TBMM'de vekiller arasında Afrin gerginliği
TBMM'de Afrin gerginliği yaşandı.
TBMM'de AKP ile HDP milletvekilleri arasında Afrin gerginliği yaşandı. HDP'li Hüda Kaya'nın Meclis kürsüsünde ÖSO'nun katiller ordusu olduğunu söylemesi üzerine Meclis Başkanı tarafından mikrofonunun sesi kısıldı.
HDP Adana Milletvekilli Meral Danış Beştaş'ın Afrin harekâtı ile ilgili verdiği Meclis Araştırma önergesi AKP'li vekiller ile HDP'li vekiller arasında gerginliğe neden oldu.
Afrin'de sivil kayıpların belirlenmesi için verilen Meclis Araştırma önergesinin gerekçesini açıklamak üzere HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya kürsüye geldi. Kaya özetle şu ifadeleri kullandı:
"AKP İKTİDARI KAYBETTİĞİ GÜCÜNÜ TEKRAR KAZANMAK İÇİN AFRİN SAVAŞINI BAŞLATMIŞTIR"
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri ve bizleri izleyen sevgili halkımız; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Partimiz adına verdiğimiz Afrin araştırma önergesi hakkında konuşmak için söz almış bulunuyorum.
Değerli arkadaşlar, konuşmamı partili kimliklerimizin de ötesinde, bulunduğumuz mahalli ve yeryüzünü barış yurduna çevirmek için elçilerin veya vicdanının mesajını dikkate alması gereken insanlar olarak dinlemenizi hassaten rica ediyorum.
Yeryüzünde veya evrende varoluşun esası, esprisi, yok etmek, şiddet, nefret ve savaş değildir arkadaşlar. Bilakis yaşamın, varoluşun ruhu ve hikmeti sevgi, adalet, barış ve güzelliklerin ikamesi içindir. Tüm kutsal kaynaklar ve kitabımız Kur'an da hem bu noktayı vurgular. Bırakın kan dökmeyi, kanı kutsamayı, nefreti, şiddeti artırmayı, insanların aralarında küskünlüklerin uzamasını bile hoş görmez.
Toplumumuz, iktidar medyası tarafından bilinçli olarak, gece gündüz aralıksız olarak bir nefret ve şiddet sarmalında tutuluyor. Kanın, öldürmenin ve ölmenin kutsallığı anlatılıyor.
Değerli halkımıza sesleniyorum: Sizlere söylendiği gibi inancımızda, Kitabımızda kendi hâlinde yaşayan bir şehir halkına saldırmak cihat değildir, fetih değildir. Bizlere öğretildiği gibi millîlik yoktur Kitabımızda. Bunların inancımızda olduğunu iddia etmek başta Allah'a ve onun barış ve adalet mesajını bizlere ileten Hazreti Peygamber'e büyük bir iftiradır.
Afrin savaşı, Türkiye güvenlik sorunu yaşadığından dolayı başlamamıştır arkadaşlar. Afrin savaşını, AKP iktidarı kaybettiği gücünü kan ve nefret politikaları üzerinden tekrar kazanmak için başlatmıştır.
AKP'Lİ VEKİLLER TEPKİ GÖSTERDİ
Kaya'nın bu ifadelerine AKP'li milletvekilleri tepki gösterdi. AKP Kırşehir Milletvekili Salih Çetin Kaya, "Ne alakası var?" diye sorarken, AKP İstanbul Milletvekili Şirin Ünal ise, "Doğruyu söylemiyorsunuz Sayın Vekilim" diye Kaya'nın ifadelerine itiraz etti.
"AFRİN'DE SAVAŞA KARŞI ÇIKTIĞIMIZ İÇİN 'TERÖRİST' DENİLİYOR"
Tepkiler ardından konuşmasına devam eden Hüda Kaya şunları söyledi:
Ve ne yazık ki bu kirli politika ve uluslararası kirli ilişkiler uğruna yoksul ve arkası zayıf olan halkımızın çocukları kurban ediliyor. Savaşı topluma dayatan -çocuklarını asla ateş altında göremezsiniz ama- televizyon yayınlarıyla insanlarımızı ve gençlerimizi kendi istikballeri uğrunda kolay kurbanlar olarak ateşe sürmekten kaçınmayan bu iktidarın, halkımızı, ülkemizi nasıl bir cehenneme sürüklediği görülmelidir sevgili halkımız.
