Veli Ağbaba: AKP'li bazı vekiller Türkşeker aracılığı ile şeker satıyor
CHP’nin şeker fiyatındaki artışın nedenlerinin araştırılması amacıyla verdiği araştırma önergesi TBMM Genel Kurulu’nda reddedildi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “2020 Haziran’ında millet koronayla boğuşurken bunlar bir tarım, gıda şirketi kuruyor, 100 bin TL sermayeli… Denetimden kaçınmak için, KİT Komisyonu’ndan kaçınmak için, Sayıştay denetiminden kaçınmak için TÜRKŞEKER'in ismini ‘TURKŞEKER’ yapıyorlar, ‘TURKŞEKER Tarım'… TÜRKŞEKER’in yıllarca 50 kilo sattığı şekerleri nereye vermişler? TURKŞEKER’e… TURKŞEKER kendisi satmıyor. İllerde bir bayi bulmuş, bir kısmı AKP milletvekilleri, onlar aracılığı ile satıyor. Alıyorlar 280 liraya, satıyorlar 800 liraya” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda, CHP Grubu’nun şeker fiyatındaki artışın nedenlerinin araştırılması amacıyla verdiği araştırma önergesinin gündeme alınması önerisi görüşüldü. Veli Ağbaba, şunları söyledi:
“TÜRKİYE’NİN YOKSUL İNSANLARINI, ASGARİ ÜCRETLİLERİ BU DURUMA DÜŞÜRENLERE DE YAZIKLAR OLSUN”
“Allah Ramazan’da haram yedirmeyi nasip etmesin, Allah liyakatsiz adamları devletin başına getirmeyi nasip etmesin, Allah hepinize helal lokma nasip etsin. Allah bir de yalandan korusun memleketi. Hele hele memleketi yalancı milletvekillerinden, yalancı yöneticilerden korusun. (Elindeki tabloyu Genel Kurul’a göstererek) Türkiye’deki asgari ücretlinin şekere ulaşması ile dünyadaki ülkelerdeki insanların şekere ulaşmasını açıklıyor; Fransa’yı geçtik, Almanya’yı geçtik, Yunanistan’ı geçtik, sadece Sri Lanka’daki asgari ücretli, bizim asgari ücretlimizden daha fazla şeker alıyor. Türkiye’yi, Türkiye’nin yoksul insanlarını, asgari ücretlileri bu duruma düşürenlere de yazıklar olsun diyoruz.
“ŞEKERE İNSANLAR ULAŞAMIYORSA TAM DA AKP SİYASETİNİN SONUCUDUR”
2018’de bir karar alındı değerli arkadaşlar, şeker fabrikalarının satılmasıyla ilgili. Cumhuriyet Halk Partisi’nin milletvekilleri, o dönem Türkiye’de sesi çıkan herkes ‘Şeker vatandır, vatan satılmaz’ dedi. Maalesef kendi bildiklerini yapanlar, Türkiye’de şekerin bu duruma gelmesini sağladılar. Bugün şeker yoksa o gün bu kararı alan vasıfsızlar nedeniyle şeker yok. Bugün kuyruk varsa, şekere insanlar ulaşamıyorsa tam da AKP siyasetinin sonucudur.
Değerli arkadaşlar, bakın, özelleştirme öncesinde 1 milyon 675 bin ton şekeri yüzde 79,5 oranında devlet şeker fabrikaları karşılıyordu. Şimdi, 2021’de yüzde 36’a gerilemiş durumda. Çiftçi pancar ekemez duruma geldi; mazotu, gübresi maliyeti karşılayamaz oldu. 2020 yılında 23 milyon ton olan üretim, 2021’de 18 milyon tona düşmüş durumda. TÜRKŞEKER 50 kiloluk şekerin çuvalını 298 liraya satarken şu anda şekerin piyasa fiyatı maalesef ve maalesef 800 liraya çıkmış durumda. Bakın arkadaşlar, Türkiye’deki şeker özelleştirmesini tam da gösteren tablo bu. TÜRKŞEKER fabrikalarındaki şeker fiyatına bakın, özelleştirilen şeker fabrikalarındaki fiyata bakın; bunun sebebinin de piyasada özel şeker fabrikalarının stok yaparak gelecek dönemde fiyatın bin liraya yükselmesini sağlamak olduğunu söylüyorlar.
