Mansur Yavaş: Beka sorunu ulaşımla, temiz su ile ilgili var

Milliyet Gazetesi'nden Şevket Yaman'a seçim gündemi hakkında değerlendirmelerde bulunan CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş “Ankara’da beka sorunu görmüyorum. Beka sorunu varsa ulaşımla, temiz su içirmekle ilgili var. Korkutarak oy almayı doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı.

Yavaş, tanzim satış uygulamasının kalıcı çözüm olmadığını belirtirken iktidarın Millet Bahçesi projesinin ise “güzel bir fikir” olarak nitelendirdi. Yavaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini “tecrübeden uzak” diye eleştirmesine ise “Sadece tecrübe söz konusu olsaydı o zaman Melih Gökçek’i görevden almamaları gerekirdi” yanıtını verdi.

CHP, İYİ Parti ile yapılan iş birliği çerçevesinde; 2009’da MHP’den, 2014’te ise CHP’den yarışa giren Mansur Yavaş’ı başkent adayı olarak açıkladı.

‘En büyük sorun ulaşım’

- 18 Aralık 2018’de aday olarak açıklandınız ve iki aydır kampanyanızı yürütüyorsunuz. Sahadaki durumu nasıl görüyorsunuz?

Daha önce iki defa aday oldum. Şu an halkta, o iki adaylığımın daha da üzerinde ilgi, beklenti ve değişim arzusu var. Bunu açık açık görüyorum. İki seçimde de bütün partilerden oy almıştım ama bu seçimdeki gibi bir havayı gerçekten görmemiştim. Ben sadece bir kamuoyu araştırması yaptırdım. Orada 4.4 puan önde çıktık.

- Rakibiniz Mehmet Özhaseki, “Bizim iki partinin oyu bile yüzde 50’yi aşmamıza yetiyor” açıklaması yaptı, nasıl değerlendirirsiniz?

O zaman seçime gerek yok zaten. Önde çıktıkları anketler varsa yayımlasınlar.

- Sizce Ankara’nın en önemli sorunu nedir ve siz bu soruna nasıl bir çözüm öneriyorsunuz?

Ankara’nın en önemli sorunu ulaşım. Çözüm önerimiz de toplam 58,4 kilometre metro ve havadan raylı sistemler. Bunun çözümü budur. Ankaralılara belediye hizmetleriyle ilgili sorun nedir diye sorduğumuzda ulaşım çıktı, ikincisi de suyun pahalılığı çıktı. Ama ‘sizce Ankara’nın en büyük sorunu nedir’ dediğimizde yüzde 70 ekonomi ve işsizlik çıkmaya başladı. Biz de projelerimizin yönünü buraya döndürdük.

Termal turizm projesi

- Ankara’da istihdamı artırmak için bir yol haritası oluşturdunuz mu?

Siz yeni yatırımları teşvik etmek yerine belediye imkanlarını Ankapark’ta harcarsanız istihdam sağlayamazsınız. İstihdamı artırmanın en büyük yolu yeni yatırım alanları açmak ve teşvikler vermektir. Turizmde istihdam sağlayacağıma inanıyorum. Ankara’nın civarı termal tesis dolu.

İlk yapacağımız işlerden biri, bu tesis sahiplerini kuzey Avrupa ülkelerine götürmek, sigortaşirketleriyle görüştürmek. Orada termal tedavi alanların bu tedaviyi Ankara’da almalarını sağlamak. Tedavilerini yarı parasında dahi yapsanız sadece odanın bir günlüğünü 500 euroya satıyorsunuz. Bu kişileri Ankara’nın gezilecek görülecek yerlerine götürerek de onların para harcamalarını sağlayabiliriz.

İpek Yolu turizmini de yeniden kurgulamak lazım. Ayrıca şehir dışından 4 milyon insan Anıtkabir’e geliyor. Biz bunları gezdiremiyoruz. Oysa bunlara turlar yaptırılabilir. Elmadağ kış turizmine uygun, Gordion ve Çubuk’ta gezilecek alanlar var. Bu şekilde istihdamın çok çabuk sağlanacağını düşünüyorum. Çünkü termal sağlıkta da neredeyse bir hastaya bir kişinin istihdam edilmesi gerekiyor. En büyük projelerimizden biri de 81 İl Anadolu Kültür Bahçesi Projesi. Hemşehri dernekleri için alanlar oluşturup, aynı zamanda yerel ürünlerini üretip, satmaları sağlanabilirse ve turistler de burayı gezebilir.

- Cumhurbaşkanı Erdoğan, tanzim satış uygulamasının seçimden sonra da devam edebileceğine işaret etti. Siz bu projeye nasıl bakıyorsunuz?

Ben daimi çözümden yanayım. Kızılırmak suyu şu anda boşa gidiyor. Seçildiğimizde oradan gelen suyu Gölbaşı-Bala arasında bin kilometrekare bir alanda sulu tarım için kullanacağız. Bunu yaptığınız zaman, nakliye de binmeyeceği için hem sulu tarımla çiftçilerimiz kazanacak hem de Ankara’dakiler ucuz meyve ve sebze yiyecek. Bu kalıcı bir formüldür. Bu proje olursa tanzim satışa gerek kalmaz.

