Akşener'in 'Başbakanlığa adayım' çıkışının şifreleri

Korkusuz yazarı Ahmet Takan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in 'Başbakanlığa adayım' çıkışının şifrelerini yazdı.

Takan'ın bugünkü "Meral Akşener’in hamlesinin şifreleri…" başlıklı köşe yazısı şöyle:

Siyasette, hafta sonu, kelimenin tam manası ile Meral Akşener depremi yaşandı…

İYİ Parti lideri Meral Akşener, HalkTV’de katıldığı televizyon programında gündemi sarsan önemli açıklamalarda bulundu. Akşener, “Ben cumhurbaşkanı adayı değilim. Ben başbakanlığa adayım” deyince ortalık alabora oldu. Herkesin şaşırıp kaldığı tek mekan Cumhur İttifakı değildi, Millet İttifakı bileşenleri içinde de olup bitenleri yorumlamakta zorluk çekenler oldu. Herkes işi gücü bir tarafa bırakıp “Peki Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı kim?”, “Meral hanım ile Kemal bey Kılıçdaroğlu’nun adaylığı üzerinde anlaştılar mı?”, “ Sürpriz aday mı çıkacak?”, “Yoksa bu işin içinde başka bir oyun mu var?” vs. sorularının cevaplarını bulabilmek için yollara düştü. Bendeniz de!..

İYİ Parti lideri Meral Akşener, bombayı siyaset gündeminin ortasına ustaca bırakınca –inanın bana- Ankara’da, sanki 3 ay sonra seçim yapılacakmış gibi bir hava oluştu. Tarafların kendi durdukları yerlerden yorum ve analizleri peş peşe geliyor. Ancak, doğal olarak her zaman cumhurbaşkanlığı yarışı ön plana çıktığı için Meral Akşener’in konuşmasının tümü yine ıskalandı. Akşener, HalkTV’de katıldığı programda sadece bir taşla iki kuş vurmadı, bir taşla beş, altı kuş birden indirdi.

Hatırlarsanız, geçtiğimiz günlerin en önemli siyasi gündem maddelerinden biri, CHP ile İYİ Parti arasında yaşanan “tekil söylem” kriziydi. Sizlere, buradan o krizin tüm detaylarını ve Meral Akşener ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı özel görüşmenin detaylarını yazmıştım. Meral Akşener’in bombayı patlatmak için seçtiği mecra, CHP’ye yakınlığı ile bilinmesi sebebiyle HalkTV olması bana çok manidar geldi. Bana göre, Akşener HalkTV’yi tercih ederek, Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmenin devamı niteliğinde önemli bir hamle yaptı. Çünkü, öncelikli hedeflerinden biri de CHP tabanına mesaj vermekti. Yoksa bu açıklamayı gayet doğal olarak, yurt içi gezilerine götürdüğü gazeteci arkadaşlarımızdan birine de yapabilirdi.

★★★

Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere!..

Ağırlıklı olarak İYİ Parti kurmaylarıyla yaptığım görüşmeler sonucunda ortaya çıkan fotoğrafı ana başlıklar halinde şöyle çekiyorum;

-İYİ Parti ile CHP arasında “tekil söylem” sıkıntısı giderilememiş. Devam ediyor.

-İYİ Parti kurmaylarına göre, iki genel başkan adayları arasında “Genel Başkanlar cumhurbaşkanı adayı olmayacak” şeklinde bir mutabakat vardı. Ancak bu mutabakata aykırı hareketler, Kılıçdaroğlu-Akşener özel görüşmesinden sonra da devam ediyor. İYİ Parti kurmayları, “Kemal Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarının önünü kesmek için ‘ben adayım’ hamlesini yaptı ama daha sonra yakaladığı havayı kendisi de çok sevdi ve alıştı. Etrafının da sürekli dolduruşu ile bu yolda devam etmeye kararlı gözüküyor” diye düşünüyor.

– Böylece, Meral Akşener, “Ben cumhurbaşkanı adayı değilim. Ben başbakanlığa adayım” diyerek topu CHP’ye attı. CHP tabanına da “Ben çözümü tıkayan isim değilim” mesajını çok net vermiş oldu.

