Kaya: 30 bin akademisyene ihtiyaç var
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, Meclis'te basın toplantısı düzenleyerek üniversitelerde 30 bin akademisyene ihtiyaç olduğuna dikkat çekti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın 2 Kasım 2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan “Devlet Yükseköğretim Kurumlarında Öğretim Elemanı Norm Kadrolarının Belirlenmesine Ve Kullanılmasına İlişkin Yönetmelik” ile ilgili TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Kaya, "Norm kadro seçimi rektörlerin inisiyatifine bırakıldığında hakkaniyetli bir seçim yapılacak mı? Öğretmen atamalarında KPSS'de Türkiye birincisi olanı mülakatta eleyen bir sistemin, akademik kariyeri olanları elemeyeceğinin garantisi var mıdır?" sorularını yönelterek, "Liyakate göre değil de siyasete göre bilim insanı yetiştirmeye kalkarsanız bu ülkenin geleceği olamaz." dedi.
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının (YÖK) 2 Kasım 2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "Devlet Yükseköğretim Kurumlarında Öğretim Elemanı Norm Kadrolarının Belirlenmesine ve Kullanılmasına İlişkin Yönetmeliği" ile üniversitelerin norm kadro sorunlarının da yeniden gündeme geldiğini belirten Kaya, üniversitelerin YÖK onayı olmadan akademik personel alabilmesine imkan tanındığının belirtildiğini ancak 2019 yılı ve sonrası için kamu üniversitelerinin onayının Cumhurbaşkanlığına bırakıldığını söyledi.
Kaya, "Şu ana kadar Sivas Cumhuriyet Üniversitesi dışında hiçbir üniversiteye bir norm kadro verilmemiştir. Üniversiteler, yandaş aramakta, öğretim üyesi aramamaktadır. Çünkü geçtiğimiz 3 yıl içerisinde üniversitelerde yaklaşık 6 bin öğretim görevlisi barış istediği, temel hak ve özgürlükleri savundukları, bilimden yana tavır aldıkları için üniversitelerden uzaklaştırıldı." diye konuştu.
Düzenlemenin içeriğine ilişkin bilgi veren Kaya, şöyle devam etti:
"Üniversiteler YÖK'ün onayı olmaksızın saray tarafından onaylanan asgari norm kadro alımlarını kendileri yapabilecek. Biliyorsunuz, üniversitelere atama doğrudan saray tarafından yapılıyor. Rektör saraydan atanmasına rağmen, norm kadro uygulaması da sarayın onayından geçiyor. Norm dışı kadroların alımında ise tek yetki YÖK'te olacak. Yandaş kayırmaya devam edeceklerini çok net bir şekilde göstermekteler."
Bu düzenlemeyle gençlere akademik kariyer için yol açmak yerine önlerine bariyer konulduğunu savunan Kaya, öte yandan beyin göçünden muzdarip olan Türkiye'nin, bu tür düzenlemelerle yurtdışındaki bilim insanlarını geri getiremeyeceğini söyledi.
Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Norm kadro seçimi rektörlerin inisiyatifine bırakıldığında hakkaniyetli bir seçim yapılacak mı? Öğretmen atamalarında KPSS'de Türkiye birincisi olanı mülakatta eleyen bir sistemin, akademik kariyeri olanları elemeyeceğinin garantisi var mıdır? Norm kadrolar dolu olduğunda genç beyinlerimiz ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar kadro alamayacak, istediği yere gelemeyecek. Asgari kadronun yetersiz olduğu üniversitelerde büyük mağduriyetler yaşanacak. Norm dışı kadrolarda çalıştırılanlar uzun yıllar kadro alamayacaktır. Norm dışı kadro alımı YÖK'e bırakıldığı için norm dışı çalışmalar da çok zorlaşacaktır. Liyakate göre değil de siyasete göre bilim insanı yetiştirmeye kalkarsanız bu ülkenin geleceği olamaz. Bu, Türkiye'nin önünü açan değil kapatan bir yönetmelik. Beyin göçünü daha da artıracağı çok açık."
Türkiye'deki üniversitelerin dünya sıralamasında yer almasının bu tür düzenlemelerle mümkün olamayacağını belirten Kaya, "Yandaştan öğretim üyesi olmaz, öğretmen olmaz. Olsa olsa yandaştan belediye başkanı, milletvekili yapabilirsiniz. Saraya sesleniyoruz; üniversitelerden elinizi çekin, bilim yuvası bilim yuvası olmaya ve bu alanda hizmet etmeye devam etsin." ifadelerini kullandı.
Kaya, üniversitelerdeki akademisyen açığının liyakate uygun şekilde yapılması gerektiğini de kaydetti.