'MHP gıkını bile çıkaramaz' dedi ve ekledi: Eğer Erdoğan HDP ile anlaşırsa...
Korkusuz gazetesi yazarı Can Ataklı, bugünkü köşesinde son günlerin siyasi gündemi olan "Muhatap" polemiğini değerlendirdi. Ataklı, HDP'de ibrenin saraya döndüğünü ve eğer Erdoğan HDP ile anlaşırsa genel af çıkarabileceğini yazdı.
Korkusuz gazetesi yazarı Can Ataklı, bugünkü köşesinde son günlerin siyasi gündemi olan "Muhatap" polemiğini değerlendirdi. Ataklı, HDP'de ibrenin saraya döndüğünü ve eğer Erdoğan HDP ile anlaşırsa genel af çıkarabileceğini yazdı.
Ataklı'nın bugünkü yazısından ilgili bölüm şöyle:
Herkesin bildiği bir gerçek var.
Yapılacak ilk seçimde “boykot etmemesi” halinde sonucu HDP oyları belirleyecek.
HDP Cumhurbaşkanlığı seçiminde hangi adaya yönelirse onun kazanma ihtimali neredeyse yüzde 100.
Saray da bunu biliyor elbette.
Zaten bu nedenle saray yazarlarına yazılar yazdırmaya başladı.
Ama tersten yazıyorlar.
Muhalefetin özellikle CHP ve İYİ Parti’nin endişeli seçmenlerine yönelik “HDP’siz seçim kazanamıyorlar” diyorlar.
Amaç bu iki partinin HDP ile açıktan anlaşabilmelerini önlemek.
Ancak buna rağmen önce CHP genel başkanı kendi partisindeki kimi muhalif kesimleri iyice karşısına almak pahasına HDP’ye bir el uzattı.
Kılıçdaroğlu 35-40 yıldır çözülemeyen Kürt sorunu için meşru bir organa ihtiyaç duyulduğunu belirterek, “Devlet dediğiniz kurum gayrimeşru bir organla muhatap olmaz. Erdoğan bunu yaptı. Devleti, İmralı ile muhatap kıldı. Mesela İmralı meşru bir organ değil. Meşru organ kimdir? HDP’yi meşru organ olarak görebiliriz. Eğer bu sorun çözülecekse meşru bir organla çözebiliriz” dedi.
Bu bana göre CHP’nin en tepesinden HDP ile ilgili bugüne kadar yapılmış en önemli açıklama çağrıydı.
Buna şaşırtıcı biçimde İYİ Parti’den de destek geldi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Musavat Dervişoğlu Muharrem Sarıkaya’ya verdiği demeçte HDP’nin meşru bir parti olduğunu söyledi.
Dervişoğlu bunun en iyi en iyi göstergesinin de Meclis’teki temsilinde görüldüğünü vurgulayarak şöyle dedi: “HDP’li TBMM Başkanvekili oturumları yönetiyor ve hepimiz de onun yönetimine katılıyor muyuz? Bu meşru mu, gayrı-meşru mu tartışmasına en iyi cevaptır. HDP ile AK Parti arasına sıkışan seçmen çıkış yolunu, üçüncü alternatifi arıyor.”
Ancak HDP’den yanıt farklı geldi.
CHP ve İYİ Parti’nin HDP’yi de çok daha makul bir düzeye çekecek çağrısına HDP’nin cevabı “Muhatap İmralı’dır” şeklinde verdi.
Partinin eski eş genel başkanı ve Van Milletvekili Sezai Temelli twitter hesabından şu paylaşımı yaptı:
“1. Kürt sorununun çözümünün yegane muhatabı HDP değil ama bu sorunun çözümü adına bugün demokratik siyaseti var eden ve kolaylaştıran başlıca aktör HDP’dir. Ama asla unutulmaması gereken şey demokratik çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı’dır.
2.Süreci tıkayan, toplumsallaştırmayan ve masayı deviren AKP çözümsüzlükten medet umarken bu anlayışın çıkmaz sokak olduğu artık görülmelidir.”
Bazı HDP’li etkili yazarlardan üstü kapalı ama benzeri açıklamalar geldi.
Bunun anlamı çok açık; HDP seçim öncesi sarayla da pazarlık yapmak istiyor.
Çünkü HDP Erdoğan’ın da seçimi HDP olmadan kazanamayacağını bildiğini biliyor.
Üstelik Erdoğan’ın yerinde kalabilmek için her türlü tavizi vereceğinden de şüphesi yok.
Ayrıca şu anda Türkiye’de İmralı ile diyalog kurabilecek tek parti AKP ve genel başkanıdır.
Kim bilir kaç kere yazdım, söyledim “Erdoğan’ın asıl hedefi çok daha güçlü ve etkili olan HDP ile anlaşmak” diye.
İşte görünen köy durumu var artık, HDP’nin ibresi giderek saraya dönüyor.
NOT: Dün ilerleyen saatlerde gerek HDP yetkililerinden gerekse halen tutuklu olan Selahattin Demirtaş’tan “Muhatap elbette Meclistir” yönünde açıklamalar geldi. Ancak bunlar çok net ve kararlı değil henüz. Bu konudaki gelişmeleri 1 Ekim’de Meclis açıldıktan sonra daha net göreceğiz.
BUNU YAZMAK GEREK
Erdoğan HDP ile anlaşırsa, genel af da çıkarır, MHP ise gıkını bile çıkaramaz
Saray muhalefet blokunu kırmak için HDP kartını mutlaka ortaya çıkaracaktı.
Ona fırsat kalmadan HDP’den pazarlık sinyali gitti.
Erdoğan’ın işi bundan sonra kolaydır artık.
HDP ile oturup rahatlıkla anlaşır.
Zaten Beyaz Saray’a yakın dostlarımdan aldığım bilgiye göre Biden 14 Haziran’daki görüşmede “Kürtlerle mutlaka bir uzlaşma yapın, bitirin artık bu işi” demiş.
Amerika’nın destekleyeceğini gördüğüne göre Erdoğan hiç tereddüt etmeden masaya oturur.
Geçmişte zaten açılım deneyimi var, bunu biraz ileri noktaya taşımak zor değil.
Üstüne bir de genel af ilan eder.
Böylelikle Selahattin Demirtaş hapisten çıkar, Abdullah Öcalan da birkaç yıl için ev hapsine geçirilir.
Bu yazdıklarımı ilk kez yazmıyorum.
Ama ne zaman dile getirsem hemen “MHP o zaman Erdoğan’dan kopar” itirazları yükseliyordu.
MHP’nin böyle bir durumda gıkı bile çıkmaz.
Çünkü sağladıkları avantajları artık bırakamazlar.
Zaten Bahçeli son iki yıl içinde “kırmızı çizgimiz” dediği ne varsa çiğnemekten çekinmedi.
En son Afganistan olayındaki tavrını kimse unutmaz.
Erdoğan HDP ile anlaşır işbirliğine gider, MHP genel başkanı da “Devletin bekası için zaten bu gerekliydi” der ve avantajlarını kullanmak üzere yoluna devam eder.