– Meral Akşener’in açıklamaları sadece CHP ve tabanına yönelik değildi. Cumhur İttifakı’ndan gelen salvolarında önüne geçilmiş oldu. İYİ Parti kurmayları, “Cumhur İttifakı’nın adayı ister Tayyip Erdoğan ister Hulusi Akar olsun sahada çıkar çok rahat yeneriz. Fakat bizim esas gayemiz sistem mücadelesi. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi getirmek ve o yönde adımlar atmaya kararlıyız” diyorlar.

★★★

Siyasi kulislerin merak ettiği ve ağırlıklı olarak üzerinde durduğu sorunun cevabına gelelim. “Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı kim?”. Meral Akşener de, Kemal Kılıçdaroğlu da açıklamalarında profili çizdiler. Kulislerde o tanımlara göre isimler geçti. Meral Akşener’in HalkTV’deki açıklamalarından hemen sonra iddiaların ağırlıklı olarak odaklandığı isim CHP’li İlhan Kesici’ydi. İYİ Parti kurmayları da Meral Akşener’in kafasındaki ismin İlhan Kesici olduğunu söylüyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun da Meral Akşener’in de çizdiği cumhurbaşkanı adayı profiline en uygun olan ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişin sağlanabileceği, devleti en iyi tanıyan ismin Kesici olduğu ileri sürülüyor. Ancak, ortada kocaman sorular var; “Kemal Kılıçdaroğlu kendisinin dışında bir ismin adaylığına nasıl ikna edilecek”, “CHP içindeki hassas dengeler İlhan Kesici’ye yol verecekler mi?”, “Kemal Kılıçdaroğlu kendi dışında bir ismin aday olması için CHP’deki kanatları ikna edebilir mi?”…

Bu soruların ardından ortaya daha büyük bir soru çıkıyor;

“Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Cumhurbaşkanı adayı ben olacağım’ diye ısrar eder ve kararından vazgeçmezse ne olacak?”

İYİ Parti kurmayları, “O zaman Meral Akşener için meşru gerekçe doğar. ‘Genel Başkanların aday olmayacağı’ mutabakat hatırlatılır. O zaman her parti kendi genel başkanını aday gösterebilir” düşüncesinde.

Buraya kadar yazdıklarım sizlere çok karmaşık gibi gelmesin. Aslında fotoğraf çok netleşti!..

★★★

İYİ Parti lideri Meral Akşener’in açıklamasının zamanlaması da çok önemliydi. Akşener, açıklamalarını tam 27 Eylül Pazartesi günü (dün) açıklanan HDP deklarasyonun öncesine getirdi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Kürt sorunu”nun çözümü için HDP’yi adres göstermesi ve bazı İYİ Parti kurmaylarının açıklamalarından sonra ortaya çıkan “Acaba Meral Akşener ‘ HDP’yi PKK’nın uzantısı olarak görüyoruz’, ‘HDP tek başına seçime girsin’ çizgisinde kırıklıklar mı oluştu” tartışmalarında açıklık getirdi. O programdan sonra Akşener’in üzerinde çok durulmayan sözlerini hatırlatmakta fayda var;
“Ortaya çıkan resim şu.. Millet İttifakı’nın iki bileşeni ve diğerlerini de katsak aynı şeyi söylerler… İmralı’yı ya da Kandil’i biz muhatap kabul etmiyoruz.

Bu netlikte söylüyorum. HDP’ye diyor ki sayın Kılıçdaroğlu; araya mesafe koyun. Koyamadıkları ortaya çıktı.

HDP doğru olduğunu düşünüyor ama bizim için çok yanlış.”

Vee, dün HDP’nin beklenen deklarasyonu açıklandı. HDP eş Genel Başkanı Pervin Buldan konuşmasında, “Herhangi bir ittifak içinde yer alma arayışımızın olmadığını açıklıkla vurguluyoruz” dedi. Akşener, 2 gün önce kapıları sıkı sıkıya kapatınca HDP’nin deklarasyonunun da havası kaçmış oldu!..

İYİ Parti kulislerinden edindiğim izlenim; Parlamentonun ekim ayında yeniden mesai başlamasıyla birlikte yeni sürpriz bombalara şahit olacağız…