HKP'den Beşiktaş Meydan'ında James Jeffrey protestosu

İstanbul'da Beşiktaş Meydan’ında sosyal mesafe kuralına uyarak ve maske takarak bir araya gelen Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) üyeleri, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’in Türkiye ziyaretini protesto etti.

HKP üyeleri eylemde, “ABD Emperyalizminin Tescilli Hizmetkarı James Jeffrey Ülkemizden Defol!” yazılı pankart ve “Katil ABD Ortadoğu’dan Defol”, “Yeni Sevre Karşı Yaşasın İkinci Kurtuluş Savaşımız” yazılı dövizler açtı. Mustafa Kemal Atatürk’ün kalpaklı portresinin bulunduğu, “Emperyalistler, İşbirlikçiler, Geldikleri Gibi Gidecekler” ve Bağımsızlık Benim Karakterimdir” sözlerinin bulunduğu bayrakları açtı.

James Jeffrey’in Türkiye ziyaretine karşı basın açıklamasını HKP İstanbul İl Yöneticisi Halil Arabulan gerçekleştirdi. Arabulan, “ABD Emperyalistleri hem AKP’giller’in yönetimindeki Türkiye’yi hem de YPG/PYD’yi avuçlarında tutuyor, ikisini de kendi emperyalist çıkarları için kullanıyor” ifadelerine yer verdi.

Eylemde, “Kahrolsun ABD-AB Emperyalizmi”, “Gün Gelecek Devran ABD Halklara Hesap Verecek”, “Ne ABD-Ne AB Tam Bağımsız Türkiye”, “Katil Jeffrey Ülkemizden Defol”, “Katil ABD Ortadoğu’dan Defol”, “Kahrolsun Emperyalizm, Yaşasın Sosyalizm” gibi sloganlar atıldı.

İşte o açıklama:

ABD Emperyalizminin Tescilli Hizmetkârı James Jeffrey, Ülkemizden Defol!

Dünya halklarına kan kusturan, İnsanlık Tarihinin gördüğü en büyük katliam devleti ABD Emperyalizminin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, ABD’nin Türkiye’deki işbirlikçilerine yeni buyruklar vermek için Türkiye’ye geldi.

O kanlı ayaklarıyla ülkemiz topraklarını kirletiyor.

Basından öğrendiğimize göre, Jeffrey, Suriye konusunda görüşmeler yapacakmış. İstanbul’da “Suriyeli” muhalif heyetlerle” ve “sivil toplum kuruluşları” nın temsilcileriyle bir araya gelecekmiş.

Ayrıca, ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Jeffrey’in Ankara’da üst düzey Türk yetkililerle “IŞİD’le mücadele, Suriye ve bölgedeki ikili işbirliği” konularının ele alınacağı belirtilmiş. Bu da yetmemiş, ABD Dışişleri Bakanlığı, Jeffrey’nin, “ABD’nin Esad yönetimine yönelik siyasi baskı ve ekonomik politikalarını da görüşeceği”ni aktarmış.

Suriye’ye karşı düşmanlık planlarını tamamlayınca da İsviçre’de Suriye Anayasa Komitesi 3. tur görüşmelerine katılan liderlerle buluşacakmış.

Şu “Jeffreycik”e bakın hele. Sen kalk kilometrelerce uzaktan çık gel, bizim yanı başımızdaki komşumuz Suriye’nin başına Ortaçağcı IŞİD canilerini kendileri bela etmemişler gibi, “IŞİD’le mücadele konusu ele alınacak” diye açıklama yap. Hadi oradan!

Ey dünyanın Başhaydut devletinin eli kanlı temsilcileri!

Ey insanlık dışı katliamların alçak failleri!

Ey insan soyunun en büyük düşmanları!

Suriye’nin meşru iktidarına karşı dünyanın dört bir yanından topladığınız Ortaçağcı sapıkları örgütleyen, silahlandıran ve oluk oluk insan kanı akmasına sebep olan, ülkeyi fiilen 3 parçaya bölen siz değil misiniz?

“Ortadoğu’daki sınırların yeniden çizilmesi gerek” diyerek, aşağılık BOP Haritasını yaşama geçiren, Ortadoğu Halklarını kana, gözyaşına bulayan siz değil misiniz?

5 milyondan fazla masum insanın canına kıyarak Irak’ı üç parçaya bölen, on binlerce Müslüman kadının ırzına geçen, kundaktaki bebeklere varıncaya dek katleden, Müslümanların camilerini bombalayan siz değil misiniz?

ABD Emperyalistlerinin bu “özel” temsilcisi Jeffrey’in kim olduğuna bakalım bir de:

“Ortadoğu uzmanı olan Jeffrey, George W. Bush’un ulusal güvenlik danışmanlığı yardımcılığını yapmıştı. Yine Bush döneminde, 2008-2010 yılları arasında ABD’nin Türkiye’deki büyükelçisiydi. Barack Obama’nın başkanlığında, 2012’de Bağdat’a atandı ve sonra emekli oldu.”

