CHP'li Zeynel Emre, 'Başörtüsü' tartışmalarını değerlendirdi: 'Tayyip Bey'in rahatsız olduğu konu tam olarak bu'

ELİF ÜNSAL / GERÇEK GÜNDEM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kamu kurum ve kuruluşlarında kıyafet özgürlüğü ile ilgili bir çağrıda bulunmuştu. Kılıçdaroğlu, kadınların kamuda giyim kuşamlarının siyasetin tekelinden çıkması gerektiğini söylemiş ve bir kanun teklifi hazırlayacaklarını duyurmuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi, geçtiğimiz gün Kılıçdaroğlu’nun bahsettiği kanun teklifini Meclis’e sundu. Kanun teklifinin ilk maddesinde “Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile üst kuruluşlarına bağlı olarak bir mesleği icra eden kadınlar, yürüttükleri mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde herhangi bir zorlamaya tabi tutulamaz.” ifadeleri kullanıldı. CHP’nin Meclis’e sunduğu kanun teklifinde başörtüsü ibaresi yer almazken, Erdoğan “özgürlük güvencesi” olarak başörtüsünü gündemine aldı.

BAŞÖRTÜSÜNE İNDİRGEDİ

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun bu çağrısı üzerine TBMM’de yaptığı AKP Grup toplantısında el yükselterek “Anayasa” çağrısı yaptı. Erdoğan “Eğer samimiyseniz kadınların başörtüsü güvencesini anayasaya taşıyalım” ifadelerini kullandı. Bunun yanında “aile” ile ilgili kanunları da düzenleyelim diyerek Medeni Kanun’u değiştirme sinyali veren Erdoğan’ın konuşmasında dikkat çeken kısım ise “Başörtüsü” vurgusu yapması oldu.

CHP’nin verdiği kanun teklifinde “başörtüsü” ibaresi kullanılmazken, AKP’nin uzun zamandır gündeme getirdiği “anayasa değişikliği”nin yeniden gündeme getirilmesi de tartışma konusu oldu. Sansür yasası olarak adlandırılan dezenformasyon yasasının görüşüldüğü şu günlerde Erdoğan’ın bu çıkışı kasıtlı yaptığı ve yeni çıkarılacak yasa ile ilgili gündemin gölgelenmeye çalışıldığı ifade edildi.

ERDOĞAN’IN OLUŞTURDUĞU ALGIYA KARŞI YAPILMIŞ BİR TEKLİF

CHP İstanbul Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Avukat Zeynel Emre, Erdoğan’ın anayasa çıkışını Gerçek Gündem’e değerlendirdi. Emre “Seçim dönemine giderken AKP bütün başarısızlıklarını, yolsuzluklarını, milletin çektiği sefaleti konuşmak istemiyor. Her seçim dönemi olduğu gibi AKP bu seçim döneminde de hepimizin ortak değerleri olan bayrak, vatan gibi kavramlar üzerinden açıklamalarını yürütüyor. Biliyorsunuz Erdoğan CHP için haksız, asılsız ve çirkin bir şekilde “millî güvenlik sorunu” açıklaması yaparak bir algı oluşturmaya çalışmıştı. Biz de buna sıklıkla şahit oluyoruz; başörtüsü konusunda da sık sık benzer bir algıyı oluşturmaya çalışıyor. Dolayısıyla Genel Başkan’ımız hep şunu söyledi; ‘Bizim geçmişten günümüze yanlış yaptığımız şeyler oldu. Biz bunları düzeltiyoruz, düzelteceğiz ve daha da iyi hale getireceğiz.’ Yani Genel Başkan’ımız yaptığı helalleşme çağrısı ile birlikte toplumsal kutuplaşmanın kırılmasını isteyen bir dil kullanıyor. Başörtüsü de çok istismar ettikleri konulardan biri olduğu için Kılıçdaroğlu ‘Madem öyle gelin kanun çıkaralım’ gibi bir açıklama yaptı. Buna ya evet ya hayır dersiniz, ‘gel başka şeylerle beraber bir anayasa değişikliği yapalım’ demek işi yokuşa sürmektir.” ifadelerini kullandı.

