Saray’ın yeni hamlesi ‘Anayasa’ tartışması
Sistem krizi derinleştikçe Saray’ın hamle arayışları sürüyor. Erdoğan’ın ‘yeni Anayasa’ çıkışı siyasetin nabzını yükseltti.
Sistemin yaşadığı kriz, ekonomiden siyasete, eğitimden sağlığa her alanda giderek derinleşiyor. Kitle desteği azalan Saray yönetimi, yeni hamle arayışlarına yöneliyor.
Birgün'den Mehmet Emin Kurnaz'ın haberi şöyle:
Köşeye sıkışan Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkanlık sisteminin onaylandığı 2017’deki referandumun üzerinden henüz üç yıl geçmişken gündeme yeni Anayasa tartışması attı. Bir süredir ‘reform’ söylemini ağzından düşürmeyen Erdoğan, ittifak ortağı Devlet Bahçeli’yle uzlaşmaları halinde “Türkiye’nin tekrar yeni bir anayasayı tartışmasının vakti geldiğini” söyledi.
Söz konusu tartışmanın daha demokratik bir Anayasa sunmayacağı, parlamenter sisteme dönüşün işaretlerini ise barındırmadığı ortada. Peki reform söylemlerini de aşan bu yeni Anayasa çıkışı ne anlama geliyor? Olası senaryolar arasında, salgın ve ekonomik kriz karşısında gündem yaratmak, reform söylemleri için zaman kazanmak, ikili ve 50+1’e dayalı seçim sistemini değiştirmek, mevcut Anayasa’da kendilerini en fazla bağlayan maddeleri tırpanlamak, muhalefetin Anayasa Komisyonu oluşturma girişimini manipüle etmek gibi pek çok tartışma yer alıyor.
► Suni gündem mi yaratılıyor?
AKP-MHP bloku, salgın ve ekonomik kriz karşısında çaresiz. Yurttaş geçinemediğini, eve ekmek götüremediğini söylerken, tepkilere kulak tıkayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, inkar etmeyi, görmezden gelmeyi tercih ediyor. ‘Mega projeler’ inandırıcılığını yitiriyor, pembe yalanlar yurttaşın gerçeğine çarpıyor. Pandemi ve derinleşen yoksulluk, ülkenin gerçek gündemiyken çoğu zaman muhalefetin de mindere çekildiği suni gündemler ortaya atılıyor. Erdoğan’ın yeni Anayasa çıkışındaki ihtimallerden birinin bu düşünce olabileceği görülüyor.
► Batı’ya karşı zaman mı kazanıyor?
Reform söyleminin hukukun üstünlüğünün yaratılmasına ilişkin bir karşılığının olmadığı hemen herkesin malumu. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları için “bizi bağlamaz” deniliyor. Yeni Anayasa tartışmasının, reform söylemenin yaratamadığı etkiye karşılık, beklentilerin sönümlenmemesi için Saray’a zaman kazandırma opsiyonu olabileceği değerlendiriliyor.
► Tarafsızlık ve yeniden seçilememe rahatsızlığı mı?
Konuya ilişkin görüşlerini sorduğumuz Hukukçu Prof. Dr. Metin Günday, iki ihtimal üzerinde duruyor:
Birincisi: Cumhurbaşkanı’nın iki kere seçilip seçilmeyeceği. Anayasa’da Cumhurbaşkanı’nın iki kere seçilemeyeceği net biçimde ifade ediliyor. Erdoğan, en fazla parlamento erken seçim kararı alırsa yeniden aday olabilir. Ama Meclis’in erken seçime gitmesi gibi bir durum görünmüyor.
İkincisi: Cumhurbaşkanı’nın tarafsızlığı meselesi. Anayasa’da bu madde de çok açık. Ancak Erdoğan bir siyasal partinin genel başkanı. Dolayısıyla bu engeli de aşmanın arayışına gidecekler. Bunların dışında da AYM ve AİHM kararları kendilerine ayak bağı oluyor. Anayasa’nın 90. Maddesi’nde hukuki bir değişiklik yapmaya gidebilirler, en azından gündeme getirebilirler.