Afrin'de savaşa karşı çıktığımız için "hain" deniliyor, "terörist" deniliyor. Kim ne derse desin dün olduğu gibi bugün de haksız bir savaşa karşı çıkmaya, hakikatleri haykırmaya devam edeceğiz. Suriye savaşı kışkırtılırken pek çok ülkeden selefi, dinci, kadın düşmanı sapkınlar desteklenip kutsanırken de biz bu kirli savaşa karşı çıkmıştık ve susmamıştık. 2013'te bir grup vicdanlı insanla beraber "Üçüncü bir yol mümkündür." diye imzalı bir basın açıklaması yapmıştık ve o günlerde bu iktidarın savaş politikasını kutsayan, tartışılmasına bile tahammül edemeyen yandaş çevreler, özellikle sosyal medyadaki trolleri ve troliçeleri şahsıma ve diğer imzacı arkadaşlarımıza ahlak ve vicdana sığmayan çok çirkin saldırılar yaptılar, günlerce tehdit ve linçle karşılaştık. Sonuç ne oldu? Aradan geçen yıllar ve bir ülkenin harap olması, binlerce kadının köle pazarlarında satılmasına sebep olacak büyük bir yıkımdan sonra iktidarın geldiği Suriye politikası; yıllar önce bizim dediğimiz aynı nokta idi. Bugün de yakılan, yıkılan bir ülkede, Suriye'de bu korkunç savaş devam ederken IŞİD gibi, Emevici, köleci, kadın düşmanı, saltanatçı bu dinci yapılar girdikleri yerlerde yüzyılın büyük acılarını yaşattılar; uluslararası kadın pazarları kurdular, tarihî yaşamı katlettiler. İşte, bu vahşete maruz kalan bölge halklarının ölümlerden, tecavüzlerden, kölelikten kaçıp sığındığı ender bölgelerden biriydi Afrin ve bugün yine bu kadın düşmanı, sapkın, ÖSO'nun içinde barındırılan, bu vahşeti uygulayan katliamcılarla, bir katliamla Afrin şehir halkı da sivil halkı da karşı karşıyadır. Buna onay vermemiz mümkün değildir. Sizin vicdanlarınıza bir kez daha sunuyorum arkadaşlar.
AKP'Lİ BOSTANCI: HALKIMIZ KAN VE VAHŞET ÜZERİNE VAR OLMAK İSTEYEN HİÇBİR POLİTİKAYA İZİN VERMEZ
Kaya'nın konuşmasında sataşma olduğunu öne süren AKP Amasya Milletvekili Naci Bostancı söz alarak kürsüye geldi. Bostancı şöyle konuştu:
Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; halkımız kan ve vahşet üzerine var olmak isteyen hiçbir politikaya onay vermez. Halkımızı kimse aptal yerine koymasın. Bu, bir.
İkincisi: Suriye'nin kuzeyinde bir tezgâh düzenleniyor. Silah verilen "YPG" diye bir terör örgütü var. Emperyal güçler ha bire silah aktarıyorlar parasını almadan çünkü onlara görev veriyorlar. Ne görevi? Orta Doğu coğrafyasında halkları birbiri aleyhine düşman edecek bir askerî görev. Bu "YPG" denilen terör örgütü önce orada Kürtlerin kafasına vurmuş, onun şerrinden kaçan Kürtler Türkiye'ye ve Kuzey Irak'a sığınmışlar. Arapların kafasına vurmuş -Birleşmiş Milletlerin insan hakları gözlem raporlarında vardır- Arap köylerini yerle yeksan etmiş; silah marifetiyle totaliter bir yapı orada egemenlik kurup daha sonra da yine o emperyal siyasetin bir aparatı olarak vazife görmeye amade orada pozisyon alıyor. Aynı zamanda Türkiye'ye yönelik de kendine göre heva ve hevesleri var.
Şimdi, böyle bir terör üzerinden örgütlenmiş hizmete amade, Kürtleri de kullanan bir yapıya destek anlamına gelebilecek sözleri kendisi demokratik zeminler üzerinde hayat bulan bir iradenin ifade etmesini ben hayretle karşılıyorum. Çünkü bunlar demokrasinin düşmanı, bunlar Kürtler dâhil, Arapların, Acemlerin, Türkmenlerin, herkesin düşmanı. Terörün karakteri belli, bugün de orada sivilleri kalkan olarak kullanmaya çalışıyorlar.
Bu tavrı büyük bir aymazlık, demokratik zeminleri terörün emrine sunan kirli bir yaklaşım olarak değerlendiriyorum.
MECLİS BAŞKANI: SİZİN BU KÜRSÜDEN BÖYLE KONUŞMANIZA İZİN VERMEYECEĞİM
Tekrar söz alan Hüda Kaya , "ÖSO katiller ordusudur. ÖSO IŞİD'dir" deyince Meclis Başkanı tarafından sesi kısıldı. Meclis Başkanı Kaya'ya "Türkiye Cumhuriyeti'nden oluşan bir bütünü siz "Orada kirli bir savaş yapıyorsunuz ve sivil halkı öldürüyorsunuz." diye nitelendiremezsiniz. Asla bu kürsüden sizin böyle konuşmanıza izin vermeyeceğim. Asla" dedi.
Karşılıklı gerginliğin sürmesi üzerine Meclis Başkanı birleşime ara verdi.