CHP'li Özel'den Bahçeli'ye ‘Senin FETÖ’cün, benim FETÖ’cüm' tepkisi

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, 'Yeniden yargılansın' dediği, FETÖ'den tutuklu olan Zaman Gazetesi Yazarı Mümtaz'er Türköne'nin tahliye edilmesine ilişkin konuştu.

Bahçeli'nin açıklamasından 3 ay sonra Türköne'nin tahliye edilmesinin bu yargı kararını tartışmaya açtığını ifade eden Özel, "FETÖ konusunda neler neler söylüyorsunuz. Anlaşılan, ‘Senin FETÖ’cün kötü benim FETÖ’cüm iyi noktasına gelmiş Bahçeli" dedi.

CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında konuşan Özel, Türkiye'de kimin cezaevine gireceğine ya da tahliye olacağını Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karar verdiğini ifade ederek "O bu kadar fütursuz ve bu kadar yargı üzerinde etkin olunca kendisine bakansız, sebepsiz destek veren koalisyon ortağı da ‘Hani bana hani bana’ diyor" dedi.

Beyoğlu'nda bulunan CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlenen basın toplantısına CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun yanı sıra milletvekilleri ve gazeteciler katıldı.

Özel, şöyle konuştu:

"Bu tahliyeyi ve bu yargı kararını tartışmalı kılan mesele MHP lideri Bahçeli’nin bundan 3 ay önce 23 Haziran tarihinde Türköne’nin cezaevinde bulunmasına ilişkin bir açıklama yapması ve Türköne’nin abisinin MHP’nin siyasetine aidiyetine ve anlamı üzerinden kurduğu bir illiyet bağı ile tahliye edilmesi çağrısında bulunmasıydı. Hep söylüyoruz Türkiye’de kimin cezaevine gireceğine tırnak içinde söylemek gerekirse dünya liderimiz karar veriyoruz. Mahkemelerin verdiği tahliye kararlarına ‘Onu tahliye etmeye kalktılar’ diye kafa tutuyor. O bu kadar fütursuz ve bu kadar yargı üzerinde etkin olunca kendisine bakansız, sebepsiz destek veren koalisyon ortağı da ‘Hani bana hani bana’ diyor. ‘Şehidimizin kardeşi içerdedir onun dışarı çıkması lazım’ diyor. Neden, FETÖ’den içeride. FETÖ konusunda neler neler söylüyorsunuz. Anlaşılan, ‘Senin FETÖ’cün kötü benim FETÖ’cüm iyi noktasına gelmiş Bahçeli."

"AYHAN BİLGEN'İN O TOPLANTIYA KATILMADIĞI ANLAŞILMIŞTIR"

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "Kobani olayları soruşturması"nı değerlendiren Özel," Bugün, aralarında Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen ve Türkiye Büyük Millet Meclisi eski İdare Amiri Sırrı Süreyya Önder'in de bulunduğu eski milletvekilleri ve HDP eski MYK üyelerine yönelik bir operasyon yapıyorlar. İnsan televizyonu ilk açtığında biraz ürküyor, Türkiye'de bunlar mı oluyor, şükür failleri yakalandı diye bakıyorsunuz. Mevzu 6 yıllık. 6-8 Ekim olayları olarak bilinen olaylarla ilgili Ayhan Bilgen daha önce tutuklandı. 9 ay tutuklandı, serbest kaldı ve Anayasa Mahkemesine başvurdu haksız tutuklandım diye. Anayasa Mahkemesi 2017-5974 sayılı kararla dedi ki olayların olduğu, HDP'nin MYK bildirisinin yazıldığı gün Ayhan Bilgen'in o toplantıya katılmadığı anlaşılmıştır. Bu yüzden o bildiren sorumlu tutulamaz, hak ihlaline uğraşmıştır dedi, yattığı 9 ay içinde tazminat ödenmesine karar vermiştir. Bugün Ayhan Bilgen'i 6-8 Ekim olayları sırasında MYK üyesi olduğu için gözaltına alıyorlar. Sebep; Kars'ın seçilmiş belediye başkanı ve HDP'nin elinde kalan son il belediye başkanı" dedi

Özel, "Sırrı Süreyya Önder tutuklandığında bu iddialar kendisine soruldu, savunma yaptı ve bundan dolayı ceza almadı. Eğer bundan dolayı ceza almadıysa zaten bitmiş, yattığı ceza bununla ilgiliyse neden bir daha götürüyorsunuz. Savcı bey bir telefon açsa, Ayhan bey bir ifadenize ihtiyacımız var dese kaçıp gitmez herhalde. Kaçıp gitse işinize gelir yerine valiyi koyarsınız. Ancak Ayhan Bilgen'i yaka paça evinden gözaltına alarak götürüyorlar ve o görüntüleri servis ediyorlar. Bunu Türkiye'de kendileri için elverişli bir gündem yaratmak ve kendilerine itiraz eden herkesi sonunuz böyle olur demektir" ifadelerini kullandı.

"6-8 EKİM OLAYLARINA ÜZÜLÜYORUZ, AĞLIYORUZ, YÜREĞİMİZ YANIYOR"

Özel," Biz 6-8 Ekim Olaylarıyla ilgili ölen 50 vatandaşımızı, Yasin Börü'yü ayırmadan, Mert Değirmenciyi'de ayırmadan, Şanlıurfa'da ölen Aylin Kudin'i de ayırmadan hepsi için yüreğimiz yanıyor. Ölenlerin hiçbirisini ayırmadan 6-8 Ekim olaylarına üzülüyoruz, ağlıyoruz, yüreğimiz yanıyor. Sorumlular varsa çıksın ancak sorumsuzluğu Anayasa Mahkemesi tarafından tescillenmiş, hak ihlali denmiş bir belediye başkanını görevinden almak, onun üzerinden Türkiye siyasetinin de başka bir çalkantı yaratmaya çalışanlara da milletimiz uyanık olsun, meselesi doğru bir açıdan görelim. 6-8 Ekim olaylarının üstünden 6 yıl geçti, hangi deliller var bilmek isteriz. Bizim bildiğimiz bir şey yok. Bunun üzerinden yapılacak algı operasyonun Cumhur İttifakına zerre yararı olmayacaktır" şeklinde konuştu.