Gördüğümüz gibi, ABD Emperyalistlerinin tescili hizmetkarına, yaptıklarının karşılığında ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi görevi veriliyor.

Kendisini, Amerikancı Kürt Hareketinin, ABD Emperyalistlerinin müttefiki olduğunu itiraf eden açıklamalarıyla da biliriz. Suriye’nin kuzeydoğusunda Türkiye ile YPG/PKK arasında bir tercih yapılmasına ilişkin soruya yanıt verirken:

“Birini birine karşı tutmak konusu değildir. Türkiye’ye veya Suriye’nin kuzeydoğusundaki ortaklarımıza, kendilerince PKK’nın uzantısı olan PYD’nin evrimi olan SDG’ye sırt çevirmiş olsaydık Suriye’ye barış getirme misyonu çoktan bitmiş olacaktı. Bu bizim içinde bulunduğumuz bir ikilemdir ve iki tarafı da ortak hedeflere odaklanması konusunda ikna etmeye çalışıyoruz (…)”, diyor.

ABD’nin YPG/PKK’ye taktiksel araçlar, HUMVEE tipi ancak üzerine silah monte edilmeyen zırhlı arazi araçları, hafif silahlar, havan topları ve makineli tüfekler verdiklerini, tank veya anti-tank füzeleri ile karadan havaya füze sistemleri gibi ağır silahlar vermediklerini iddia ediyor.

Gördüğümüz gibi, ABD Emperyalistleri hem AKP’giller’in yönetimindeki Türkiye’yi hem de YPG/PYD’yi avuçlarında tutuyor, ikisini de kendi emperyalist çıkarları için kullanıyor.

PKK-HDP-PYD önderliğindeki Burjuva Kürt Hareketi’nin izlemekte olduğu seyir Ortadoğu’da yeni bir İsrail oluşturmaktır. Yani, ABD Emperyalistlerine Ortadoğu’da petrol bekçiliği edecek İkinci bir devlet oluşturmaktır. Bu konuda Jeffrey’nin de itiraf ettiği gibi, anlaşmışlardır. Hep söylüyoruz ya; 1991’de Sosyalist Kamp’ın yıkılışıyla birlikte PKK dümeni ABD’ye kırdı ve Miami kıyılarına demir attı. Artık etle tırnak gibi kaynaşmış durumdadırlar ABD Emperyalistleriyle.

İşte ABD’li Jeffrey de bu amaç doğrultusunda, “Suriyeli” muhalif heyetlerle”, “sivil toplum kuruluşları”nın temsilcileriyle ve AKP’giller’le görüşmeler yaparak yeni direktifler vermeye geliyor.

Biz gerçek devrimciler Amerikancı Kürt Hareketi’nin savunduğu gibi Kürt Meselesi’nin Emperyalist-Amerikancı çözümünü değil, Devrimci Çözümünü savunuyoruz. Yani, gerçek anlamda eşitlik, özgürlük ve kardeşlik temelinde Kürt Meselesi’nin çözümünü savunuyoruz.

Bizler dünyanın mazlum halkları ABD-AB Emperyalistlerinin insanlık düşmanı gerçek yüzlerini biliyoruz.

Emperyalistler de şunu bilmelidir:

Halklar isyan huyludur!

Şu anda dünyanın efendisi gibi davranıyor olabilirsiniz. Dünya halklarını aşağılık işbirlikçileriniz eliyle kana, gözyaşına, acılara ve zulümlere uğratıyor olabilirsiniz. Ama bugün örgütsüz olan dünyanın ezilen halkları, örgütlendiğinde bu gücün karşısında emperyalizm kâğıttan kaplandır.

Eninde sonunda tüm dünya halklarının örgütlü, birleşik mücadelesi sonucunda siz yenileceksiniz, biz kazanacağız.

ABD Emperyalistlerini ve onların yerli uşaklarını tüm takım taklavatlarıyla beraber ülkemizden defedeceğiz. Yaptıkları zulümlerin hesabını verecekler.

Partimiz öncülüğünde bu mücadeleyi, yani İkinci Kurtuluş Savaşımızı başarıya ulaştıracağız. Halkımızın Mustafa Kemal öncülüğünde vermiş olduğu Birinci Kurtuluş Savaşında; emperyalist çakallar denize dökülmüş, topukları kıçlarına vura vura “geldikleri gibi gitmişlerdi”. Gitmişlerdi ama yok olmamışlardı. Kapıdan kovulmuşlar bacadan yeniden girmişlerdi cennet vatanımıza.

Ama bu kez onların zulüm düzenini bir daha geri gelmeyecek şekilde yıkacağız. Demokratik Halk İktidarını kurup devamında Sosyalizmi inşa edeceğiz! Sosyal Kurtuluşu gerçekleştireceğiz!

Başta Türkiye Halkları olmak üzere tüm dünya halklarına sözümüzdür:

İnsanı hayvan yerine koyan bu emperyalist düzeni eninde sonunda ortadan kaldıracağız.