Ekrem İmamoğlu: 24 yıldır iktidardasın yapa yapa bunu yaptın
Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu buluşması sonrası edindiği izlenimleri ve notları paylaştı.
Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu buluşması sonrası edindiği izlenimleri ve notları paylaştı.
Ertuğrul Özkök'ün köşe yazısında yer veridiği Ekrem İmamoğlu'nun açıklamaları şöyle:
Geçen çarşamba akşamı Beylikdüzü’nde ‘millet ittifakı’nın İstanbul belediye başkan adayı Ekrem İmamoğlu ile buluştuk.
Önce onun yaptırdığı Atatürk Kültür Merkezi’ni gezdik.
Bugüne kadar epey kültür merkezi gezdim ama kütüphaneleri bu kadar kalabalık bir yer görmedim.
Sonra Yaşam Vadisi adını verdiği parkı gezdik.
İnsanlarla konuştuk.
Beylikdüzü gerçekten yaşanılacak bir vaha gibi.
Geçerken de sohbet ettik.
İşte size bu sohbetten aklımda kalanlar.
‘MİLLET BAHÇESİ’ NE DEMEK BÜTÜN BAHÇELER MİLLETİN
Nedir bu millet bahçesi adı? Öteki parklar bahçeler milletin değil mi? Yoksa onlara sadece oraları mı hak görüyorsunuz? Bütün bu alanların hepsi bütün milletin. Ama siz oraya kendi taktiğiniz ideolojik bir ismi verirseniz yine bölersiniz. Bırakın bütün yeşil alanlar, eğlence alanları bütün milletin olsun. Bizim adımız ‘millet ittifakı’ ise bütün bahçeler de milletindir.”
24 YILDIR İKTİDARDASIN YAPA YAPA BUNU YAPTIN
“İstanbul’da 24 yıldır yönetimdesiniz. Türkiye’de 17 yıldır iktidardasınız. İstanbul’un en az yeşil alanı bulunan ilçeleri AK Parti’nin 25 yıldır yönettiği ilçeler. Dün Esenyurt’taydım. Kişi başı yeşil alan 0.25 metrekare. Biz Beylikdüzü’nde 5 yılda 6 metreden 9 metrekareye çıkardık. Halk versin bize vizeyi bakın 5 yılda bunu nereye çıkarıyoruz.”
Ekrem İmamoğlu'nu şaşırtan anket! Ertuğrul Özkök'e açıkladı
İSTANBUL’UN 14 YAŞAM VADİSİ VAR VE 17 YILDIR ÖYLE DURUYOR
“İstanbul’da 15 yaşam vadisi tespit ettik. Orada duruyor. Kimi çöplük olarak, kimi boşluk olarak. 15 vadide 20 milyon metrekarelik yeşil alan yaratacağız diye açıkladık. Kuzeyde 70 kilometrelik yeşil kuşak üreteceğiz. 15 gün sonra Sayın Yıldırım bunları açıkladı. Yani 17 yılın sonunda mı gördünüz bunları?”
20 YIL GEÇTİ HÂLÂ 37 BİN DEPREM RİSKLİ BİNA VAR
“17 Ağustos depreminin üzerinden 20 yıl geçti. Bunca yıl sadece boş arazilere yeni bina yapmaktan başka ne yapıldı? Kartal’daki olay bunun alarmı. Şehir içerisinde tespitli 37 binin üzerinde riskli bina var.”
İSTANBULLUYA EN BÜYÜK VAADİM ŞU: ADİL BİR KENT
“En büyük projem adil bir kent yaratmak. Şu anda hiç adil olmayan bir şehirde yaşıyoruz. En az oy aldığım ilçelerin tamamını geziyorum. 25 ilçeden 20’sini gezdim. 17 yıldır arkanızda bu kadar büyük bir siyasi güç var. İktidarın bütün gücünü arkana almışsın, bir tane kreşin bile yok. Böyle içler acısı bir durum olur mu? Kültür merkezi yok, kütüphanesi yok. İstanbul tarihinin en adil belediye başkanı olacağım.”
