'Turgut Özal'ın yazlığı, Erdoğan'ın yazlık sarayının yanında müştemilat kalır'
Turgut Özal'ın ikamet ettiği mütevazı yazlık konut evini geçmişte röportaj için ziyaret ettiğini anlatan Sözcü yazarı Uğur Dündar, "Yazlık konut, şimdiki görüntüleri paylaşılan o görkemli tesisin yanında müştemilat falan kalabilir." dedi.
Sözcü yazarı Uğur Dündar, Tele 1'in Anında Manşet programına konuk olarak Muğla'nın Marmaris ilçesi Okluk Koyu'na inşa edilen ve kamuoyu tarafından ‘Yazlık Saray’ olarak bilinen Cumhurbaşkanlığı Devlet Konuk Evi'nin şatafatıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“GİDİNCE GÖZLERİME İNANAMADIM”
Sözcü'den Mert Öz'ün haberine göre, Okluk Koyu’nun eski halini bildiğini anlatan Dündar, bir televizyon röportajındaki yönetmenlik görevi için o dönem Turgut Özal’ın ikamet ettiği yazlık konutu ziyaret ettiğini belirtti.
“Gidince gözlerime inanamadım. Hani cennet tarifi yapılır ya…Zümrüt yeşillikler, envai çeşit ağaçlar, yeşilin her tonu ve masmavi, denizle kucaklaşan harikulade bir doğa. Bir ressam bile o güzellikleri fırçasıyla tuvale yansıtamaz. Öylesine güzel” diyerek konutun inşa edildiği doğayı tarif eden Dündar, konutun son halini karşılaştırarak, “Yazlık konut, şimdiki görüntüleri paylaşılan o görkemli tesisin yanında müştemilat falan kalabilir” dedi.
“BİR AİLENİN YAŞAYABİLECEĞİ 3-4 ODA VARDI”
Turgut Özal dönemindeki mütevazı yazlık konutu, “Güvenlik menuplarının bir veya ikisinin ancak barınabileceği, bir ailenin yaşayabileceği küçük ve 3-4 oda vardı” diye anlatan Dündar, “Gittiğimizde Semra Hanım ‘Ben mutfağa giriyorum, size kendi ellerime öğlen yemeği hazırlayacağım' demişti. Nohutlu pilav yapmıştı, salata vardı. Küçük bir mutfaktı. Ne bir hizmetkar, ne bir garson gözümüze çarpmadı” diye konuştu.
MÜTHİŞ BİR AĞAÇ KATLİAMI YAPILMIŞ
Konutun inşa edildiği araziyi anlatan Dündar, “Ormanın içinden, yeşil bir rüyanın içinden geçerek oraya varmıştık. Merhum Özal oraya bir şey yapmaya kıyamadığını söylemişti” dedi. Şimdiki anlatılanlara göre yüzlerce ağaç kesildiğini ifade eden Dündar, “Ağaçların her biri ulu ağaçlar. Müthiş bir ağaç katilamı yapılmış ve adeta otoban yapılmış. Biz oraya giderken jandarmalar ve güvenlik bariyerleri hatırlamıyorum. Sadece denizde koruma amaçlı zodyak bir bot vardı” diye konuştu.
“ATATÜRK’ÜN YAZLIK EVİNİ DE GEZDİM…”
“Neden o doğaya böylesine kıyıldı?” diye soran Dündar, “Sonuçta kısacık bir yaz tatili. Ben Atatürk'ün Yalova'daki yazlık evini de gezmiş bir insanım. Ben hayatımda bu kadar mütevazı bir yazlık bina görmedim. İçindeki mobilyalar, bir emekli memurun evinde bulunabilecek eşyalardı onlar. Atatürk'ün konakladığı diğer yerlerdeki sadelik ve tevazu…İnsan ister istemez bunları karşılaştırıyor. ‘Canım Türkiyem nereden nereye…' demeden de edemiyor” şeklinde konuştu.
“SUNİ BİR DÜNYA YARATILMIŞ”
Dündar, Okluk Koyu’ndaki Yazlık Saray’ın şatafatıyla ilgili sözlerini şöyle tamamladı: “İnsanların işsizlikten, açlıktan intihar ettikleri bir süreçte ve gençlerin bu ülkede yaşamak istemediği bir süreçte yaşanıyor bunlar. Biraz halka yaklaşan bir bakış açısıyla, böyle bir debdebe, böyle bir şatafat insanın vicdanını sızlatıyor. Suni bir dünya yaratılmış, benim gördüğüm o.”