Araştırmacı Girasun: ‘Kılıçdaroğlu’na duyulan güven, CHP’ye duyulan güvenden daha fazla’
Rawest Araştırma Genel Müdürü Roj Girasun, son saha araştırma sonuçlarından yola çıkarak “Kemal Kılıçdaroğlu’na duyulan güven CHP’nin kurumsal kimliğine duyulan güvenden daha fazla” dedi.
FİLİZ GAZİ / GERÇEK GÜNDEM
Rawest Araştırma, Haziran 2022'de Diyarbakır, Urfa, Mardin ve Van illerinde yürüttüğü saha araştırmasının sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Katılımcılara 'Bu pazar seçim olsa hangi partiye oy verirsiniz?' sorusu soruldu.
Anket şirketinin sonuçlarına göre en dikkat çeken parti CHP oldu. CHP'ye oy vereceğim diyenlerin oranı yüzde 2,7'den, 9,8'e yükseldi.
Anket sonucuna göre AKP'nin oy oranı yüzde 23,8 olarak ölçüldü. Anket şirketinin karşılaştırmalı anket sonucuna göre 2018 seçimleri göz önünde bulundurulduğunda AKP yüzde 11 oranında oy kaybı yaşadı.
AK PARTİ VE HDP DIŞINDA ÜÇÜNCÜ GÜÇ OLARAK CHP ÖNE ÇIKTI
Önceki yıllara göre Kürt seçmende ne değişti?
Rawest Araştırma Genel Müdürü Roj Girasun, AKP’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana olan seçimlerdeki süreçlerde bölgedeki oyların iki hegemonik güç arasında yani AKP ile HDP arasında pay edildiğini ancak şimdi ise üçüncü bir güç olarak CHP’nin öne çıktığına vurgu yapıyor:
“AKP, 7 Haziran 2015 seçimlerinde bölgedeki üstünlüğünü HDP’ye kaptırdı. HDP, Kürt seçmenin açık ara birinci partisi oldu. Bugün dönüp baktığınızda ise AKP oylarının 2015 seviyesinin de de gerisine düştüğünü görüyoruz. Öte yandan bu iki güç dışında bir üçüncü güç olarak CHP’nin öne çıktığını görüyoruz. CHP, 2018 seçimlerinden bu yana oylarının dört katına çıkarmış görünüyor ve on yıllardır vekil çıkaramadığı Diyarbakır, Urfa, Mardin ve Van’da vekiller çıkarması kuvvetle muhtemel.”
KILIÇDAROĞLU’NUN UZUN SÜRELİ AÇILIMI, ŞİMDİ HASILATINI TOPLUYPR
Girasun, 2021 yılından bu yana gördüğümüz en önemli durum tespitinin Kemal Kılıçdaroğlu’nun oylarındaki büyük artış olduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:
“Bir defa Kemal Kılıçdaroğlu’na duyulan güven CHP’nin kurumsal kimliğine duyulan güvenden daha fazla ve bu güven CHP’ye oy akışını kolaylaştırıyor. Daha öncesinde Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş görünüyordu. Asıl aktör tabii ki Ekrem İmamoğlu’ydu ve onun haricindeki isimlerin pek esamesi okunmuyordu. Bugün ise Kemal Kılıçdaroğlu için Kürt seçmenler içinde bir şekilde oy artışı sağladığını ve adaylık ihtimalinin artışı ile beraber bu desteğin artabileceğini söylememiz mümkün.”
“2011 uzak bir tarih gibi görünse de Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığı ile beraber CHP, klasik seçmen tabanı dışında farklı seçmen kümeleri, seçmen tabanları ile medeni bir ilişki kurabilme biçimine geçti. Kılıçdaroğlu’nun bu yöndeki uzun süreli açılımı şimdi hasılatını topluyor.”
