AKP ve HDP'nin Dolmabahçe Mutabakatı için çarpıcı iddia: Erdoğan telefonla talimat verince...
HDP'li Pervin Buldan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Diyarbakır’daki çözüm süreci açıklamalarına 'Dolmabahçe Mutabakatı'nı hatırlatarak çok tartışılacak yanıtlar verdi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır’da yaptığı çözüm süreci çıkışının ardından çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Mezopotamya Ajansı'ndan Gökhan Altay ve Özgür Paksoy'a konuşan Buldan, "Tayyip Erdoğan’ın o dönem 'Dolmabahçe Mutabakatı’nı tanımıyorum, doğru bulmuyorum, böyle bir şey olmadı' sözleri var. Oysa Dolmabahçe Mutabakatı’nda, mutabakatı okumak için bir araya gelen heyetin nerede oturacağına, kimin kimin yanında oturacağına bile Tayyip Erdoğan karar verdi" ifadesini kullandı:
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Dolmabahçe Mutabakatı'na nasıl yön verdiğini Buldan, şu ifadelerle anlattı:
"DOLMABAHÇE'DE KİMİN NEREDE OTURACAĞINA BİLE ERDOĞAN KARAR VERDİ"
"Tayyip Erdoğan’ın o dönem 'Dolmabahçe Mutabakatı’nı tanımıyorum, doğru bulmuyorum, böyle bir şey olmadı' sözleri var. Oysa Dolmabahçe Mutabakatı’nda, mutabakatı okumak için bir araya gelen heyetin nerede oturacağına, kimin kimin yanında oturacağına bile Tayyip Erdoğan karar verdi.
Biz bir ara oturduk, sonra bizi yerimizden kaldırdılar. İçeriye girip bir telefon görüşmesi yaptılar. O telefon görüşmesinden sonra bizim yerlerimizi değiştirdiler. Hatta neden böyle oldu diye sorduk. 'Beyefendiye danıştık, öyle yaptık' dediler. Bu kadar açık, bu kadar net bir süreci sonradan inkar etmeleri, çözüm sürecini kimin bitirdiğinin aslında bir göstergesidir.
Çözüm sürecinde vermiş olduğumuz emek, bedel ve bütün bunların ne olduğunu çok iyi biliyoruz. O süreci yürütmekten hiçbir zaman pişmanlık duymadık. Ama HDP’nin o süreçteki büyümesi, başarı elde etmesi, Türkiye halklarına umut olması ve 7 Haziran tarihinde yüzde 10 seçim barajını ilk defa kırarak parlamentoya girmesi AKP hükümetini oldukça tedirgin etti. Korkuttu. Bir nedeni de buydu.
Kendi iktidarlarını ya da iktidarlığını kaybetme korkusuyla çözüm sürecini bitirdiler. Bir ülkenin geleceğini, Türkiye halklarının geleceğini kendi makamlarına, koltuklarına ve iktidarlıklarına heba ettiler."