Selahattin Demirtaş'tan 'erkek aklı'na eleştiri
Selahattin Demirtaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nde polislerin kadınlara uyguladığı şiddete ve kadın-erkek eşitliğine değindi.
Selahattin Demirtaş, Twitter'dan her pazartesi günü saat 19.00'da paylaştığı mesajlarında bu hafta kadın-erkek eşitliği ve kadın hakları konusuna değindi.
Demirtaş’ın konuya ilişkin “Erkek aklını’ veya ‘erkek zihniyetini’ konuşalım bu hafta. Birkaç twitle geçiştirilecek bir konu değil elbette. Bu nedenle, önerdiğim kitapları okuyarak işe başlayın bence sevgili erkekler. Ayrıca herkes, bu konuda yapılmış çalışmaları birbirine hemen şu anda önersin lütfen” diyerek kitap tavsiyelerinde de bulundu.
Selahattin Demirtaş’ın sosyal medya hesabından paylaşımları:
Merhaba arkadaşlar. Gündemi buradan takip etmek pek kolay olmuyor. İstiklal’de kadınlara yönelik hükümet şiddetini televizyonlar çok az verdi. Çünkü korkak merkez medya, hükümetin her türden hukuksuzluğunu örtmekle meşgul şu sıralar. Her türden iktidar “erkektir” çünkü.
“Erkek aklını” veya “erkek zihniyetini” konuşalım bu hafta. Birkaç twitle geçiştirilecek bir konu değil elbette. Bu nedenle, önerdiğim kitapları okuyarak işe başlayın bence sevgili erkekler. Ayrıca herkes, bu konuda yapılmış çalışmaları birbirine hemen şu anda önersin lütfen.
Sizinle eşit olduğuna inandığınız bir kadın var mı? Yani yaptığınız her şeyi yapma hakkına sahip bir kadın? Anne, eş, kız kardeş, sevgili? Yok artık! “Benim yaptıklarımı yaparsa bacaklarını kırarım” mı dediniz içinizden? Demişseniz kusura bakmayın, o sizin içinizin pisliği.
Kadınların büyük çoğunluğu, erkeklerin yaptığı kötülükleri asla yapmazlar. Savaş kararı almak, işkence ve katliam yapmak, yolsuzluk yapmak, doğayı katletmek, tecavüz etmek vs. Bunlar binlerce yıldır, erkek aklının tekelindeki kötülüklerin sadece bir kaçı.
Kadınlarla eşit olmak neden önemlidir? Kadınlar gülünüz, çiçeğiniz oldukları için mi? Bunu aklınızdan bile geçirmeyin! Kadınlarla eşit olmak, her türlü sömürü, zulüm, zorbalık iktidarını yeryüzünden silmek için olmazsa olmazdır. “Ne alakası ve şimdi” diyen oldu mu?
Doğrudan alakası var kardeşim. Yeryüzündeki en büyük iktidar gücünün (imparator, devlet, koca, baba, patron) bile üretildiği ilk yer kadın bedeni ve kadın varlığıdır. Hem de her gün her saniye, kadın sömürüsü üzerinden kendini yeniden üretir bu erkek aklı.
Daha doğar doğmaz iktidar olmak, güçlü olmak, ezmek öğretilir erkeklere. Hayat boyu da devam eder bu. Kadınlara ise boyun eğmek, hizmet etmek düşer. Zalimliğe doğru giden yolda staj alanıdır erkeğin etrafındaki kadınlar. Onları ezerek öğrenir iktidar olmayı, zorbalığı.
Sonra “işi” büyütür ve eline geçen ilk fırsatta dünyanın geri kalanına uygular öğrendiklerini. Dünyanın en tehlikeli şeyi “erkek” olduğu için, biz de kendimizi korumanın tek yolu olarak “erkek” olmayı seçeriz. Böylece zulüm ve zorbalık çarkının parçası haline geliveririz.
İşte özgürlük ve eşitlik için mücadele eden kadınlar bize başka bir yol öneriyorlar. “Eşit olalım. Erkek gibi değil, insan gibi düşünmeyi öğrenin” diyorlar. “Bunun için de cesur olmanız lazım. Sahte erkeklik duygularını bir kenara bırakıp eşit insanlar olmalısınız” diyorlar.
Sadece kendileri için değil, bütün insanlık için kalıcı ve gerçek bir adalet öneriyorlar. “Ezilen sınıflar, kimlikler, uluslar, cinsiyetler, inançlar kadın özgürlüğünü ve eşitliğini öncelemezlerse hiçbir baskıcı iktidar odağını alt edemezler” diyorlar.
Dünyanın en büyük sömürge ulusu olan kadınlar isyan etmişse erkekliğin sonu yakındır. Kendini zulümle donatmış erkeklik zihniyetini öldürmekten korkmayın. O ölünce geriye tüm saflığıyla insan kalır, merak etmeyin.
Erkeklik bir güç değil yüktür. Bu yükten kurtulmadan asla onurlu, eşit, özgür bir yaşamınız olamayacak. Acı, ama gerçek.
Bu konuda bize öğretilen her şey, bugün artık kapitalist sömürü düzeninin devamı için uydurulmuş yalanlardır. Kapitalizm, derin bir eşitsizliği fırsat eşitliği olarak bize yutturmaya çalışırken, yine en çok kadın sömürüsü üzerinden yapar bunu. Yutmayın bu yalanları.
Lütfen bu konuya çok daha fazla kafa yorun. Okuyun, araştırın, gözlemleyin, tartışın ve değişin. Zihniyetiniz değiştikçe kendinizi daha mutlu, daha dirençli, güvende ve umutlu hissedeceksiniz. Daha çok sevecek, daha çok sevileceksiniz.
Evet sevgili erkekler. Duygularınıza, ilişkinize saygı mı duymak istiyorsunuz? O halde içinizdeki erkeği öldürün. Haftaya pazartesi akşamı yine görüşmek üzere hoşça kalın. “Görüşmek” diyorum, çünkü ben de sizin twitlerinizi görüyorum :)