unutacak ne de Srebrenitsa soykırımını unutturacağız. Bosnalı kardeşlerimize karşı işlenen cinayet ve katliamların takipçisi olacak; hak ve adalet arayışınızda sizleri asla yalnız bırakmayacağız.

Son dönemde batılı ülkelerde yaşanan İslam karşıtı saldırılar bu konuda teyakkuz halinde olmamız gerektiğini gösteriyor. Onca drama, katliama ve gözyaşına rağmen Avrupalı siyasetçiler Srebrenitsa katliamından hiçbir ders çıkartmadılar. İslam düşmanlığını körükleyen, yabancı karşıtlığını destekleyen söz ve beyanatların serbestçe kullanılması geleceğimiz adına büyük bir endişe kaynağıdır. Bir daha benzer acılar yaşamamak için uluslararası kuruluşlar yanında bizlere de önemli sorumluluklar düşüyor.

Görüş farklılıklarının etnik, kültürel ve meshebi ayrımların bizi bölmesine, bizi birbirimize düşman etmesine izin vermeyiz."