Gürsel Tekin: Bu uygun şartlarda seçimi kaybedersek hesabını veremeyiz
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, CHP’nin oy kaybı yaşadığını belirterek “Çalışmıyorsak, yorulmuyorsak seçim kaybetmeye mahkum oluruz. Bu uygun şartlarda önümüzdeki seçimleri kaybedersek bunun hesabını kimseye veremeyiz” dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, CHP’nin oy kaybı yaşadığını belirterek “Çalışmıyorsak, yorulmuyorsak seçim kaybetmeye mahkum oluruz. Bu uygun şartlarda önümüzdeki seçimleri kaybedersek bunun hesabını kimseye veremeyiz” dedi.
Tekin, Milliyet’ten Önder Yılmaz'a yaptığı açıklamada güven duyulan anketlere bakıldığında hoşa gitmese de CHP’nin oy kaybettiği sonucunun çıktığını belirtirken, 2020 yaz dönemi başlangıcından bugüne kadar geçen beş ayda yüzde 7’ye yakın bir oy kaybının söz konusu olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin mevcut tablosunu, “Ülke tarihinin en büyük krizlerinden birini yaşıyor. 5.5 milyon genç ne çalışıyor ne de okuyor. Yüzde 76’sı yurtdışında yaşamayı tercih ediyor. Kovid-19 salgını tüm şiddetiyle sürüyor. Esnaf, çiftçi, memur, işçi, işveren kime bakarsanız dertli” sözleriyle değerlendiren Tekin, “Peki ana muhalefet CHP ve içinde bulunduğu Millet ittifakı neden oyunu artıramıyor?” diye sordu.
Tekin, şöyle devam etti:
‘CHP bakkal değil’
“Her yerde kriz var ve muhalefetten oy artışı olmuyorsa demek ki bir sorun var. 2023’te ilk kez oy kullanacak Z Kuşağı mensubu gençlerin yüzde 78’i hiçbir partinin yeterli politika üretmediğini söylüyor. Z Kuşağı’nın oyunu almak için ne yapıyoruz? Son 18 ayda binlerce CHP üyesi istifa etti. Neden? ‘Yollarını ayıran fedakar yol arkadaşımıza gidelim gönüllerini alalım’ diyorum, kimseden ses yok. ‘Giden var, gelen var’ deniyor. CHP bakkal dükkanı değil. Giden yol arkadaşımız. Derdini dinlemek, gönlünü almak zorundayız. Bir kişiyi bile kaybedecek lüksümüz yok. Genel Merkez bu noktada inisiyatifi alıp görevini yerine getirmeli. İktidar gerilerken oyumuz artmıyorsa ne zaman oyumuz artacak? Çalışmıyorsak, yorulmuyorsak seçim kaybetmeye mahkum oluruz. Bu uygun şartlarda önümüzdeki seçimleri kaybedersek bunun hesabını kimseye veremeyiz. Dünyayı yeniden keşfedecek değiliz. Milletin gönlünü alacaksınız. Tıpkı yerel seçimlerde olduğu gibi.”
“Millet umut arıyor” diyen Tekin, “Herkes dertli, terzide, ayakkabı ve telefon tamircilerinde yoğunluk var. Millet yıpranan elbisesine ayakkabısına yama yaptırıyorsa derin ekonomik kriz var demektir. Muhalefetin umut olması lazım. Genel Merkez’de oturarak zafer elde edilmez. Neden oy kaybediyoruz araştırılmalı. İktidarın yanında, en katı seçmenin olduğu yerlerde iyi oy oranına ulaştık. Demek ki vatandaşın CHP’nin kurumsal kimliği ile sorunu yok. Başka sorun varsa tespit edilmesi lazım” diye konuştu.
‘Kararsızlar en büyük parti’
Siyaseti teraziye benzeten Tekin, “Terazinin bir kefesi inerken, diğeri çıkar. Eğer her ikisi de iniyorsa, büyük tehlikedir. Siyasetçilerin başta muhalefetin kendine bunu dert edinmesi lazım. Bugün Türkiye’nin en büyük partisi ‘kararsızlar partisi’. Vatandaşa ders vermeyecek, ders alacağız. Çünkü vatandaş herşeyi, biliyor, yaşıyor” dedi.
‘Kavga edene kız vermezler’
CHP’nin iktidarı için umutlu olduğu dile getiren Tekin, “CHP ve Millet İttifakı böylesi bir dönemde kendisini, Türkiye’nin geleceği ile ilgili bu sıkıntıların neden çekildiği, ekonomik krizi yalın dille halka anlatmalı” dedi. Parti için kavgalara son verilmesi gerektiğini vurgulayan Tekin, söyle konuştu: “Parti içi meseleler, kavgalar; vatandaş bunları duymak istemiyor. Sokağa inin, gerçek sokakta. Öyle ‘genel merkezdeyiz, TBMM’deyiz’ demekle olmuyor. Vatandaş TBMM’nin vatandaşa çare olmadığını biliyor. Millet İttifakı tarihi dönem içinde. Bundan iyi fırsat mı olur? CHP’nin ciddi projeleri var. Sayın Genel Başkanımız kurultayda çok önemli 13 madde açıkladı. Ne yazık ki hiçbiri konuşulmadı. Kim kimi kesmiş, çizmişle meşgul olursanız, vatandaş size sırtını döner. Kurultay bitti gitti. Sonraki tartışmayı hele hele yöneticilerin kendileri yaratıyorsa bu partiye büyük zarar verir, veriyor. Anadolu çocuğuyuz kavga edene kız vermezler. Planlı, programlı, stratejik çalışmalıyız. Anketlerle kavga edip seçim kazanmayı düşünmek, kurmay heyetinle kavga edip savaş kazanmayı düşünmek gibidir. Kendimize sahte bir dünya kurup içinden zafer çıkartamayız. Zafere giden yol gerçekleri kabul edip, çalışmakla başlar.”