CHP'li Tekin: Dünya koronavirüsle uğraşırken iktidarın derdi Kanal İstanbul’a köprü yapmak!

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, “Türkiye salgının ve ekonomik krizinin ortasında, en derin yoksullukla boğuşurken, iğneden ipliğe her şeye yağmur gibi zam gelirken, işçisi, emekçisi, yeni doğan çocuklar dahil hepimiz tefeciler için çalışırken, böyle bir ortamda Ulaştırma Bakanı “Kanal İstanbul’a ilk köprüyü Haziran'da yapacağız” diye müjde veriyor.

Tekin, “Uzmanlar, bilim insanları yıllardır bu projenin İstanbul’un felaket projesi olduğunu kanıtlarla ortaya koyuyor. Çevre ve doğa katliamı yaşanacağını anlatıyor. İstanbul’u çok kısa süre sonra 7 büyüklüğünde bir depremin beklediği ve 2 milyona yakın konutun depreme dayanıklı olmadığı, binlerce insanın öleceği açıklanıyor. Ama tüm bu gerçeklere rağmen 'inadına' yapmak istiyorlar. Çünkü, kendi yarattıkları beton lobileri rant bekliyor." ifadesini kullandı.

Tekin açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, ‘Kanal İstanbul’un, her biri 350 milyon dolardan 6 köprü yapılacağını müjdesini vermiş’. Bizim aklımızla resmen dalga geçiyor. Son yapılan 3. Köprünün yatırım maliyeti ortada duruyor. 3’üncü Köprü 3,2 milyar dolara yapıldı. Buna rağmen köprünün hisselerinin yarısı 658 milyon Euro’ya Çinlilere devredildi. Yatırım maliyeti: 3,5 milyar Euro. Bugünkü kurla: 23,5 milyar liraya mal oldu. Şimdi, son olarak yapılan köprünün maliyeti bilinirken, kanalın üzerine yapılacak olan her bir köprünün uzunluğu, 3. köprüden daha da uzunken, maliyetinin 350 milyon dolar olacağını söylemek bu halkı kandırmaktan değilse nedir?" dedi

“Kanal ile Boğaz arasındaki bölge bir ada haline dönüşeceği için tüm ulaşım sistemleri değişecek ve yeni sorunlar yaşanacak" diyen Tekin, Türkiye’de şu an bu projeye harcanacak tek bir kuruşun dahi olmadığını, gerçek sorunun yoksulluk ve yolsuzluk olduğunu söyledi.

Tekin, "Gelin bu sevdadan vazgeçin. Memleketin gerçek gündemine kulak verin. Yoksulluk aldı başını gidiyor. Her gün çok yüksek sayıda İntiharlar yaşanıyor. İçinde bulunduğumuz süreç içinde gelir kaybına uğramış insanların dayanılmaz hale gelen yaşam şartlarını düzeltecek bir çabaya ihtiyacımız var." diye konuştu.