Bahçeli: Satanlardan, kaçanlardan, korkanlardan olmadık

MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:

Gayemiz daha güçlü bir Türkiye, gayemiz daha kudretli bir devlet.

Çile çeksek de, ilkelerimize çizik çekmedik. Mahkum olsak da irademize mahcubiyet lekesi düşürmedik. Zindana girdik, vatan sağ olsun dedik. Şehit olduk vatan bölünmez dedik. Gözyaşlarımızı içimize akıttık. Satanlardan, kaçanlardan, korkanlardan, dönenlerden, yılanlardan, yorulanlardan, ilk sallantıda yoldan sapanlardan olmadık, bundan sonra da olmayacağız. Ülkücü yaşadık, ülkülerimizi fazilet ruhuyla yaşattık.

Lafa geldi mi büyük dava adamı rolüne bürünenlerin süreç içinde ne kadar küçüldüğünü üzülerek gördük ve yaşadık. Bunların MHP'ye karşı yapılan karanlık operasyonlarda figüranlığa nasıl peşne olduklarını ibretle seyrettik.

Milliyetçiler için kahramanlıklarla dolu Türk tarihi, tekerrür eden bir vakalar zinciridir. Karşılaşılan yer ve zaman, karşılaşılan düşmanlar değişse bile yöntemler benzer işbirlikçiler tanıdıktır.

Rotamızı çizmiş durumdayız. MHP olarak, 2023 ve takip eden on yılları kapsayan stratejik hedeflerimizin ilki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne sahip çıkmak. İlke, kural ve kurumlarıyla yaşamasına, daha doğrusu kökleşmesine hizmet etmektir. Sivil, geniş katılımlı, herkesi kapsayan yeni yönetim sisteminin ruhuna ve dokusuna müzayil bir anayasa hazırlığı ikinci stratejik hedefimizdir.

Yenilenmiş kadrolarımızla vatan ve millet sevgisiyle çarpan kalplerimizle parlak bir istikbale varız, hazırız. Biz MHP'yiz. Biz Türk ve Türkiye sevdalısıyız. Cumhur İttifakı'nın muazzam varlığıyla Türkiye'mize sahip çıkacağız.

Son bin yılın dünya tarihine damgasını vurmuş olan büyük milletler arasında kuşkusuz ki en önemli yeri Türk milleti almaktadır. Ancak tarih her millet için olduğu gibi Türk milleti için de hep zafer ve başarılarla dolu değildir. Bizim için tarihin önemi de değeri de bu gerçekçi analizde yatmaktadır. Bize göre bin yıldır yaşadığımız Anadolu coğrafyası, bu topraklarda binlerce yıldır daha var olabilmenin sırrını yakalamak demektir.

Zillete asla katlanamayız, milli bekamızın yağlamanmasına asla göz yumamayız. Al bayrağımızın düşmesini, bağımsızlığımızın haykırışı olan İstiklal Marşımızın susmasını, ezanımızın kesilmesini, nifak ile bin yıllık kardeşliğimizin bozulmasını sineye çekmeyeceğiz.

Çanakkale ile başarılamayan ancak Sevr ile yapılmak istenen Türk milleti için ayrılıştır, bölünüştür, yok oluştur. Bugün karşımıza tekrar çıkanlar Çanakkale'den defedilenlerdir.

Hiç kimse bize Türklük konusunda söz söyleyemez. Uygur Türklerinin hüznü yüreğimizdedir. Türkmen elinin sevdası iliklerimizdedir. Ak mescidin dramı vicdanımızda, Kıbrıs Türklüğünün davası iffetimizde mahfuzdur. Türk milletiyle gönül bağı kopmuş kim varsa bize Uygur Türkleri konusunda laf ediyor, ileri geri konuşuyor. Bölücüsünden, ilkesinize, haininden hayasızına kadar hepsi fikriyatımızın kilit taşları hakkında bilirkişilik taslıyor atıp tutuyor.

Be hey gafiller, Türklük ne zaman sizin ana meseleniz oldu? Bayram değil seyran değil. Hangi ara Türklüğe bu kadar sempati beslediniz? Güney Kıbrıs'ta cami duvarlarına 'Türklere ölüm' yazan faşist ırkçılarla sizin aranızda ne fark vardır? Merhum Ziya Gökalp böylelerine nasıl sesleniyordu bakın: Türk olsan, olmasan sen Türk düşmanısın. Benim gayem Türk'ü yaşatmak, seninki öldürmek her yaşatanı. CHP böyle demiş, İP şöyle demiş, HDP şunu söylemiş bizim için sadece gürültü kirliliğidir. Türkmen eline Kürdistan diyenler, küresel emperyalizme maşalık yapan çarpık zihniyetlerdir. Türkmen eli Türktür. Türk'ün Şii'si, sunnisi yani mezhepsel ayrımı değil bayraklaşmış tarihi kimliği her mevzunun üzerindedir.

Defalarca söyledik, Türk'ün Türk'ten başka dostu da seveni de yoktur.

Andımız'ı istismar edenler bu sevdadan ilelebet mahrum olan kimliksizlerdir.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

Kadına şiddet sanki cezasız ve yaptırımsız kalacak, taciz ve tecavüzün önü açılacaktır. Bu propagandanın sistematik şekilde körüklendiği açıktır. MHP, kadına yönelik şiddeti önşartsız reddetmektedir. Canilerin hak ettiği cezayı bulması insanlık onuruna saygının bir gereğidir. Ancak sabahtan akşama kadar televizyon ekranlarından şiddeti teşvik eden program, haber ve dizileri de aynı oranda kınadığımızı söylemek boynumuzun borcudur. Bilhassa televizyon dizilerinden kadına uygulanan şiddet sahnelerinin kesilmesi bize göre çok acil bir ihtiyaçtır. İstanbul Sözleşmesi beklentileri karşılayamamıştır. Dahası sözleşmenin toplumsal cinsiyete yönelik hükümleri aileyi, toplumsal düzen ve dengeyi tehdit etmiştir. Sözleşmeyi imzalayıp taraf olmak kadar çekilmek de haktır, hukuki bir tasarruftur.

Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na 'erken seçim' yanıtı