Turgut Kazan AKP ve MHP'nin kanun teklifini değerlendirdi: 'Tam bir tuzak'
Eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, AKP ve MHP’nin seçim kanununda değişikliği öngören kanun teklifi hakkında "İl ve ilçe seçim kurulları değişikliği, tam bir tuzak" değerlendirmesinde bulundu.
Duayen hukukçu ve eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, AKP ve MHP’nin seçim kanununda değişikliği öngören kanun teklifi üzerine dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
Twitter hesabından konuyla ilgili açıklama yapan Turgut Kazan, kanun teklifinde yer alan muhtarlık seçimlerine vurgu yaptı ve "Mazbata alabilmesi için, seçilme yeterliliğine sahip olduğunu gösterir belge getirmesi isteniyor” dedi.
Kazan ayrıca, "İl ve ilçe seçim kurulları değişikliği, tam bir tuzak. Birinci sınıfa ayrılmışlardan kurayla saptayacaklarmış. FETÖ'cüleri tasfiyeden sonra, 15 bine yakın atama yaptılar" ifadelerini kullandı.
Kazan, Seçim Kanunu'na ilişkin şunları ifade etti:
"Seçim yasası değişikliğiyle, adım adım 1946’daki açık oy / gizli sayım uygulamasına yaklaşıyoruz. O kadar ki, gerekçede hangi maddeyi niçin değiştirdiklerini söyleyemiyorlar. Maddeyi aynen tekrarlamakla yetiniyorlar.
Örneğin, il ve ilçe seçim kurulları değişikliği, tam bir tuzak. Birinci sınıfa ayrılmışlardan kurayla saptayacaklarmış. Fetöcüleri tasfiyeden sonra, 15 bine yakın atama yaptılar.
Çoğu AKP’li avukatlardı. Mesleklerindeki süre hesaba katıldı. Çoğu birinci sınıf sayıldı. Mülakatlarda yaşananlar, kapalı komisyonda nasıl belirleme yapılacağını gösteriyor.
Sandık kurullarına gelince, üye hakkı bulunan parti o kişinin olurunu almadan başka parti üyesini üye gösteremeyecek. Oluru yoksa o kişi zaten göreve gitmez, olur biter. Yazılı dilekçeyle korku yaratıp partiler arası dayanışmayı önleyerek diledikleri sonucu tutanağa bağlayacaklar.
Hele muhtarlık seçimleriyle, inanılmaz bir ayıba adım atılıyor. Birinci gelen, seçilmiş sayılmıyor. Mazbata alabilmesi için, seçilme yeterliliğine sahip olduğunu gösterir belge getirmesi isteniyor.
Bir ay içinde getiremezse sıra ikinciye, sonra üçüncüye geçiyor ve nihayet belgeye sahip aday bulunana kadar işlem sürdürülüyor. Böylece mazbata vermeden kayyım atamış oluyorlar. Ve bu yaptıklarına seçim diyorlar."
Seçim yasası değişikliğiyle, adım adım 1946’daki açık oy / gizli sayım uygulamasına yaklaşıyoruz. O kadar ki, gerekçede hangi maddeyi niçin değiştirdiklerini söyleyemiyorlar. Maddeyi aynen tekrarlamakla yetiniyorlar
— Turgut Kazan (@turgutkazan) March 16, 2022