CHP'li Toprak: 'İşsizlik oranı da yüzde 28-30 arasındadır'
CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, "TÜİK’in resmi işsiz sayısı 4,3 milyon kişiyle birlikte toplam sayı 8 milyonu aşmaktadır" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, “TÜİK’in resmi işsiz sayısı 4,3 milyon kişiyle birlikte toplam sayı 8 milyonu aşmaktadır. Bunun yanı sıra kayıt dışı istihdam edildikleri için söz konusu uygulamalardan yararlanamayan ya da sigorta prim ödeme gün sayısı koşulunu yerine getirmedikleri için bu ödemeleri alamayanların sayısının 3 milyonu bulduğu göz önünde tutulduğunda gizlenen gerçek işsiz sayısı 11 milyonun üzerindedir. İşsizlik oranı da yüzde 28-30 arasındadır” dedi.
CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, “Kısa çalışma ödeneğinden yararlananlarla nakdi destek ödemesi alanlar ve ücretsiz izne çıkartılanların toplamı 4 milyonu aşmaktadır. Gerçekte resmen işsiz olan bu milyonlarca kişi değişik adlar altında tasnif edilerek işsizliğin üzeri örtülmekte ve kamuoyunun gerçek işsizliğin ulaştığı boyutları öğrenmesi, bilmesi engellenmektedir” ifadelerini kullandı.
Toprak yaptığı açıklamada şunlara değindi:
TÜİK’in resmi işsiz sayısı 4,3 milyon kişiyle birlikte toplam sayı 8 milyonu aşmaktadır. Bunun yanı sıra kayıt dışı istihdam edildikleri için söz konusu uygulamalardan yararlanamayan ya da sigorta prim ödeme gün sayısı koşulunu yerine getirmedikleri için bu ödemeleri alamayanların sayısının 3 milyonu bulduğu göz önünde tutulduğunda gizlenen gerçek işsiz sayısı 11 milyonun üzerindedir. İşsizlik oranı da yüzde 28-30 arasındadır.
İktidarın işsiz saymayıp, sözde kısa çalışma ödeneği veya nakdi destek adı altında günlük 39 TL ödemeyle hayatlarını idame ettirmelerini istediği milyonlarca kişi bu ödemelerin kesilmesinin önüne geçmek için başka bir işte de çalışamamaktadır!
ERDOĞAN’A GÖRE 39 TL İLE İNSANLARIN HER TÜRLÜ GEREKSİNİMİ KARŞILANIYOR
Milyonları 9 aydır açlık sınırının da altındaki günlük ödemeyle sürekli süreyi uzatarak yaşamaya mahkûm eden iktidar, bu politikasını sosyal devlet ve çalışanları mağdur etmediği teziyle savunmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Türkiye’de evine ekmek götüremeyen mi var?’ sözleri anlaşıldığı kadarıyla iktidarın günde 39 TL ile insanların her türlü gereksinmesinin rahatlıkla karşılandığını düşündüğünü göstermektedir!
TÜİK ve Ticaret Bakanlığı’nın ortaklaşa açıkladığı eylül ayı dış ticaret istatistikleri, vahim bir gidişi açığa çıkarttı. İktidarın ithalatı dizginlemek için aldığı önlemlere, gümrük vergilerinde ek artışa rağmen bu konuda istediği sonucu elde edemediğini, ithalat artış hızının ihracatın dört katını aştığını gösteriyor. Bu da dış ticaret açığının bir ayda yaklaşık yüzde 200’e varan düzeyde artmasını beraberinde getiriyor!
Eylül ayında yüzde 4,8 artarak 16 milyar 9 milyon dolar olan ihracata karşılık ithalat yüzde 23 artarak 20 milyar 837 milyon dolar tutarında gerçekleşti. Ocak-Eylül döneminde ise 9 aylık ihracat toplamı yüzde 10,9 azalarak 118 milyar 325 milyon dolar oldu. İthalat ise Ocak-Eylül döneminde 2019’un aynı dönemine göre yüzde 1,5 artışla toplam 156 milyar 186 milyon dolara ulaştı. Bu verilerle 2019’un aynı ayında 1 milyar 667 milyon dolar olan aylık dış ticaret açığı bu yıl yüzde 189,6 artışla, 4 milyar 828 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı da 2019 Eylül ayında yüzde 90,2 iken, 2020 Eylül ayında yüzde 76,8’e geriledi.
YÜKSELEN KUR MALİYETLERİNE RAĞMEN İTHALATI SÜRDÜRMEK MECBURİYETİNDE KALDI!
Ocak-Eylül dönemleri itibarıyla kıyaslama yaptığımızda, geçen yıla göre dış ticaret açığı artış oranı yüzde 79,5 olurken açık tutarı, geçen yılın aynı dönemindeki 21 milyar 93 milyon dolardan 37 milyar 862 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı da 9 aylık dönemler itibarıyla 2019’da yüzde 86,3 iken, 2020 yılının aynı döneminde yüzde 75,8’e indi.
İthalattaki artışta, haziran ayından itibaren ekonomide normalleşmeye geçiş, işyerlerinin açılması, üretime ara veren başta otomotiv fabrikaları olmak üzere, sanayi tesislerinin üretime yeniden başlaması ve buna bağlı olarak, ara malı, makine-ekipman, hammadde, teçhizat, yedek parça ithalatının yükselişe geçmesi etkili oldu. Nisan ve Mayıs aylarında ithalatı dizginlemek için binlerce ithal mal ve ürüne yüzde 50’ye varan düzeyde ek gümrük vergisi artışı getiren iktidar, istediği sonucu alamayınca ek gümrük vergilerini 31 Aralık’a kadar uzattı. Ancak bir yandan da ihracata dönük üretim yapan kuruluşlar, artan vergilere ve yükselen kur maliyetlerine rağmen üretim için zorunlu olan malların ithalatını sürdürmek mecburiyetinde kaldı!
Bu durum, ihraç ürünlerinin pahalı hale gelmesine ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ‘rekabetçi kur-fiyat avantajıdır’ tezinin aksine, bu avantajın büyük ölçüde yitirilmesine yol açarak, ihracatın artış hızını yavaşlattı. Dış ticaret açığındaki artışın eylül ayında olağanüstü düzeylere yükselmesi, cari açığı da ciddi şekilde olumsuz etkileyecektir!
Kaynak: Yeni Soluk