Sera Kadıgil'den Bakan Ersoy'a yanıt: Kravatlı mollalar düzeninde yaşıyoruz
TİP Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in tartışma yaratan kamusal alan yasaklarına tepkisi sürüyor. Kadıgil, Mirgün Cabas’ın konuğu olarak katıldığı Gain Haber’de, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’ın açıklamalarını eleştirdi.
Müzik yasaklarına destek çıkan Bakan Ersoy’un “Bunun yaşam tarzına müdahale gibi algılatılması bence bencilce ve bir o kadar sinsice” şeklindeki ifadelerini eleştiren TİP Sözcüsü, “Asıl bencil ve sinsi olan sizsiniz. Gizli bir ajandanız var ve her şey bu ajandaya göre şekilleniyor. Ortaçağ karanlığının bu ülkede yerleşmesine 20 yıldır nasıl direniyorsak, 1 yıl daha direneceğiz. Ve başaramayacaksınız” dedi
“KRAVATLI MOLLALAR DÜZENİNDE YAŞIYORUZ”
Kadıgil, Saray rejiminin piyonları olarak değerlendirdiği bakanların asıl işlevinin “hayat tarzına müdahale” olduğunu belirterek, “Nuri Ersoy gibi görece daha seküler görünümlü kullanışlı bir aparat ve bunun için var. AKP’nin varlık sebebi yaşam tarzımıza müdahaledir” dedi.
“Kravatlı mollalar düzeninde adım adım kafalarındaki şeriat düzenine doğru sürükleniyoruz” diyen Kadıgil Bakan Ersoy’a seslenerek sorularına yanıt istedi:
“BU DA MI YAŞAM TARZINA MÜDAHALE DEĞİL?”
“Saat 22:00’dan sonra içki alamıyoruz. Bu da mı yaşam tarzına müdahale değil? Ben hiç vermediysem en az 20 önerge verdim, yasaklanan tiyatro oyunları için. Mertçe çıkıp da, “İşimize gelmedi yasakladık” bile diyemediğiniz. “Tadilat vardı, salonu tamir ediyorduk” gibi bahanelerin ardında sığındınız. Bu da mı yaşam tarzına müdahale değil? Kafanıza göre dağıttığınız destek fonlarından faydalanabilmek için kendilerine oto-sansür uygulamak zorunda kalan sanatçılar var. Hiçbir konuda hür fikrini beyan etmeyeceğine dair sözleşme imzalattığınız yoksa herhangi bir dizide, projede yer vermediğiniz oyuncular var. Bu da mı yaşam tarzına müdahale değil? Köy okullarını kapatarak tarikat ve cemaat okullarına yurtlarına mahkum ettiğiniz çocuklar da yaşam tarzına müdahale değil mi?” diye sordu.
“10 EKİM’DE İSTİHBARAT ALARAK GÜVENLİĞİMİZ İÇİN NE YAPTINIZ Kİ?”
Kadıgil, terör ve güvenlik bahanelerinin ardına sığınarak insanların en temel haklarının gasp edildiğinin altını çizerek “Sizin gibi olmayanları sıkıştırdığınız gettolarda yaşamak zorunda kalıyoruz. Terör ve güvenlik sopası yurttaşların kafasında sürekli sallanıyor. Güvenlik kaygısı koca bir yalan. İstihbarat aldığınız 10 Ekim’de nasıl bir önlem aldınız, ne yaptınız? Asıl bunun yanıtını verin” dedi.