“CUMHURİYET’İN İLK YILLARINDA ÜÇ BEYAZA ÖNEM VERİLİRDİ: UN, ŞEKER, PAMUK”
Şimdi, Cumhuriyet’in değerlerinin, kurumlarının tasfiye heyeti gibi AKP. Bakın arkadaşlar, sattıklarını sattılar, satamadıklarını kapattılar. Cumhuriyet’in ilk yıllarında üç beyaza önem verilirdi: Un, şeker, pamuk. Ekmeğimizi kendi unumuzla yoğururduk, şekerimizi kendi pancarımızla yapardık, bezimizi kendi pamuğumuzla dokurduk. Bunların üçüne de muhtaç duruma geldik. Emeğe muhtacız, şekere muhtacız, pamuğa muhtacız. ‘Şekeri satmak, vatanı satmaktır.’ diyorduk, bugün de söylediğimiz noktaya gelinmiş durumda. Değerli arkadaşlar, bir katakulliyi, bir üçkâğıdı, bir sahtekârlığı sizin gündeminize getirmek istiyorum.
2020 Haziran’ında millet koronayla boğuşurken bunlar bir tarım, gıda şirketi kuruyor, 100 bin TL sermayeli. Ardından 5 Ağustos’ta TÜRKŞEKER, 49 milyon lira vererek buraya ortak oluyor, yüzde 49’una. Niye yüzde 49’una ortak oluyor biliyor musunuz? Tam sahtekârlık, hinlik, cinlik burada başlıyor. Ne yapıyorlar? Denetimden kaçınmak için, KİT Komisyonu’ndan kaçınmak için, Sayıştay denetiminden kaçınmak için TÜRKŞEKER'in ismini ‘TURKŞEKER’ yapıyorlar, ‘TURKŞEKER Tarım’. İki tane nokta düşüyor. Niye? Düşen nokta değil, düşen bu ülkenin değerleri. Düşen şeker, düşen pancar, düşen bu milletin alın teri. Ne yapılıyor? Bu TURKŞEKER'in başına kim getiriliyor? AKP'nin liyakat anlayışı burada da devreye giriyor. Mühendis mi getiriliyor, ziraat mühendisi mi getiriliyor ya da işletmeci mi getiriliyor? Hayır. İlahiyat mezunu, daha önceden şeker fabrikalarıyla ilgisi olmayan birini getiriyorlar.
“ALIYORLAR 280 LİRAYA, SATIYORLAR 800 LİRAYA”
Şimdi bu belgeyi görünce Yunus Kılınç utanacak mısın bilmiyorum. Bu belge Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi. Diyor ki ‘TÜRKŞEKER’in ismini TURKŞEKER olarak değiştirelim’ diyor. Millet pandemide kırılırken bu cinler, bu hinler, bu gözü açıklar ne yapmışlar, gitmişler bir şirket kurmuşlar. TÜRKŞEKER’in yıllarca 50 kilo sattığı şekerleri nereye vermişler? TURKŞEKER’e. Niye? Niye ihtiyaç duydunuz? Bakın, fakir millet 50 kiloluk şeker alamıyor. Bir de ne yapmış, onu da söyleyeyim. TURKŞEKER kendisi satmıyor. İllerde bir bayi bulmuş, bir kısmı AKP milletvekilleri, onlar aracılığı ile satıyor. Alıyorlar 280 liraya, satıyorlar 800 liraya.
“TEKEL İLE ŞEKERİ BEN Mİ SATTIM”
Bir insanda utanma olur ki bu kadar yalan söylesin. Tekel’i sen sattın, SEKA’yı sen sattın. Balıkesir’deki SEKA’yı sen 1 milyon liraya sattın yandaşlarına. Tekel ile şekeri ben mi sattım? Daha 2018’de on tane şeker fabrikasını milletin gözü içine baka baka sattın. Sayın Hatip’i dinlerken bu kadar yalanı, bu kadar gerçek dışı ithamı rahat söyleyebildiği için kendisini tebrik ediyorum. ‘CHP sattı’ diyor. Daha 2018 yılında şeker fabrikalarını siz satmadınız mı?”
CHP’nin önergesi, AKP ve MHP oyları ile reddedildi.