BEKA SORUNU 1
YANİ BİZ ONLARDAN DAHA AZ MI MİLLİ ŞUURA SAHİBİZ
“İstanbul’un kaybedilmesi Türkiye’nin bekası bakımından nasıl bir etki yapar? (Gülerek) Bu ne biçim sözdür? Ciddi olalım. Bir yerel seçim yapıyoruz. Bunun milletin bekası ile ne ilgisi var? Biz de bu milletin insanları değil miyiz? Ne yani biz onlardan daha mı az milli şuura sahibiz?”
BEKA SORUNU 2
ASIL BİZ SEÇİLİRSEK MİLLİ ŞUUR ULUSAL BİLİNÇ ŞAHLANACAK
“Ben de çıkıp tam aksini söyleyeceğim. Asıl biz bu şehirde seçilirsek milli şuur, ulusal bilinç şahlanacak, bu ülkeye daha da yerleşecektir. Asıl biz seçilirsek belki iktidar milletin gerçekten bekası ile ilgili ulusal konulara daha fazla odaklanma imkânı bulur. Bu bir iş yükü paylaşımıdır. Demokrasinin güzelliği budur. Bugün sen yönetirsin bir başka gün milletin teveccühünü kazanmış bir başkası. Seçimi bunun için yapmıyor muyuz?”
BÜTÜN CAMİ İMAMLARINA ŞU MEKTUBU GÖNDERDİM
“İstanbul’daki bütün camilere, cemevlerine, kiliselerine, sinagoglarına tek tek elden birer mesaj gönderdim. Bütün mahallelerdeki dini önderler beni tanısınlar, ben kimim, nereden geliyorum bilsinler istedim. Bunu siyaseti hepimize ait inanç mekânlarına sokmamaları için yaptım. Çünkü bazı dini mekânlardan öyle kirli iftiralar üzerinden öyle kötülükler yapılıyor ki...”
TEYZEYLE KONUŞTUM HEMEN ONU ARADILAR ÇÜNKÜ ONDAN KOPTULAR
“Bakın ben pazar yerinde bir teyzeyle konuştum, onu arama ihtiyacı hissettiler. Çünkü 17 yıl sonunda pazar yerindeki o teyzeden koptular. Yani biz aslında vatandaşa siyaseti yeniden hatırlatan bir siyaset başlattık.”
TANZİM SATIŞ 1
BOLLUK KUYRUĞU DİYORSUNUZ GİDİP BİR DE İNSANLARA SORUN
“İstediğiniz kadar bunlar bolluk kuyruğu deyin. Gidin sorun bakalım vatandaşa veya dışarıdan gelen birine bu kuyruk nedir diye. Ekonomisi iyi olan bir ülkede, adaleti olan bir ülkede böyle kuyruk olur mu?”
TANZİM SATIŞ 2
BİR MATAHMIŞ GİBİ KUYRUKLARI TV’DE DE GÖSTERTİYORSUNUZ
“Ayrıca o kuyruktaki vatandaş kim? Dar gelirli insanlar. Tanzim satış yapacaksan böyle mi yapılır? Saatlerce kuyrukta bekleterek ve onları adeta teşhir ederek? Bu kuyruk bana göre siyasetin yozlaşmış yanının fotoğrafı. Üstelik de bunları bir matahmış gibi kendinize yakın medyada teşhir ediyorsunuz. İnsanların ucuz ürüne ihtiyacı varsa bunu onur kırmadan, kuyruğa sokmadan, esnafı terörist diye suçlamadan yapmanın biçimleri vardır. Biz bunu göstereceğiz.”
TANZİM SATIŞ 3
KUYRUĞU HANGİ PARTİ YAPARSA YAPSIN SEÇİMDE CEZASINI ÇEKER
“Toplumun hafızası bazı şeyleri unutmuyor. 79’da bizi unutmadı, bunu da unutmayacak. Bugün 21’nci yüzyıldayız ve vatandaşı kuyruğa sokup saatlerce bekletmenin gerekçesini öyle dış mihrak mış mihrakla açıklayamazsın. Sen açıklasan da vatandaş yutmaz. Ülkede böyle bir yoksulluk varsa onun suçlusu iktidardır. Yarın biz bunu yapacak olsak yine suçlanacak olan da biz oluruz. Vatandaş haklıdır. ‘Ben sana oyumu verdim, sen beni kuyruğa sokturdun’ der.”
