Mustafa Sarıgül: Hükümetin dilinden düşmüyor ancak yurttaşlarımız parayı göremiyor!

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, partisinin Genel Merkezinde MYK toplantısı öncesi basın açıklamasında bulundu.

Kanal İstanbul, Parti kapamaları ve müzik kısıtlamalarına değindi.

ARTIK BU İKTİDAR, ÖMRÜNÜ TAMAMLAMIŞTIR

Değerli basın mensupları; TDP, yurttaşlarımızı hiçbir şeye değişmez çünkü ülkemiz için büyük hedeflerimiz var! Evet, bizden önce bir değişim oldu. İktidar partisi, çok şeyi değiştirdi!

Sermaye el değiştirdi, müteahhitler arsa değiştirdi, hakimler ve savcılar ve birçok devlet memuru yer değiştirdi. Bu süreçte, değişmeyen tek şey; israf, adam kayırma ve maalesef torpil oldu. Artık bu iktidar, ömrünü tamamlamıştır. Değişim olacak, iktidar değişecek! TDP gelecek, değişim ülkemizde kendini gösterecek...

HÜKÜMETİN DİLİNDEN PARA DÜŞMÜYOR

İktidar, her şeyin üzerini örtmeyi, çok iyi başardı, hükümetin dilinden para düşmüyor ancak yurttaşlarımız, parayı bir türlü göremiyor!

TDP iktidarında; örtülü hiçbir şey olmayacağı gibi örtülü ödenek de kullanılmayacak çünkü yurttaşlarımız, parasının nereye harcandığını bilecek ve görecek. Har vurup, harman savurma dönemi bitecek.

İKTİDARIN ELİNDE YETERİNCE “KANAL” VAR

Su gibi, hava gibi, nefes gibi değişim şart, çünkü değişim bir ihtiyaç. İşte bu yüzden, Kanal İstanbul’u doğru bulmuyoruz. İktidarın emrinde yeterince “kanal” var bir kanala daha gerek yok!

Kanal İstanbul’un, milletimize, kamuya, doğaya ve çevreye hiçbir yararı yoktur. Köprü ihtiyaçtır, yol ihtiyaçtır ama bu “kanal” ihtiyaç değildir.

Kime sordunuz, kim karar verdi, kim istiyoruz dedi, kim yapılsın dedi, milletin iradesi nerede kaldı?

İSTANBUL, DÜNYA KAMUOYUNDA DEĞER KAYBEDECEK

Sevgili yurttaşlarım, bir dayatmayla karşı karşıyayız bu dayatmayı doğru bulmuyoruz. Kanal İstanbul, bölgenin canlısını, tarımını ve ekolojisini yiyip bitirecek maalesef suyumuzu da kurutacaktır.

Ters akıntı olacak, İstanbul Boğazı riske girecek, nüfus yoğunluğu artacaktır ve İstanbul, dünya kamuoyunda değer kaybedecek.

Kanal İstanbul, bilim ve teknolojiye karşı durmaktır, Kanal İstanbul, milletin iradesine ve geleceğine karşı durmaktır.

TDP; milletimizle yan yana, kol kola ve omuz omuzadır. Tarihte İstanbul; Osmanlı’nın kalesi, bugün de cumhuriyetimizin, yanan meşalesidir bu kaleyi koruyalım, meşaleyi söndürmeyelim…

Sevgili yurttaşlarım; TDP, demokratik düşünen, adilce ve hakça bölüşen, yurttaşlarımızla birleşen demokratik bir partidir.

PARTİ KAPATMAK, DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜKLER MESELESİDİR

Değerli basın mensupları, biz; hiçbir siyasi hesap içerisinde değiliz yalnızca, milletimizin geçim derdinin hesabı içerisindeyiz, millet iradesinin yanındayız, milletimizin verdiği oyların, takibindeyiz. Parti kapatmak, demokrasi ve özgürlükler meselesidir. Anayasamız çok net olarak, “Siyasi partiler, demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır” diyor ama öte yandan siyasi tarihimiz, parti kapatma olaylarıyla dolu. Kapatmışız da ne olmuş nereye varmışız? Kapatılan her parti, tekrar açılmış bu defa daha çok oy almış. Kapatılan her parti, yeniden kurulmuş hem de iktidar olmuş. O halde bu sonuçsuz kavga niye yapılıyor? Gelin bunu hep beraber, tartışarak, konuşarak, barış ve seçmene saygı ilkesi içinde, kalıcı bir çözüm bulalım.

EVRENSEL HUKUK KURALLARINA UYALIM

Bizim teklifimiz şudur; parti kapatma bir cezadır, ceza kurumlara verilmez, fiili işleyen şahıslara verilir o halde evrensel hukuk kurallarını uygulayalım. Suç işleyen partiliye ceza verelim, suçu ağırsa onlara siyaset yasağı da getirelim ama milyonların oy verdiği bir partiyi yok etmeyelim, seçmenle savaşmayalım. Ceza ve sorumluluk şahsidir ve bireyseldir. Demokrasi, çözüm bulma demektir. Demokrasi; barış, empati, anlayış, hoşgörü demektir. Gelin, hiçbir sonucu olmayan kapatma işini demokrasiden çıkaralım. TDP için; hudut ve bayrak birliği, demokrasi, özgürlükler her şeyden önde gelir.

BİZ; “KUSURA BAKIYORUZ” YETER ARTIK!

Değerli basın mensupları; müzik ruhun gıdasıdır, müzik medeniyetin simgesidir. Müzik susarsa, insanlık susar. Müzik susarsa, medeniyet iflas eder. İktidar, 00:00’den sonra müzik “yasak” diyor. Niye yasak? Kapalı bir mekanda dinlenen müzik, kimi rahatsız eder? Böyle çağdışı bir yasaktan dolayı utanmak gerekir. Biz “kusura bakıyoruz” yeter artık. Bu anlamsız yasaklardan bıktık, bıktık, bıktık…

“Korona yasakları” başlığı altında, iktidar müziği yasaklıyor. Müzik bakteri mi, müzik mikrop mu? Bu nasıl bir mantıktır, bu nasıl bir ruh halidir?

İKTİDAR, DERHAL KENDİNE GELMELİ BU MAAŞ OYUNUNA SON VERMELİDİR

Saygıdeğer basın mensupları; bu iktidar döneminde yeni bir şey icat ettiler. Bir kişi, 5 yerden maaş alıyor ama ne hikmetse bu kişiler AK Partili. Bu insanlar bulunmaz Hint kumaşı mı, her biri bir deha mı? Tek ortak özellikleri var iktidarın adamı olmak. Ayıptır, günahtır ve yazıktır…

Asgari ücretle yaşayan, milyonların ahı vardır bu işin büyük günahı vardır. Demokratik dünyada, 5 yerden maaş alan kimse var mıdır? Bu konuda iktidar, derhal kendine gelmeli bu maaş oyununa son vermelidir.

TDP İÇİN ESAS OLAN; BAYRAĞIMIZDIR, TOPRAĞIMIZDIR

Sevgili yurttaşlarım; işte bu yüzden TDP olarak;