Özcan Purçu: Yanlış yönlendirme diye birşey yok!
Özcan Purçu, "Bir can gitmiş vahim bir olay sonrasında. Özür dilenecekse o canın yakınlarından ve akrabalarından özür dilenmeli" dedi.
CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, geçen yıl Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde Hanife Kaçar'ın (85) kaldığı çadırda yanarak yaşamını yitirmesinin ardından TBMM Genel Kurulu'nda olaya tepki göstererek eleştirdiği Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz'ı makamında ziyaret etti. Özcan Purçu, "Bir can gitmiş vahim bir olay sonrasında. Özür dilenecekse o canın yakınlarından ve akrabalarından özür dilenmeli" dedi.
Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde geçen yıl Kasım ayında, yaşadığı barakada çıkan yangında hayatını kaybeden Hanife Kaçar için istenen konteyner, ölümünden bir hafta sonra temin edilip gönderilebildi. Olayın gündeme gelmesinin ardından TBMM Genel Kurulu'nda konuşma yapan CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, Afyonkarahisar'da bir insanlık dramı yaşandığını, 4 yıldır çadırda yaşayan Roman vatandaşın çıkan yangında yaşamını yitirdiğini söyledi, Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz'ı aileye konteyner vermediğini öne sürerek eleştirdi.
DHA'nın haberine göre yaşanan olayın ardından CHP Milletvekili Özcan Purçu, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal ve beraberindekilerle Vali Mustafa Tutulmaz'ı dün akşam makamında ziyaret etti. Yaklaşık 1,5 saat süren ziyaretin ardından Purçu ve Vali Tutulmaz, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
'BÖYLE ÜZÜCÜ OLAYLARIN YAŞANMASINI HİÇ KİMSE İSTEMEZ'
Bu üzücü olayın yaşanmasını kimsenin istemeyeceğini belirten CHP'li Özcan Purçu, şunları dedi:
"Sayın Valimize o üzücü olaydan sonra telefon açtık. Sayın Milletvekilimizle de görüştük. Sayın Valimiz bizi buraya davet etti. Bu üzücü olayı kimse tasvip etmez ve yaşanmasını istemez. Bir insanın çadırda diri diri yanmasını hiçbir vicdan kabul etmez. Bu bağlamda üzülerek ifade edeyim; Bir daha böyle olayların Türkiye'nin hiçbir yerinde yaşanmamasını istiyoruz. Sayın Valim o konuşmadan sonra beni aradı. 'Çadırda ne kadar vatandaş varsa ben hepsini aldım ve evlere yerleştirdim. Ben de istemezdim' dedi. Birçok vatandaşımız çadırdan evlere yerleştirdi ve ev düzenlerini kurdu. Kendisine teşekkür ediyorum bu bağlamda. Hem merkezde ve hem ilçelerimizde yaşayan Roman vatandaşlarımızla ilgili 'Gelecekte ne yapabiliriz, kötü bir olay yaşandı bundan sonra yaşanmasın' diyerek, 'bir plan dahilinde hizmet edebiliriz' şeklinde Sayın Milletvekilimiz ve Sayın Valimizle bir toplantı yaptık. İnşallah ileriki süreçte bütün vatandaşlarımızla ilgili, sadece Roman vatandaşlarımızla değil, mağdur, yardıma ihtiyacı olan ve yoksul tüm vatandaşlarımızla ilgili gelecekte ne yapabiliriz, onu konuştuk. Bu bağlamda da inşallah birlikte çalışacağız."
'YANLIŞ YÖNLENDİRME DİYE BİR ŞEY YOK'
Bir gazetecinin 'Olayla ilgili yanlış mı yönlendirildiğinizi düşünüyorsunuz?' sorusuna Özcan Purçu, şöyle yanıt verdi:
"Yanlış bir yönlendirme yok, net bir olay var işin içerisinde. Bir vatandaş çadırda yanıyor. Bunun yanlış yönlendirmesi gibi bir şey yok. Kamusal zafiyet ve eksikliklerimizden. Sosyal sorumluluk çerçevesinde herkesin görevi, çadırda yaşayan vatandaşın normal sosyal hayat şartlarına kavuşturulması. Yanlış yönlendirilme gibi bir şey yok. 2 artı 2 eşittir 4. Çadırda yaşayan vatandaşımız vefat ediyor. Yanlış yönlendirme diye bir şey yok."
'GERİYE TAKILIP KALIRSAK GELECEĞİ GÖREMEYİZ'
Vali Mustafa Tutulmaz da geriye takılıp kalmanın bir anlam taşımayacağını söyledi. Tutulmaz, "Bundan sonra Roman kardeşlerimize neler yapabiliriz, bunları topluma daha fazla entegre etme adına üzerimize ne düşer; bununla ilgili 1,5 saatlik bir toplantı yaptık. Geriye takılıp kalmayalım. Kalırsak geleceği göremeyiz. Bundan sonra Roman kardeşlerimizi topluma daha fazla entegre etme yönünde neler yapabiliriz; buna hep birlikte kafa yoralım" diye konuştu.
'YAKINLARINDAN VE AKRABALARINDAN ÖZÜR DİLENMELİ'
Bir gazetecinin herhangi bir özür dileme olup olmadığını sorması üzerine Vali Tutulmaz, "Sayın Vekilimiz 'Benim buraya gelmem zaten bunu bir şekilde ifade ediyor' dedi" karşılığını verirken, araya giren Özcan Purçu ise "Özür dilenecek de bir şey yok. Bir sayfayı kapattık, önümüze bakıyoruz, Sayın Valimizin de ifade ettiği gibi. Bir can gitmiş vahim bir olay sonrasında. Özür dilenecek bir şey yok ortada. Özür dilenecekse o canın yakınlarından ve akrabalarından özür dilenmeli, böyle bir olaya sebebiyet verdiğimiz için. Kamu görevlisi olarak bütün insanların sorumluluğu onlardan özür dilenmeli. Dolayısıyla ben Hanife Hanım'ın çocuklarından, akrabalarından ve yakınlarından onun ölümünü engelleyemediğimiz için özür diliyorum" diye konuştu.