KÖPEKLERE TASMASIZ ‘PATİ PARKI’ PROJESİ
“Bir gün bu yaşam vadisinde dolaşırken bir kadın geldi. ‘Başkan parkta köpeklerini gezdirenler var ama bazılarımızın çocukları korkuyor. Buna bir çare bulabilir misiniz’ dedi. O sırada orada elinde tasmasıyla köpeğini dolaştıran bir vatandaş geldi. ‘Hanımefendi haklı ama biz de köpeklerimizi gezdirmek istiyoruz bir çare bulsanız’ deyince aklımıza bu ‘pati park’ geldi. Şimdi etrafı telle çevrili bir parkımız var. İsteyen getirip köpeğinin tasmasını bırakıyor, hayvanlar özgürce koşuyor burada.”
17 YILDA BAŞAKŞEHİRSPOR’DAN BAŞKA HANGİ MARKAYI YARATTINIZ
“10 milyon insan geliyor diyorsunuz, Avrupa’da ortalama hiçbir özelliği olmayan bir şehrine giden insanın üçte biri kadar para bırakmıyor? Neden çünkü 17 yılda bu şehrin değerini düşürdünüz. Allah aşkına 17 yılda bu şehirde onu dünya markası yapacak ne ürettiniz? Sanatta, kültürde, şehircilikte... Bazı ailelerin, İKSV gibi üç-beş kuruluşun yaptığı işler olmasa, dünyaya anlatacak hangi hikâyeniz var? Yıllar önce başlayan bir Avrasya maratonunuz olmasa, şehrin adı geçmeyecek. Belki övünebileceğiniz tek şey ‘Biz Başakşehir diye bir takım yarattık’ olabilir. O övündüğünüz şey de Türk sporunu gırtlağına kadar siyasetin içine gömmekten başka bir şey değil.”
MUHAFAZAKÂR AİLELER BENİM DÖNEMİMDE DAHA RAHAT YAŞAYACAK
“Muhafazakâr ailelere sesleniyorum. Seçilirsek hayatınız çok daha kolay olacak. Bunu kolaylıkla vaat ediyorum. Çünkü Beylikdüzü’nde yaptım bunu ben. Hiçbir sosyal tesisi olmayan ilçede bugün 9 sosyal tesis var. Benim amacım ve görevim insanları mutlu etmek. Hem kendi hayat tarzları içinde en güzeli yaşamaları, hem de hep birlikte mutlu yaşamaları. Beylikdüzü bir kutuplaştırmayı önleme projesidir. Burada başardık, bütün İstanbul’da niye başaramayalım ki.”
VAROŞ ÇOCUKLARI NEDEN BENİM İÇİN RAP MÜZİK YAZIYOR
“Çünkü beni en iyi onlar tanıyor. Çünkü değişim sancısını en çok onlar hissediyor içlerinde. Çünkü adil olmayan bu İstanbul düzenini değiştirmek istiyorlar. Çünkü gençler bana gelip müzik yapacak yer isteyince veriyorum. Skateboard pisti isteyince ‘Projeyi siz çizin ben yapayım’ diyorum. Sosyal medyada seyrettiğiniz dinlediğiniz o rap klipleri işte bu değişim arzusunun melodisidir.”
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELEDE ELİMİ TAŞIN ALTINA SOKACAĞIM
“Bugün İstanbul’da büyük bir uyuşturucu sorunu var. Bunu sadece polisiye önlemlerle önleyemezsiniz. Bizim bu konuda çok iyi bir tecrübemiz var. Burada bir bina vardı. İçinde 160’a yakın bağımlı insan yaşıyordu. Binanın sahibi ile konuştuk. Burayı rehabilite ettik. Büyük bölümünü bağımlılıktan kurtardık.”