Erdoğan: Gözümüzü oraya diktik
Erdoğan, AK Parti Gaziantep aday tanıtım toplantısında konuştu; konuşmasının ardından Gaziantep belediye başkan adaylarını açıkladı.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
"Gaziantep tüm dünyaya insanlık dersi verdi. Teröristlerden arındırılan bölgenin yeniden ayağa kaldırılmasında çok büyük sorumluluk üstlendi. Yaklaşık iki hafta önce, Fırat Kalkanı harekatı bölgesinin idari yapılanmasını yürütürken görevi başında vefat eden Gaziantep Vali Yardımcımız Ahmet Tugay İmamgiller'e Allah'tan rahmet diliyorum."
İşte AKP Gaziantep adayları: O ilçeler MHP'ye bırakıldı
Ülkemizin huzurunu bozmak, fitne sokmak için çırpınan içerideki gafillere, teröristlere, ajanlara itibar etmeyen Gaziantepli kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.
Cumhur ittifakı ile kurduğumuz gönül birliğine özellikle sahip çıkacak ve inşallah hep birlikte en yükseğe çıkaracağız. Gaziantep'ten rekor oy oranı bekliyorum. Millet Bahçemize, Hasan Celal Güzel'in adını verdik. İkinci millet bahçesini eski stadyumun yerine yapıyoruz.
Yerel ve yatay mimari ile inşa edeceğimiz 50 bin konutluk yeni bir şehri; tüm ticari kültürel alanlarıyla birlikte kuruyoruz. Bunu şimdi Türkiye'de şu anda sadece Gaziantep yaşıyor. Bu projenin ilk etabında halen 2795 konutun inşası ile yol çalışmaları devam ediyor. "
Amanos dağlarını tünelle geçeceğimiz, içinde viyadük ve tünellerin de olduğu Dörtyol Hassa yoluyla ilgili adımı inşallah bu yıl içinde atmaya başlıyoruz. Rehavete kapılmayacağız, aynı kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz.
Kendi sınırlarımız içindeki vatandaşlarımız kadar sınırlarımızın ötesindeki kardeşlerimizin de haklarını, hukuklarını korumak görevimizdir.
Türkiye'nin, Suriye, Irak, Kıbrıs, Balkanlar, Kafkaslar politikalarını anlamak isteyenler gelip Gaziantep'e baksınlar. Biz bölüşmenin bereketine inanan bir milletiz. Biz bir tas çorbayı Çanakkale'de nasıl bölüştüysek burada da aynı şekilde bölüşüyoruz, bölüşmeye devam edeceğiz. Biz biliyoruz ki sevgililer sevgilisi Peygamberimiz ne buyuruyor? "Veren el alan elden hayırlıdır" Yine böyle devam edeceğiz. Siyasette, ekonomide elimizdeki imkanları dostlarımızla paylaşmaktan memnuniyet duyuyoruz.
Bir gece ansızın gider gereğini yaparız. Coğrafyamızda hiçbir tarihi ve insani ilişkileri olmayanlar, 12 bin km'den gelip Suriye'de cirit atarken, biz elimiz kolumuz bağlı mı duracağız? Türkiye'yi buradan uzak tutmak isteyenlerin derdi Suriye halkını özgürlüğe kavuşturmak değil, tam tersine bataklığı derinleştirmektir.
Diyorlar ki Türkiye'nin Suriye'de ne işi var? 1998 yılında baba Esed ile o zaman Türkiye bir Adana Mutabakatı anlaşması imzaladı. Ve bu anlaşma hala hükmü icra edilmesi gerekli bir anlaşmadır, anlaşma metninin içinde bunlar vardır. 2001'de bu aynı şekilde yenilenmiştir. DEAŞ'a ne yaptılar bilemiyoruz ama Suriyeli 1 milyon kardeşimizin ölümüne ya göz yumdular ya da doğrudan ortak oldular.
İslamın en büyük düşmanı olarak gördüğümüz DEAŞ ile mücadelede somut başarıları olan tek ülke Türkiye'dir. Mesela son 2 yılda 8 bin DEAŞ mensubunu gözaltına aldık, 2300'den fazlasını tutukladık. Sınır dışı ettiğimiz DEAŞ'lı sayısı 7 binin üzerindedir. Sadece El Bab'da 3 bin DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik. Çeşitli ülkelerden 1 milyona yakın kaçak göçmeni yakaladık, bunlardan 240 binini ülkesine gönderdik.
Şu ana kadar Suriye topraklarına geri dönen sığınmacıların sayısı 300 bine yaklaştı. Fırat'ın doğusunu teröristlerden arındırdığımızda milyonlarca kardeşimiz evlerine dönebilecek. Askeri hazırlıklarımızı büyük ölçüde tamamladık. Halen süren siyasi ve diplomatik süreçlerin neticesini bekliyoruz. İki gün önce Moskova'daydık. Oldu oldu, olmadı bir gece ansızın oralardayız. Biz bu bedeli öderiz ama istiklalimizden ve istikbalimizden asla taviz vermeyiz.
Şimdi geçenlerde TOBB'da Türkiye'nin tüm oda ve borsalarıyla bir araya geldik ve kendilerinden taahhüt aldık. Ve o gün ayrılana kadar rakam 2,5 milyonu bulmuştu. Yani 2,5 milyon istihdam sağlayacak Türkiye'deki odalarımız ve borsalarımız.
FIRSATÇILARA UYARI: HAZIRLIKLARIMIZ VAR
Şu tür sıkıntılarla karşılaştığımız oluyor. Bir KOBİ'ye uygun şartlarda finansman sağlıyoruz. Bazı kişilerin bu kaynağı işinde kullanmak yerine, götürüp faize ve finans araçlarına yatırdığını duyuyoruz. Döviz kuru ve enflasyon konusunda, fiyatları şişiren kimi ticaret erbabının aynı şekilde devam ettiğine inanıyoruz. Dolar düştü mü? Düştü. Borsa yükseldi mi? Bak 100 bini yakaladı.
Şimdi marketlere bakıyoruz çarşıya pazara bakıyoruz. Maalesef marketlerde fiyatlar üreticiden alındıktan sonra aracılar vasıtasıyla tırmandırılıyor. Fiyatlar birbirini tutmuyor. Burada belediyelerimize büyük görevler düşürüyor. Bu tür fiyatları artıranları hesaba çekmeniz lazım, bunları silkelemeniz lazım. Benim vatandaşıma bu fiyatlarla mal satanları hesaba çekmeniz lazım. Hazırlıklarımız var, bunun uygulamasını yapacağız. Bunun adı fırsatçılıktır, tefeciliktir, hatta ülkeye ve millete ihanettir.