► İki aşamalı seçim ve 50+1’i aşma çabası mı?
“İktidar cephesinde bir süredir Erdoğan’ının da rahatsızlığını dile getirdiği üzere iki aşamalı 50+1 sisteminin yanlış olduğu düşüncesi hakim” diyen Siyaset Bilimci Gazeteci Kemal Can, bu konuda belirgin bir rahatsızlık durumu olduğunu, MHP ile uzlaşarak tartışmanın bu sorunu aşma çabası olduğunu söylüyor. “Bugün Cumhur İttifakı’nın Anayasa’yı değiştirme gücü yok. Onun için de zaten referanduma işaret ediyorlar” diyen Can sözlerini şöyle sürdürüyor: “Seçim yasalarıyla ilgili MHP ile yaygın bir formül bulamadılar. Yeni Anayasa tartışmasıyla hem sistemi korumak, sistemin kendileri için risklerini arındırmaya çalışacaklar. Bunu da reform kılığında ambalajla sunacaklar. Bana göre reform tartışması gibi atıp çekecekleri bir gündem değil. bilakis meseleyi hızlandırarak önümüzdeki süreçte daha fazla tartışmaya açacaklardır.”
► Sınırsız güç mü devşiriyor?
Başkanlık sistemi Erdoğan’a ‘tek adam’ yetkisi verse de hâlâ Anayasa’da bağlayıcı maddeler bulunuyor. Dünkü yazısında ‘kara senaryo’ yorumunda bulunan Gazeteci Murat Yetkin, “Erdoğan’a bu güç de az geliyor ve Rusya’da Vladimir Putin, Çin’de Şi Cingpin gibi fiilen, Suudi Arabistan’daki Suud Hanedanı gibi ömür boyu sürecek iktidarı kast ediyorsa Anayasa değişikliği ile o zaman kara senaryo devreye girer” değerlendirmesinde bulunuyor.
► Muhalefetin Anayasa kozunu manipüle etme çabası mı?
Muhalefet bir süredir güçlendirilmiş parlamenter sistem tartışması yürütüyor. Hükümete yakın isimlerden Abdulkadir Selvi, “Muhalefetin güçlü parlamenter sistem için ortak çalışma başlatma kararı aldığı bir dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni anayasa öneresiyle gündemi belirledi. Erdoğan’ın, yeni anayasa hamlesiyle parlamenter sisteme geçiş için ortak Anayasa Komisyonu oluşturmaya hazırlanan muhalefetin anayasa kozunu manipüle etmeye çalıştığı” yorumunu yapıyor.
Muhalefet tepkili Bilgen’den destek
Erdoğan’ın yeni Anayasa çıkışına MHP Lideri Bahçeli’den destek geldi. Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu söyleyen Bahçeli, “tarihe ve millete boyun borcumuz” var dedi. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ise, “Hepimiz için heyecan verici bir müjdedir” açıklamasını yaptı.
Anayasa tartışmasına bir destek de tutuklu bulunan eski HDP’li Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen ‘den geldi. Bilgen, “Geçmiş kavgalara değil, yeni bir gelecek kurmak için ileriye bakmalıyız. Anayasa tartışma süreci bile Türkiye için değerlidir” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın gündem değiştirmeye çalıştığını ifade eden muhalefet ise tepki gösterdi. İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, “Millet birinin, birilerinin gitmesine karar vermişse; bırakın anayasa değişikliği, ağzınızda kuş tutsanız para etmez” diyerek, “Geçmişte örnekleri çok. Millet karar verdi; gideceksiniz” değerlendirmesi yaptı.
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘yeni anayasa’ diyerek yurttaşın acı gerçeklerini çözmek yerine ‘referandum’ sinyaliyle olayı saptırıyor” dedi. CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu ise, “Esnafın, işçinin, emeklinin, çiftçinin durumunu tartışmayan iktidarın anayasa değişikliği çıkışı milletin gündemini suni gündemle örtbas etmeye çalışmaktır” ifadelerini kullandı.