Ümit Özdağ ihraç kararının iptalinin ardından konuştu: İYİ Parti beni tehdit ediyor
Kendisi hakkında verilen ihraç kararının mahkeme tarafından reddedilmesinin ardından açıklama yapan İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, "İYİ Parti beni basın yoluyla tehdit ediyor. Muğla'ya gidersen gereken yapılacak diye haber gönderiyorlar" dedi.
İYİ Parti Milletvekili Ümit Özdağ kendisi hakkında verilen ihraç kararının mahkeme tarafından reddedilmesini ardından açıklama yaptı.
Özdağ, “İYİ Parti beni basın yoluyla tehdit ediyor. Muğla’ya gidersen gereken yapılacak diye haber gönderiyorlar. Muğla teşkilatından 45 kişiyi ziyarete gideceğim için istifaya zorladılar” dedi.
Özdağ şunları söyledi:
Özdağ şunları söyledi:
* Dünden itibaren bana yönelik olarak basın yoluyla tehditler oluyor. Muğla’ya gidersem gereken yapılacakmış. Bu arada Muğla il teşkilatına baskılar yapılarak dün gece 45 kişi istifa ettirildi.
* İl başkanı, iki sivil polisin kendisini evinden alıp partiye götüreceğini bildirdi. Bir mahkemenin almış olduğu karara herkes saygı duymalı. Mahkeme kararını alır almaz İYİ Parti grubuna, bu basın toplantısını yapacağıma dair bilgi verdim.
* İYİ Parti Milletvekili olarak bana destek veren Muğla İl Başkanımızı bugün ziyaret edeceğim.
* CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’a soru soruldu. Engin Altay da “İYİ Parti içinde atılmış bir fitne” diyerek cevap verdi. Engin Altay acaba İYİ Parti tüzüğünü okudu mu? İhraç kararını ve içindeki belgeleri okudu mu? Sanıdım iki soruya vereceği cevap hayır olacaktır. Üçüncü bir belge daha var. Mahkemenin kararı. Bunları okumadan böyle bir açıklama yapmak, en basit ifadeyle kasaba politikacılığıdır.
* Engin Altay, yerlerine kayyum atanan HDP’li, terör örgütü ile bağlantılı belediye başkanlarının hukukunu savunuyor. HDP’li vekillerin hukukunu da savunuyor da, Türk milliyetçisi, Atatürkçü Ümit Özdağ’ın hukukunu savunmuyor, siyasi bir iftira ile infaz ediyor.
* Engin Altay, beni AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın fitne aracı olarak suçluyor. Kendisine Türk milleti önünde en içten teessüflerimi bildiriyorum.
* Engin Altay benim AKP’ye ve Erdoğan’a karşı verdiğim siyasi mücadelenin 10’da birini vermemiştir. Kirli referandum gecesi, ben oyların hesabını sorarken ne Engin Altay oradaydı ne de arkadaşlarından biri oradaydı.
* Yıllardan bu yana terörizm ve antiterörizm konusunda çalışmalar yapan bir akademisyen ve siyasetçi olduğumu kamuoyu bilmektedir. Terör konusunda yazmış olduğum kitapların sayısı 13. HDP gerçek bir siyasi parti değildir.
* HDP siyasi parti ise, diğer partiler ne oluyor? HDP ve öncüleri bir terör örgütü ile emir komuta zinciri içinde olan, Kandil ve İmralı’dan aldıkları talimatı yaşama geçiren, mahkeme kararı ile bu sabit olmuş.
* Atılması gereken adım HDP’nin kapatılması olmalıdır elbette. HDP’yi kapatmak terörün sonunu getirecek mi diye soruluyor. Cinayetlere ceza vermek engelliyor mu? Hayır. Devletler ve toplumlar suçlara ceza verirler.