CHP'li Gümrükçü: 'Oylar çantada keklik değil, çok çalışmamız gerek'

CHP Çiğli Belediye Başkan Adayı Utku Gümrükçü, Çiğli için projelerini anlattı.

CHP'li Gümrükçü: 'Oylar çantada keklik değil, çok çalışmamız gerek'

‘Fırtına Başkan’dan Çiğli halkına erken müjde CHP Çiğli Belediye Başkan Adayı Utku Gümrükçü, İzgazete Genel Yayın Yönetmeni Ümit Kartal’ın sunduğu Ege Politik programına konuk oldu.

İz Gazete Genel Yayın Yönetmeni Ümit Kartal’ın TvDen kanalında sunduğu Ege Politik programının bu haftaki konuğu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çiğli Belediye Başkan Adayı Utku Gümrükçü oldu.

Partisine uzun yıllardır emek veren ve CHP’nin İzmir’deki en genç adaylarından biri olan Gümrükçü önemli açıklamalarda bulundu.

CUMHURİYET MİTİNGLERİNDE AKTİF ROL ALDI

Cumhuriyet Mitingleri’nde aktif rol alan, AKP’nin iktidara geldiği günden itibaren gizli bir ajandası olduğunu, demokrasi ve Cumhuriyet’in temel değerleriyle uzlaşmaz bir tutumu olduğunu dile getiren Gümrükçü, “Bu durum dönemin CHP Genel Başkanı ve tüm kadroları tarafından tespit edilip, kamuoyuyla paylaşıldı. Laiklik karşıtı eylemler sergileniyordu ve toplumda bir tepki gelişmişti. Dünya siyasetinde az rastlanır, Türk siyasi tarihinde de önemli yer tutan mitinglerdi. Kimsenin burnu bile kanamadan, insanlar bir araya gelip gelişmekte olan uygulamalara demokratik tepkilerini ortaya koydular. Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun temsil ettiği değerlere bağlılıklarını ifade ettiler. Mitinglerin tamamının organizasyonunda ve sunucu olarak sahnesinde yer aldım. Kendime olan güvenimin ve hitabet yeteneğimin gelişmesinde bu mitingler etkili olmuştur diye düşünüyorum. Milyonlarca insanın önünde heyecanlanmadan konuşabilmek önemli bir şeydi. Benim siyasi yaşamımda gerçekten onur duyduğum günlerdi.” şeklinde konuştu.

SİYASET ÖRGÜTE DAYANILARAK YAPILIR

Türkiye’de 1980 yılı sonrasındaki siyaset anlayışının, zenginlerin rol aldığı bir tiyatro sahnesine dönüştüğü benzetmesini yapan Gümrükçü, “Bunun karşısında da şöyle bir çizgi var. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi’nde gençlik kollarından gelen, örgüte emek vermiş, ilçe başkanlığı yapmış insanların da bir yere gelmesi gerektiğini, siyasetin sermayeye dayanarak değil de örgüte dayanarak yapılması gerektiğini düşünen bir çizgi var. Ben de o çizginin temsilcilerinden biriyim. Partimiz bu dönem önemli bir karar verdi. Dışarıdan kimseleri değil, örgütten gelen, partiye ve İzmir’e emek vermiş insanları bir yere taşıma yönünde bir karar aldı. Adaylar noktasında baktığımızda 10 tane adayımız eski ilçe başkanı, 5-6 arkadaşımız ise meclis üyeliği yapmış durumda. Yani 20’ye yakın arkadaşımız örgütsel bir süreç içinden süzülerek belediye başkan adayı olmuş durumda. Tabi bu İzmir’de bir değişikliğin gerekliliği noktasında, bizim il kongresinde temsil ettiğimiz, parti içi çizginin de tescillediği anlamına geliyor.” ifadelerine yer verdi.

