Tekin: Kadınlarımızın yanında olacağız
CHP İstanbul Milletvekili ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Gürsel Tekin kadınlara pozitif ayrımcılık yapacaklarını belirtti.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin mansethaber'den Demet Öztürk'le söyleşi gerçekleştirdi. Tekin söyleşide kadınlar için yapacağı çalışmaları anlattı.
Demet Öztürk'ün soruları ve Gürsel Tekin'in yanıtları şöyle;
Demet Öztürk: İstanbullu kadınlar için ne yapacaksınız ?
Gürsel Tekin: Çok utanç verici verilerle karşı karşıyayız. Bugün İstanbul dünyada kadınlar için en tehlikeli 10 şehirden biri. Bu hepimizin isyan etmesi gereken bir durumdur. Bir şehrin gelişmişlik seviyesi kadınların huzuru ve güvenliği ile ölçülür. İstanbul bu sıralamaya layık değil. Kapsayıcı kent yönetimi uygulamalarıyla, güvenliği sağlayacağız. Şehir külltürü ve şehirlilik bilincini yeniden canlandıracağız. Belediyemizde kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık yapacak. Kuracağımız katılımcı modelde özellikle kadınlar belirleyici olacak. Sosyal, ekonomik ve kültürel alanda kadınlarımızın tamamen yanında olacağız.
Demet öztürk: İstanbul'un çözülmesi gereken öncelikli sorunları nelerdir ?
Gürsel Tekin: Bugün İstanbul’un iki temel sorunu var. Birincisi İstanbul İstanbullular için yönetilmiyor. İkincisi İstanbul’un bir belediye başkanı yok. Bugün İstanbul’un bütün kaynakları, bütün imkanları beton lobisine akıyor. İstanbul’u yönetenler de bu lobiye teslim olmuş durumdalar. BU lobi sadece 76 projede İstanbul’un 240 milyar lirasını çaldı. 496 deprem toplanma alanı vardı geriye 77 tane kaldı. Bu şebeke kalan hepsini işgal etti, AVM, Plaza, Rezidans dikti. Bugün bir deprem olsa İstanbulluların çocuklarını götürecekleri bir yer yok. Biz bunların bütün hepsini değiştireceğiz. İstanbul’u İstanbullularla birlikte İstanbul için yöneteceğiz. Beton lobisinin İstanbul’un göğsüne vurduğu hançerleri çıkartacağız, İstanbul’un kaynakları İstanbullulara akacak, İstanbul kazanacak.
Demet Öztürk: İstanbul'un sorunlarını nasıl çözeceksiniz?
Gürsel Tekin: Bir İstanbullu olarak, dünyanın en güzel şehrini hak ettiği yere getirebilmek için yola çıktım. 4 yıldır doktora yapar gibi çalıştım. Şehircilik alanında dünyada uzmanlarla, kent yönetiminde yer almış tertemiz ve başarılı bürokratlarla görüştüm. Üniversitelerde eğitim veren akademisyenlerden, yerel yönetimlerde uzun yıllar hizmet vermiş başarılı bürokratlardan ve yenilikçi gençlerden oluşan bir ekibimiz var. İstanbul’u sokaksokak, cadde cadde, ilçe ilçe geziyoruz. Her gün İstanbullular ile birlikteyiz. Halkın sorunlarını bizzat halktan dinliyorum, yeni dönemde neler yapacağımızı birebir halka anlatıyorum. İstanbullular ekonomik zorluklardan, altyapı yetersizliğinden ve güvenlikten şikayetçiler. Bütün bunları değiştireceğiz.
Açıkça söylüyorum bugün yerel yönetimlerde başarının sırrı belli. Katılımcılık, çoğulculuk, şeffaflık. Kimseyi ayırmayacağız, ötekileştirmeyeceğiz. Şeffaf bir şekilde hesap vereceğiz., İstanbul’da beton lobisinin değil, garibanların, emekçilerin, işçilerin, halkın yanında olacağız. İstanbul’un bütün kaynaklarını İstanbullular için kullanacağız. Üçüncüsü, saksı gibi belediye başkanlığı yapmayacağız, halkın içerisinde olacağız. Halkın sorunlarını, beklentilerini, taleplerini günü gününe takip edeceğiz. Dördüncüsü kent sürgünü diye bir şey kalmayacak. İnsanların evlerini başlarına yıkıp beton lobisine rant olarak vermeyeceğiz. Yerinde dönüşüm ile İstanbullular kazanacak. Dördüncüsü, modern şehircilik teknolojilerini İstanbul’a kazandıracağız, sanatı ve kültürü destekleyeceğiz. Bugün Londra Belediyesi turizmden 16 milyar dolar kazanıyor, dünyanın göz bebeği İstanbul 7 milyar dolar kazanamıyor. Bunu değiştireceğiz. Bütün İstanbul kazanacak, zenginleşecek, hep birlikte ileri gideceğiz.
Demet öztürk: Gürsel Tekin'in İstanbul için projeleri var mı?
Gürsel Tekin: Şehircilik alanında dünyanın en önemli uzmanlarıyla, akademisyenlerle, hayatını şehirciliğe adamış tertemiz bürokratlarla görüştüm. Barcelona ise Barcelona, Viyana ise Viyana, Amsterdam ise Amsterdam, dünyadaki bütün iyi örnekleri araştırdık, tek tek bunların üstünde çalıştık.
Yerel yönetimlerde dünya yepyeni bir çağa girmiş durumda. Artık yeni teknolojiler, entegre kent sistemleri, ekolojik kalkınma, akıllı şehircilik, sürdürülebilir büyüme gibi kavramlar konuşuluyor. Biz İstanbul’a bunları getireceğiz. Amacımız olağanüstü işler yapmak ve İstanbul’a çağ atlatmak. Hedefimiz İstanbul’u dünyada en yaşanabilir ilk 10 şehir arasına sokmak. Bunları da başaracağız.
Diyorum ki: “İstanbul’un gücü yeter.”