Vatan Partisi'nde taciz iddiası
Vatan Partisi Ankara İl Örgütü'nün eski bir üyesi olan G.P., partinin Ankara İl Başkanı A.D. hakkında taciz iddiasında bulundu.
Vatan Partisi Ankara İl Örgütü'nün eski bir üyesi olan G.P., partinin Ankara İl Başkanı A.D. hakkında taciz iddiasında bulundu.
İddiaya göre A.D., siyasi çalışmalar için kalabalık bir şekilde sık sık G.P.'nin evine gidiyordu. G.P., bu süreçte evinden iç çamaşırlarının kaybolduğunu fark etti. İlerleyen süreç içinde çok sayıda iç çamaşırı kaybolan G.P., eve gelip gidenleri izlemeye başladı. İç çamaşırlarının A.D. tarafından alındığını tespit eden G.P., A.D. ile yüzleşti.
Independent Türkçe'den Can Bursalı'nın haberine göre, A.D.'den "Sana karşı duygusal bir yakınlık hissediyorum" yanıtını aldığını ifade eden G.P., konuyu partisindeki kadın hareketinden Meltem Ayvalı ve Tülin Oygür'e aktardığını belirtti.
Perinçek'le görüştü
Konuyla ilgili Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'le de bir görüşme yaptığını ifade eden G.P., Perinçek'in kendisine şunları söylediğini ileri sürdü:
"Böbrek hastası bir insan nasılsa, bu arkadaşın hastalığını da kabul edelim. Tedavisini yaptıralım. Bu hareket Şule Perinçek'e yapılsa ben aynı tepkiyi verirdim. Bizim insan kazanmamız lazım. Görevinden almayı da doğru bulmuyorum, onu motive edeceğini düşünüyorum."
İddianın hedefindeki A.D.'den yanıt yok
Yaşadığı süreç ve yaptığı görüşmelerden sonuç alamaması nedeniyle Vatan Partisi'nden istifa ettiğini belirten G.P.'nin iddiasını sormak için A.D.'ye de ulaşılmaya çalışıldı.
Telefonla yanıt alınamayan A.D., kendisine mesaj yoluyla ulaşılmasına rağmen herhangi bir yanıt vermedi. Konuyla ilgili görüşülen Vatan Partisi yetkilileri, partiden resmi bir açıklama yapıldığını belirterek, açıklama metnini paylaştı.
"Kasetler yayarak siyasi partilere nizam verme uygulamalarından hiçbir farkı yok"
Vatan Partisi, konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı:
"Bazı internet sitelerinde "Vatan Partisi’nde Taciz Skandalı" başlığıyla bir haber yayımlanmıştır. Vatan Partisi kendi üyeleriyle ilgili bu tür iddiaları geciktirmeden, zamanında soruşturur ve partimizin tüzüğüne, milletimizin ahlak anlayışına uygun olan kararları verir. Ancak özel hayatla ilgili konularda kim olursa olsun insanları kamuoyu önünde sergilemeye yönelik eylemlerden dikkatle kaçınır. Bu tutum bizim 50 yıllık tecrübelerimizle kazandığımız bir duyarlılıktır. Bu tutumumuzla aynı zamanda toplumumuza ve insanlığa insanı koruyan bir duyarlılığı da sunmuş oluyoruz.
"Önemli olan belli ahlaki değerlerin korunmasıdır yoksa insanların ilkçağ kafasıyla cadı kazanlarına atılarak yok edilmesi değildir. Vatan Partisi, toplumu dönüştüren ve insanları toplumun değerlerine kazanan partidir.
"Vatan Partisi, yalnız kendi parti üyelerimiz konusunda değil başka vatandaşlarımız ya da yabancı devletlerin vatandaşları hatta düşmanlarımız hakkında dahi hiçbir zaman özel hayatla ilgili sergileme ve suçlamalara girmez. Ancak yaşatmakla sorumlu olduğumuz ahlak ve namus ölçülerini özenle korur.
"Bu tür "skandal" başlıklı haberler yayınlamanın kasetler yayarak siyasi partilere nizam verme uygulamalarından hiçbir farkı yoktur.
"Vatan Partisi, kasetlerle veya insan haysiyetini hedef alan birtakım kampanyalarla yön verilebilecek bir parti değildir. O nedenle bu tür siyasi ahlak dışı tertip ve uygulamaların herhangi bir amaca ulaşması mümkün değildir. Vatan Partisi, Türkiye siyasetine kaset türünden tertiplerle yön verilmesi çabalarına itibar etmemiştir.
"Vatan Partisi kadına her türlü baskının ve şiddetin bütün temelleriyle ortadan kaldırılması amacını güttüğü için İstanbul Sözleşmesi’ne karşıdır. İstanbul Sözleşmesi’nden Türkiye’nin çıkmasını savunmaktadır. Çünkü İstanbul Sözleşmesi kadına şiddeti önlemeye yönelik bir uluslararası antlaşma olmayıp kadını kafese atan ve aşağılayan bir toplum modelini insanlığa dayatmaktadır. Bu konudaki açıklamamızı partimizin Başkanlık Kurulu üyesi ve Öncü Kadın Genel Başkanı Sayın Meltem Ayvalı kamuoyuna sunmuştur."
Doğu Perinçek: Bana Doğu Akdeniz'i, Suriye'yi, Irak'ı, Türkiye'nin ekonomisini sorun
Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek, G.P.'nin iddialarına ilişkin gelen soruya şöyle yanıt verdi:
"Türkiye'deki operasyonları bilmiyor musunuz? Deniz Baykal'a CHP'ye yapılanları bilmiyor musunuz? Partimiz konuyla ilgili açıklama yaptı. Özel görüşmelerimi konuşacak halim yok. 2 sene evvel olmuş bir olayla ilgili bugün düğmeye basılıyor. 2010'da MHP'ye, CHP'ye kaset operasyonları yapıldı. Sonra Kürt Açılımı oldu. Bana Doğu Akdeniz'i, Suriye'yi, Irak'ı sorun. Türkiye'nin ekonomisini sorun."