'Şahsıma hakaret edenleri yargıya değil Allah'a havale ediyorum'
AKP Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, Danıştay’ın Andımız kararıyla ilgili yaptığı yorumun ardından tehdit, hakaret, iftira, suçlama ve tehdide maruz kaldığını söyledi.
AKP Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ, Danıştay’ın Andımız kararıyla ilgili yaptığı yorumun ardından tehdit, hakaret, iftira, suçlama ve tehdide maruz kaldığını belirterek, “Bunları yapanları yargıya değil Allah’a havale ediyorum” dedi.
Danıştay’ın kararı konusunda eleştirdiği noktanın ‘Öğrenci Andı’nın okutulması değil, Danıştay 8. Dairesi’nin Anayasa ve hukuka aykırı kararı ve gerekçesi olduğunu savunan eski Adalet Bakanı Bozdağ, “Öğrenci Andı”nın okutulması veya okutulmaması, yargının değil yasama veya yürütmenin işidir” dedi ve hukuk devletine sahip çıkma çağrısı yaptı.
Bozdağ, Danıştay’ın kararının ardından, "Öğrenci andı kararı ile Danıştay 8'inci Dairesi; hukuka uygunluk denetiminin sınırlarını aşmış, kendisini yürütmenin yerine koymuş, yürütmenin takdir hakkını yok saymış dahası yürütmenin takdir yetkisini bizzat kullanmıştır. Kısaca; Anayasa ve yasayı alenen çiğnemiştir" ifadelerini kullanmıştı.
Gelen eleştirilerin ardından kişisel Twitter hesabından konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Bozdağ, şunları söyledi:
"Danıştay 8.Dairesi’nin ‘Öğrenci Andı’ hakkındaki kararını eleştirim üzerine bir sürü hakaret, iftira ve tehdide muhatap oldum. Hala da bunlar devam ediyor. Bu nedenle aşağıdaki açıklamayı yapma gereği duydum:
"Tweetlerim ‘Öğrenci Andı’nın içeriğine veya okutulmasına ilişkin değil; tamamen mahkeme kararına ve gerekçesine ilişkindir. Eleştirdiğim, Danıştay 8. Dairesi’nin Anayasa ve hukuka aykırı kararı ve gerekçesidir.
"Hukuk devletinde yürütme organının her tür eylem ve işlemleri, yargı denetimine tabidir. Yargının denetimi, idari eylem ve işlemin hukuka uygunluğu ile sınırlıdır. “Öğrenci Andı”nın okutulması veya okutulmaması, yargının değil yasama veya yürütmenin işidir.
"Hukuk devletine bağlı olan, dünya görüşüyle bağdaşmasa bile anayasa, yasa ve hukuka uygun karar verir. Yargı hukuka uygunluk denetimi yerine, kendi dünya görüşüne uygunluk denetimi yapamaz, yapmamalıdır da. Bunun aksi, hukuk devletinin yargı eliyle yıkılması olur.
"Hukuk devletine birlikte sahip çıkmalıyız. Anayasa, yasa, hukuka sahip çıktık diye maruz kaldığımız onca hakaret, iftira, suçlama ve tehditler, Türkiye’de daha çok hukuk devletine sahip çıkmamız gerektiğini gösteriyor. Hukuk devletine sahip çıktıkça birlikte güçleniriz ve kazanırız.
"Milletim ve ailem sayesinde sahip olduğum iman, ahlak, edep ve kültür; şahsıma yapılan haksız, hukuksuz ve temelsiz hakaret, ftira, suçlama ve tehditlere misliyle mukabeleye izin vermiyor. Şahsıma hakaret, iftira, suçlama ve tehdit yapanları yargıya değil Allah’a havale ediyorum.
"Ben, beni Türkiye’de, Türk milletinin bir ferdi olarak yaratan ve de milletime, bayrağıma, vatanıma, devletime, dinime hizmetkarlık imkanı veren Rabbime, bu lütfundan dolayı hep hamdettim, şükrettim.
"Ömrümün her anı, milletine, bayrağıma, vatanıma, devletime ve dinime hizmetkarlıkla; bilimum terör örgütleriyle mücadeleyle, milletime, bayrağıma, vatanıma, devletime, dinime ve bizi yapan değerlilerimize saldıranlarla ve düşmanlık edenlerle mücadeleyle geçti.
"Bu can bu tende olduğu müddetçe de; milletime, bayrağıma, vatanıma, devletime ve dinime hizmetkarlığa, bilumum terör örgütleri ve destekçileriyle mücadeleye milletimize, bayrağımıza, vatanımıza, devletimize, dinimize saldıran ve düşmanlık edenlerle mücadeleye devam edeceğim.
"Benim en büyük övüncüm ve çocuklarıma mirasım; milletime, bayrağıma, vatanıma, devletime ve dinime sadakatim ve hizmetkarlığımdır. Hiç kimse, benim milletime, bayrağıma vatanıma, devletime ve dinime sadakatimi ve hizmetkarlığımı sorgulayamaz. Bu, kimsenin hakkı da haddi de değildir."