Faik Öztrak: Fatura önce damat bakana kesildi, sonra Merkez Bankası Başkanı görevinden oldu
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, TBMM'de, CHP’nin “Merkez Bankası’ndan buharlaşan 128 milyar dolar rezervi” ve “128 milyar doların akıbetinin sorulmasıyla ilgili siyasi faaliyetlerin engellenmesi” konularında genel görüşme açılması talebi üzerinde söz aldı.
Uzunköprü’de mahkemenin, CHP’nin “128 milyar dolar nerede” afişine el koyma işlemiyle ilgili kararında, Saray’ın çatısının görüldüğü afişle ilgili “Cumhurbaşkanına hakaret” soruşturması yürütüldüğü ifade edildi.
Aynı gün Edirne’de, bu kez Saray çatısının yer almadığı CHP’nin yeni afişlerine el konmasıyla ilgili kararda, “afişlerin toplumun farklı görüşlere mensup kısmının tepkisine yol açacağı ve karşıt görüşlü grupların karşı karşıya gelmelerine neden olabileceğinin değerlendirdiği” belirtildi.
CHP Sözcüsü Öztrak, “Böyle bir suç hangi kanunda var? ‘Açık propaganda hakkımızı kullanalım’ diyoruz, izin vermiyorsunuz ama ne yaparsanız yapın, biz yılmadan tüyü bitmedik yetimin hakkını savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
TBMM Genel Kurulu’nda, CHP’nin “Merkez Bankası’ndan buharlaşan 128 milyar dolar rezervi” ve “128 milyar doların akıbetinin sorulmasıyla ilgili siyasi faaliyetlerin engellenmesi” konularında genel görüşme açılması talebi üzerine söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak şunları söyledi:
KASA TAMTAKIR
Erdoğan şahsım hükûmeti işbaşına geldiğinden beri Merkez Bankası kasasına girmesi gereken 128 milyar dolar buharlaştı. Bunu Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın resmî hesapları söylüyor. Bugün Merkez Bankası’nın kasası 45 milyar dolar açık veriyor. Demek ki birilerinin dediği gibi 128 milyar dolar kasada yok. Kapıya alacaklılar dayansa kasa tamtakır.
MIZRAK ÇUVALA SIĞMADI
Soruyoruz, bu rezervi neden, nasıl, kaça, kime sattınız? Neden sattınız? Bu rezervler, sarayın kibirli başının ekonomi bilimiyle bağdaşmayan "Faiz sebep, enflasyon sonuçtur" gibi kerameti kendinden menkul görüşünü ispatlamak için yok yere satıldı. Mızrak artık çuvala sığmayınca da önce fatura damat bakana kesildi, sonra da bunun hesabını sormaya kalkan Merkez Bankası Başkanı da görevinden oldu. Bu rezervler, Cumhurbaşkanının söylediği gibi salgınla mücadele için satılmadı. Pandemide, dünya yurttaşlarını paraya boğdu, Erdoğan şahsım hükûmeti milleti borçla boğdu.
MERKEZ BANKASI DA 15 TEMMUZU FIRSAT BİLMİŞ
“128 milyar dolar nasıl satıldı” diyoruz. Türkiye dalgalı kur rejimi uyguluyor. Bu rejimde dövizlerin nasıl satılacağı bellidir. Ya ihale açarsınız ya da doğrudan müdahale edersiniz. Yapılan bu müdahaleleri de ihaleleri de şeffaf bir şekilde kamuoyuna açıklarsınız. En son döviz satım ihalesi kaydı 27 Nisan 2016'da. Anlaşılan, yaptığının üstünü örtmek için 15 Temmuz’u, Merkez Bankası da bir fırsat bilmiş. Ondan sonra bir tek kayıt yok ama döviz rezervleri buharlaşmaya o günden beri devam ediyor.
FAİZ LOBİLERİNDEN 15 NİSAN İÇİN FAİZ RANDEVUSU
Erdoğan'ın şahsım hükûmeti, milleti faiz ve döviz arasına sıkıştırdı. Sadece, 128 milyar rezervi buharlaştırmadı, aynı zamanda, ülkeyi bu dönemde 149 milyar dolar da fakirleştirdi, ülkenin risk primine tavan yaptırdı, ülkeyi faiz lobilerine teslim etti. Şımartılan faiz lobileri, şimdi, yeni Merkez Bankası Başkanına 15 Nisan için faiz artışı randevusu veriyor. Hazine, dün içeriden yüzde 19 faizle borçlandı. Buradan açıkça uyarıyorum: Bu tartı, bu sıkleti daha fazla çekmez.
BUNU SORMAK MİLLETİN BİZE VERDİĞİ GÖREV
Merkez Bankası kasasındaki döviz rezervleri ne sizin ne benim ne de Sayın Erdoğan'ındır. Döviz rezervleri, milletimizin sigortasıdır, güvencesidir. Rezervleri tüketirseniz, içeride faiz ve döviz lobileri milletimizi ezer, dışarıda da yabancı hükûmetler Erdoğan şahsım hükûmetini -bugün gördüğümüz gibi- gelip gidip eleştirir, tehdit eder. Biz, bunun için, buharlaşan döviz rezervlerinin hesabının soruyoruz, hesabı milletimiz adına soruyoruz, millî irade bize bu görevi verdiği için soruyoruz.
SARAY’IN ÇATISI HAKARET OLDU
Peki, kime soruyoruz? Tabii ki "Türk ekonomisinin sorumlusu benim, ben" diyene. Ama baktık normal yollardan cevap alamayacağız "128 milyar dolar nerede?" diye bir afiş hazırlattık. Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde yargı "Bu afiş Cumhurbaşkanına hakarettir." dedi. Neden? Çünkü afişte sarayın çatısı varmış. Bu nasıl bir hakaret oluyor, sarayın çatısını göstermek? Takdirini milletvekillerimizin ferasetine bırakıyorum. Edirne il örgütümüz bu defa çatıyı kaldırdı, Edirne 2. Sulh Ceza Hâkimliği "128 milyar dolar nerede?" afişlerini yine toplatma kararı aldı. Sebep? "Toplumun farklı görüşlere mensup kısmının tepkisine yol açıp karşıt görüşlü grupların karşı karşıya gelmelerine neden olmak." Böyle bir suç hangi kanunda var? “Açık propaganda hakkımızı kullanalım” diyoruz, izin vermiyorsunuz ama ne yaparsanız yapın, biz yılmadan tüyü bitmedik yetimin hakkını savunmaya devam edeceğiz.
VESAYET ALTINDA OLMADIĞINIZI GÖSTERİN
128 milyar doların hesabının sorulacağı çatı aslında bu çatıdır. Bir defalık olsun, bu defa olsun, lütfen, yüce Meclisin, milletvekillerinin, özellikle AK Parti Grubu milletvekillerinin Erdoğan'ın vesayeti altında olmadığını gösterin. Bu öneriyi kabul edin ve demokrasinin önünü açın.