YÜRÜYELİM ARKADAŞLAR

‘Fırtına Başkan’, ‘Yürüyelim Arkadaşlar’ gibi sloganların nasıl oluştuğunu açıklayan Gümrükçü, “2014 yılının Temmuz ayında CHP Çiğli İlçe Başkanı seçildim. Seçilir seçilmez 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle karşı karşıya kaldık. Yaklaşık 1 ay çok önemli bir kampanya yürüttük. Çarşıda, pazarda, esnafta, meydanlarda, her yerde vardık. Seçim sonucunda da yüzde 65 oranında oy aldık. O dönem yerel bir gazeteci arkadaşımız bu çalışmalarımızdan dolayı bana ‘Fırtına Başkan’ lakabını taktı. Çiğlili arkadaşlarımızın da hafızasında olduğu için bu lakap yine gündeme geldi. ‘Yürüyelim Arkadaşlar’ sloganı ise daha iyi bir başlık aslında. Siyaset uzun bir yolculuk ve örgütsel mücadelenin içinden yürüyerek yavaş yavaş bir yerlere geliyoruz. Emeğe de değer veren bir slogan. Aynı zamanda Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu’nun başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’ne de atıfta bulunan bir slogan. Gençlik Marşının’da ‘güneş ufuktan şimdi doğar, yürüyelim arkadaşlar’ nakaratının da vurucu cümlesi aslında ve hem benim temsil ettiğim siyasi anlayışa hem de birliktelik çağrısı yapan, yoldaşlık vurgusu yapan derin bir slogan.”şeklinde konuştu.

TÜM ÇİĞLİ’YE EŞİT HİZMET GÖTÜRECEĞİZ

Çiğli’deki tüm aday adaylarının kendisinin yoldaşı olduğunu vurgulayan Gümrükçü, “CHP’nin adayı belli ve diğer tüm aday adaylarının hepsi ailemizin bir ferdi ve onlarla bizim yoldaşlık hukukumuz var. Hiç kimse bir başka aday adayını destekledi diye benden kaynaklı önyargıya, olumsuz davranışa maruz kalmayacak. Kimseyle kavgamız yok ve pazartesi günü itibariyle alanda bulunan bütün arkadaşlarımla kucaklaştım. Bütün CHP’liler benim ailem ve yoldaşım. Ancak benim artık yapacağım görev bir kamu görevi, CHP’nin programını bulunduğum makamda uygulamak ve ona uygun belediye kadrosunu kurmak. Aynı zamanda bir ittifak var ve ben İYİ Parti’nin de adayıyım, bunun bilincindeyim. Toplumsal muhalefetin lideri konumundaki bir makama aday oluyorum. Belediye başkanı o şehrin siyasi lideridir. Dolayısıyla Çiğli’yi ve İzmir’i ilgilendiren her konuda siyasi lider olarak tavır almak zorundayız. Benim ailem artık 200 bin nüfuslu Çiğli ve önümüzdeki süreçte onu en iyi temsil edeceğim. CHP’nin programını hayata geçirmek için uğraşacağım ama hizmette insan ve mahalle ayrımı yapmayacağız. Bütün mahallelere eşit hizmet götürmek için uğraşacağız.”diye belirtti.

OYLAR ÇANTADA KEKLİK DEĞİL, ÇALIŞMAK ŞART

İzmir’de bütün ilçeleri kazanmanın mümkün olduğunu dile getiren Gümrükçü, “Her seçim zordur. Milyonlarca insana ulaşacaksınız, onların gönlünü kazanıp rızasını alacaksınız, o insanları sandığa gitmesi için motive edeceksiniz, kullanılan oyların kazaya uğramaması için gerekli güvenlik önlemlerini alacaksınız. İzmir CHP’nin kalesidir demek doğru bir anlayış değil. İnsanların oyları çantada keklik değil. Bir hedef koymak ve yaptığınız her yanlışın sizi o hedeften uzaklaştıracağını düşünmeniz lazım. Asıl önemli olan hata yapmamaktır. Belediye başkanlığında ulaşılabilir olmak, dersini iyi çalışmış olmak, bunu kamuoyuyla doğru araçlarla paylaşabilmekten geçer. Son gün yapacağınız seçim güvenliğiyle birlikte artık sizin seçiminiz kazanılmış demektir.”açıklamasında bulundu.