- Ankara seçmeni neden Mehmet Özhaseki’yi değil de sizi tercih etsin?

Ankara’ya yeni bir zihniyet lazım. Sayın Özhaseki’nin aday olduğu parti Ankara’da 17 yıldır var. Yeni bir hevese, yeni bir heyecana ve yeni bir bakışa ihtiyaç var. Bu da bende fazlasıyla var diye düşünüyorum. İki sefer seçim kaybettik ama insanların birçoğunun ‘keşke oy verseydim’ dediği bir sonuç ortaya çıktı. Bu sefer halk kesin kararını vermiş ve tercihlerini benden yana kullanacaklarına inanıyorum.

‘Bir problem yok’

- Ama Cumhurbaşkanı, sizi “tecrübesiz” olarak tanımlıyor, buna ne dersiniz?

Sadece tecrübe söz konusu olsaydı o zaman Melih Gökçek’i görevden almamaları gerekirdi. Bir de Sayın Cumhurbaşkanı İstanbul Belediye Başkanı olduğunda bir günlük belediye başkanlığı dahi yoktu, ona da dikkat çekerim.

- Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener ile iletişiminiz nasıl, partilerden beklediğiniz desteği alabiliyor musunuz?

İhtiyaç olunca Sayın Kılıçdaroğlu ile görüşüyorum. Hem onunla hem de Meral Hanım’la görüşüyorum. Gerekli desteği veriyorlar, bir problem yok.

‘Sağ-sol diye bakılmamalı’

- Kılıçdaroğlu, artık sağ-sol kavramlarıyla siyaset yapılamayacağını vurguluyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Siyasi konulara çok girmiyorum, belediye başkanının siyasetle uğraşmaması gerekiyor. Herkese eşit hizmet yapmak için siyasi görüşünü, kimliğini kalbine gömmesi gerekiyor. Böyle yaparsa rahat eder. Olaya sağ-sol diye bakmaktan çok belediye başkanı zorunlu olarak bir partiden seçime girecek ama sonra artık herkesi kucaklamak durumunda.

- AK Parti-MHP cephesinden “seçimlerin beka meselesi olduğu” yönünde açıklamalar geliyor...

Ankara’da beka sorunu görmüyorum. Beka sorunu varsa ulaşımla, temiz su içirmekle, yeşil alanlarla ilgili vardır. Dolayısıyla halk iyi hizmet edeceğini düşündüğü insana mutlaka oy verecektir ama korkutarak oy almayı açıkçası doğru bulmuyorum. Ankaralılar korkularıyla değil vicdanlarıyla oy kullansınlar.

‘Millet Bahçesi iyi fikir’

- Seçime kısa bir süre kaldı. Kampanyanızda, sürprizler olacak mı?

Daha çok insana ulaşmaya çalışacağız. Seçimin yolu budur. Kampanyada benim hoşlanmadığım şey; provokasyondur, bel altı denilen kirli siyasettir. Türkiye’nin bundan kurtulması lazım. Biz seçimi kazandığımızda zafer kazanmış görmeyeceğiz kendimizi demokrasi kazanacak. Dolayısıyla demokratik yarışı, kavga sebebi, savaş sebebi görmek son derece yanlış.

- İktidarın “Millet Bahçeleri” projesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben hükümetin davranışlarının bir çoğunu, halkın o andaki tepkisini azaltmak için yaptığına inanıyorum. Türkiye’de betonlaşma söz konusu olunca Millet Bahçesi fikrini ortaya attı. Ne olursa olsun güzel bir fikir.

‘Bu bir parti meselesi değil’

- Daha önce MHP adayı olmuş biri olarak, 24 Haziran’da MHP’ye oy veren 465 bin seçmenden destek alacağınızı düşünüyor musunuz?

Seçmene bakarken MHP’li, CHP’li, AK Partili olarak bakmıyorum. Sonuçta herkes insan. Biz vicdanlara, aklı selime hitap ediyoruz. Daha kötü yaşamak istiyorsa bana oy vermeyebilir ama daha iyi yaşamak istiyorsa oy verecektir. Sonuçta bu parti meselesi değil.

- Peki sizce MHP seçmeninin tamamı Özhaseki’ye oy verecek mi?

Sanmıyorum.

‘Kimse sandığa gitmez’

- 2014’te az bir oy farkıyla kaybettiniz. Sonrasında da sonuçlarda “şaibe” olduğu iddiasıyla itiraz ettiniz. Yine benzer süreci yaşamaktan endişe duyuyor musunuz?

Yaşanmaması için elimizden geleni yapıyoruz, tedbirlerimizi alıyoruz. Bizim tüm ıslak imzalı tutanakları toplamak ve mobil uygulamalarla da sonucu alıp
YSK sonucu ile örtüştürmek gibi bir görevimiz var. Eğer bu seçimde de şapheli sonuçlar ortaya çıkarsa biliyoruz ki artık kimse sandığa gitmeyecek. İnşallah sonuç tartışılmayacak şekilde ortaya çıkacaktır.