Girasun, Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çağrısının, Şenyaşar ailesi, Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi ve Nebahat Akkoç’u ziyaretlerinin önemli olduğunu belirterek “Kılıçdaroğlu, uzun zamandır CHP’yi bir rota üzerine getirmeye çalışıyor” diyor ve tüm bunların sonuçlarının anketlere yansıdığını ekliyor.
ARAŞTIRMALAR, AKP İKTİDARLIĞININ KESİN GİDİCİ OLDUĞUNU SÖYLEMİYOR
Yakın zamanda seçimle alakalı yapılan kamuoyu araştırmaları AKP’nin düşüşüne ve iktidarın değişeceğine işaret ediyor. Bir kesim ise seçim araştırmalarından azade AKP seçmeninin halen yerinde durduğuna dair yorumlar getiriyor. Girasun, getirilen bu yorumlara ilişkin şöyle konuşuyor:
“Türkiye genelinde yaptığımız kamuoyu araştırmaları AK Parti iktidarlığının kesin gidici olduğuna dair bize bir şey söylemiyor. AKP’nin bir düşüş trendinin olduğunu ve muhalefetin seçim kazanma şansının hiç olmadığı kadar yüksek olduğunu söylüyor. Kamuoyu araştırmaları ile alakalı her zaman tartışmalar olur ama Türkiye’de genel olarak kamuoyu araştırmaları seçimlere yakın sonuçlar verir. Türkiye’deki anket şirketlerinin bu anlamda kötü karneleri yok.”
OCAK VE ŞUBAT AYINDA AK PARTİ YÜKSELİŞTEYDİ
Dönem dönem trendin AKP yönünde yükseldiğine dikkat çeken Girasun, “Örneğin kredi korumalı mevduat çıkışı, doların 18’den 12’ye inmesi, asgari ücret zammı gibi durumlar sonrasında yani Ocak- Şubat aylarında AKP’de ciddi bir yükseliş gördük. O aylarda muhtemel bir seçim olsaydı AKP, iktidarı kaybetme konusunda daha dirençli bir tutum sergileyecekti” diyor.
“Son seçimde AKP’ye oy veren her 100 kişiden 30’unun bu seçimde AKP’ye oy vermeyeceğini AKP’den koptuğunu görüyoruz. Bunun yanında da AKP’ye oy vereceğini söyleyen seçmenlerin de önemli bir kısmının da AKP’yle alakalı olumsuz kanaat ve rahatsızlıklarının arttığını görüyoruz.”
GELECEK PARTİSİ’NE EKSTRA PARANTEZ AÇMAYA GEREK YOK
Altılı masanın HDP ile yan yana gelmek istememesi Kürt seçmen için ne ifade ediyor? Girasun şöyle yanıt veriyor:
“Altılı masada HDP’nin varlığı konusunda çok ısrarcı ve istekli değiller. Öte yandan bu partilerin HDP ismini anmaktan imtina etmesinden rahatsızlar fakat gördüğümüz bunun tolere edilebilirliği var.”
“HDP, oylarını büyük oranda koruyor ama AKP’nin oy kaybını göz önünde bulundurduğunuzda HDP oylarındaki bir artış olmadığını gözlemliyoruz. AKP’den giden oylar CHP, Deva Parti ve Gelecek Partisi’ne pay edilmiş oldu.”
Girasun, Gelecek Partisi için Kürt seçmenler nezdinde ekstra bir parantez açmak gerekmediğini ifade ediyor. “Davutoğlu’nun Kürt seçmenler nezdinde çok büyük bir itibarı yoktu. AKP’ye halihazırda oy veren kitleler için de de Gelecek Partisi’nin oy artışı çok mümkün değil.”
“Deva ve Gelecek partileri, özellikle bölgede büyük bir heyecan yaratmıştı. AMP’den rahatsız muhafazakar Kürt seçmeninin birinci adresi olacağı, bölgenin üçüncü büyük partisi olacağı ve AKP’nin yerine ikame edeceği yönünde bir beklenti vardı. Deva ve Gelecek Partileri bu beklentiyi karşılamadı.”