SOYER’İN ADAYLIĞINDAN DAHA DOĞAL BİRŞEY YOK

CHP’nin İzmir adayı Tunç Soyer’i de değerlendiren Utku Gümrükçü, “Öncelikle mevcut başkanımız Aziz Kocaoğlu’na CHP’ye ve İzmir’e yaptığı katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. Geldiğimiz noktada ise bir değişim ihtiyacı ve ona uygun bir CHP adayı belirlendi. Tunç Soyer ismi İzmir’de heyecan yarattı. İyi bir belediye başkanıdır, çocuk meclisi kurmuş, yavaş şehir kalkınma modelini Seferihisar’a uygulamış, turizmi geliştirmiş, kadın kooperatifi kurmuş, yerel kalkınma için önemli işler yapmış. Birleşmiş Milletler’in Habitat Toplantısı’na Türkiye’den katılan tek belediye başkanıdır. Aynı zamanda siyasal bir misyonu var. Sosyal Demokrat Belediyeler Birliği’nin kurucusu ve başkanıdır. Dolayısıyla bu ismin CHP adayı olarak gösterilmesinden daha doğal hiçbir şey yoktur. Seferihisar’da verdiği başarılı sınavı şimdi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan’ı olarak verecek. İzmir Türkiye’nin gözbebeği ve siyasal anlamda toplumsal muhalefetim İzmir’e yüklediği bir anlam var. Bu sorumlulukları yerine getirmenin bir yükü olacaktır. Tunç Bey ise bunun altıdan alnının akıyla kalkacaktır. İyi bir rüzgar yaratacaktır.”diye konuştu.

SORUNLARI BÜTÜNCÜL ELE ALMAK GEREKİR

Genel olarak ulaşım ve otopark gibi sorunların tüm belediyelerde olduğunu belirten Gümrükçü sözlerini şöyle bitirdi: “Çiğli özelinde bir çöp sorunumuz var. İmar ve kentsel dönüşüm sorunumuz var. İzban hattıyla bölünmüş bir Çiğli sorunumuz var. Mahalleler arasında eşitsiz hizmet sorunumuz var. Çiğli’nin nüfusu 30 binlerden 200 bine çıkmış durumda. Çiğli kuzeyin yıldızı ve aynı zamanda en iyi hızlı gelişen ilçesi konumundadır. 13 kilometrelik bakir bir sahil şeridi var. Dolayısıyla tüm sorunları bütüncül bir şekilde ele almamız gerekiyor. Büyükşehir belediye başkanımızla net bir şekilde konuşup, elbirliğiyle çözüm üretmemiz gerekir. İmar ve SİT alanları gibi konularda da hükümetle diyalog kurmak gerekiyor. Çiğli’nin sorunları sadece belediyenin çözebileceği şeyler değil ama sorunların hepsinin tek tek zamanla çözmemiz şart. Sizin aracılığınızla bir müjde vereyim. En büyük sorunumuz çöp sorunu ve bunu buradan taşıyamıyoruz. Çöpten kısa vadede kurtulmamız görünmüyor ama kokusundan kurtuluş sürecimiz başladı. Pazartesi günü Sayın Kocaoğlu ve bürokratları ilk denemeyi yaptı. Çöpteki metan gazından elektrik üretme süreci başladı. Çiğli’nin elektriğinin tamamı buradan üretilebilir ve bu üretim gazdan üretileceği için en büyük sorun olan koku sorunu ortadan kalkmış olacak. Şubat ayının son haftasından itibaren de Çiğli ile ilgili hazırlamış olduğumuz programı, vaatlerimizi ve nasıl yapacağımızı kamuoyuyla paylaşacağız. Son sözüm şu: Bizi izlemeye devam edin”