Selahattin Demirtaş: Yunanistan sınırından itseniz de kaçmazdım
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AİHM’in verdiği serbest bırakma kararının uygulanmamasının ardından ilk kez mahkemenin karşısına çıktı.
AİHM kararının “siyasi operasyon” sonucunda uygulanmadığını belirten Demirtaş, bu aşamadan sonra mahkemenin tarafsızlığını yitirdiğini, adil yargılama yapamayacağını kaydetti. “Heyetiniz bu davadan çekilerek tarihe not düşmeli” diyen Demirtaş, aksi durumda mahkeme heyetini reddettiğini kaydetti.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Cezaevi Kampüsü içerisindeki salonda yapılan duruşmaya, Edirne Cezaevi’nden getirilen tutuklu Selahattin Demirtaş katılırken, kendisini çok sayıda avukat savundu. HDP eş genel başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli’nin arasında bulunduğu bazı HDP’li vekiller ile CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu da duruşmayı izledi. Cezaevi çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.
Mahkeme Başkanı Murat İlhan, gelen belgeleri okuduktan sonra Demirtaş’a savunmasını tamamlaması için söz verdi. HDP’ye yönelik siyasi soykırım uygulandığını söyleyen Demirtaş, “Yargı da bunun gereğini yerine getiriyor” dedi.
Konuşmasının bir bölümünü ana dilinde yapmak istediğini söyleyen Demirtaş, daha önceden hazırladığı yazılı bir metni önce Kürtçe, ardından Türkçe okudu.
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre, mahkemenin söylediklerini anlayıp anlamadığının çok önemli olmadığını belirten Demirtaş, “Zaten siz, benim söylediklerime göre değil hükümetin söylediklerine göre karar vereceksiniz” diye konuştu. Reddi hakim talebinde bulunacağını söyleyen Demirtaş, “Hükümetin yargı üzerindeki baskılarına da tepki göstererek davadan çekilmeli” ifadelerini kullandı. Demirtaş, mahkemenin neden bu saatten sonra davada adil ve tarafsız bir yargılama yapamayacağını da gerekçeleriyle anlattı.
Olmayan gizli tanık
Tutukluluğunun devamına 4 temel delile dayanarak karar verildiğini anımsatan Demirtaş, bunlardan gizli tanık Mercek’in gerçekte var olmadığının ortaya çıktığını, ikincisinin yasadışı dinleme kayıtları olduğunu kaydetti. Bu dinlemeler ilişkin ses kayıtlarının iki yıldır dosyaya getirilmediğini söyleyen Demirtaş, “Murat Karayılan’ın hesabından atılan 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili tweeti, de gerekçe gösterdiniz. Bu tweet’in araştırılmasını istedik. Esasa etkili değil diye reddettiniz” dedi. Demirtaş, bu sahte delilleri cemaatçi savcıların hazırladığını, mahkemenin de bunu kabul edip kullandığını kaydetti.
16 Nisan 2017’deki referandum süreci ile cumhurbaşkanı adayı olduğu 24 Haziran 2018’deki seçimlerde mahkemenin kendisini tahliye etmediğine dikkat çeken Demirtaş, şöyle konuştu: “Biz içerde olduğumuz için Anayasa değişikliği geçti. Bu AKP’nin başarısı değil sizin başarınızdır. Yunanistan sınırından itseniz de kaçmazdım. Dışarıda olsam Erdoğan başkan olamazdı, kazanamazdı. AKP seçim kazansın diye Demirtaş’ı içerde tuttunuz.”
Uçum’un kararı
AİHM’in uzun tutukluluk nedeniyle ihlal kararı verdiğini ve tahliye edilmesini istediğini anımsatan Demirtaş, şöyle devam etti: “Siz ne yaptınız? ‘Önce hükümetin tavrını bekleyelim’ dediniz. AKP Genel Başkanı, ‘AİHM’in kararlarını takmayız, karşı hamlemizi yapar işi bitiririz’ dedi. Arkasından siyasi operasyon başladı. Bunun başında Erdoğan’ın danışmanı Mehmet Uçum vardır. Sizin tahleyenin reddi kararının gerekçeleri, Uçum’un hazırladığı raporun aynısı. Gerekçeleriniz oradan geçmiş. Sizi daha iyi hukukçular sanıyordum.”