BAŞÖRTÜSÜ SORUNUNUN ÇÖZÜLMESİNDE CHP’NİN PAYI BÜYÜK

CHP’nin başörtüsü konusunda yaklaşımın aktaran Emre; “Başörtüsü, AKP ve Erdoğan’ın sürekli istismar etmekten bıkmadığı bir konu. Tarihi tartışmalara girmeden en son noktadan baktığınızda, başörtüsünün bir problem gibi görülmekten çıkarılmasında CHP’nin bunda büyük payı var. En son aşamaya gelindiğinde bu da bir gerçek. Daha önce öyle oldu, böyle oldu tartışmalarından uzaklaşarak bakıldığında sonuç buna çıkıyor. Genel Başkanımız bu konuda da bu samimiyetini her yerde gösteriyor. Biz onların ‘anayasa değişikliği’ paketinde neler sunacağını bilmiyoruz, ben de bilmediğim konu hakkında konuşamam. Türkiye’de birçok problem var, problemlere tek tek odaklanmak ve çözmek gerekiyor. Genel Başkanımız burada bunu işaret etti.” dedi.

TAYYİP BEY’İN RAHATSIZ OLDUĞU KONU, KILIÇDAROĞLU’NUN AÇIKLAMALARINA DEĞER VERİLMESİ

Erdoğan’ın sadece başörtüsü ile ilgili ‘anayasal güvence’ çıkışını değerlendiren Emre; “Dikkat ederseniz Genel Başkanımızın uzunca bir süredir kullandığı dil daha kapsayıcı. O kadar videolar, filmler çekmişler, geçmişten gelen görüntüler sunmuşlar. Ancak Genel Başkan’ımızın bugünkü açıklamalarının kamuoyu nezdinde bir kıymeti olduğunu unutuyorlar. Elbette ki o açıklamaların da bir kıymeti var. Tayyip Bey’in rahatsız olduğu kısım da bu.” değerlendirmesini yaptı.

Gençlerin sorunlarına değinen Emre; “Gençlerin birçok problemi, hak ve özgürlükler konusunda sıkıntıları var. Dezenformasyon yasası gündemde, bu da gençleri ilgilendiren bir problem. İşi yokuşa sürmenin anlamı yok, Genel Başkanımız net ve karşılığında verilmiş net bir cevap yok. Bizim teklifimiz açık ama ortada bir teklif yokken onların çıkışını yorumlayamayız. Bize gelen bir teklif yok, daha önceki anayasa çalışmalarında hep başka planları vardı. İhtimallere dayalı konuşmayı sevmiyorum, bu bağlamda karşı taraftan bir teklif gelmedikçe asıl hedefin ne olduğu hakkında yorum da yapamam.” dedi.

BİZİM KADINLAR OLARAK BÖYLE BİR SORUNUMUZ YOK

TİP Sözcüsü Sera Kadıgil ise anayasa değişikliği gündeminin esas hedefinin laiklik olduğunu vurgulayarak “Bu ülkedeki kadınların esas problemi laikliğin ayaklar altına alınması, laikliği ayaklar altına alanlara ses çıkarılmamasıdır” dedi. Kadıgil, başı açık ya da kapalı fark etmeden tüm kadınların yıllardır bir arada yürüdüğüne dikkat çekerek “Bizler yıllardır var olma mücadelemizi beraber veriyoruz ve bizim başörtüsü diye bir gündemimiz yok. Fakat yıllardır biliyoruz ki kadın bedeni üzerinden siyaset yapan AKP iktidarının kadınlarla sorunu var. Özgür kadınla, çalışan kadınla, eğlenen kahkaha atan kadınla, şarkı söyleyen kadınla, üreten kadınla, düşünen kadınla, hayatını siyasal İslamcıların uygun gördüğü değil kendi canının istediği gibi yaşayan kadınla sorunu var.” değerlendirmesini yaptı.