Erdoğan'dan Akşener'e gözdağı: Cezaevine düşebilirsin
Erdoğan, Akşener'e "Birileri şu an cezaevinde süre dolduruyor. Aynı yola sen de düşebilirsin" dedi.
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in CHP Genel Bakanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Denizli'de düzenlediği mitingdeki sözleri nedeniyle hesaplaşacağını söyledi. Erdoğan, Akşener'e "Birileri şu an cezaevinde süre dolduruyor. Aynı yola sen de düşebilirsin" dedi.
Miting alanında platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalınan 'Nereden nereye' seçim şarkısına bir süre eşlik etti. Elazığ'dan övgüyle bahseden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türküleriyle Anadolu'yu bir ocak gibi ısıtan Elazığ, toprağında sahabeleri, serdengeçtileri, şehitleri ağırlayan Elazığ, Selçuklu’nun, Artuklunun, Yavuz'un emaneti Elazığ, 23'ü 2023'e taşımak için can atanların şehri Elazığ, bugün sizleri bir kez daha yürekten selamlıyorum. Fethi Sekin gibi vatan millet sevdalıları oldukça, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Rabbim tüm şehitlerimizden ve gazilerimizden razı olsun. 14 ay sonra Elazığ'da olmaktan, siz Gakkoşlarla hasret gidermekten memnuniyet duyuyorum" dedi.
'BİZİM İÇİN KADINLAR GÜNÜ, HER GÜNDÜR'
8 Mart Dünya Emekçi Kadın Günü'nü hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu günün, batılıların anlayışı olduğunu belirtip, annelerin önemine vurgu yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"31 Mart'ta iftiracı müptezellere edep dersi, ahlak dersi, insanlık dersi vermeye hazırlanan bir Elazığ var. 31 Mart'ta dörtlü çeteye dürüstlük dersi vermeye can atan Gakkoşlar var. 31 Mart'ta Kandil'in mızıkacılarına sandıkta milli şamarı indirmeyi iple çeken bir Elaziz var. Bu meydanda yalan yok, iftira yok. Bu meydanda sadece aşk var, samimiyet var. Bu meydanda hakaret, buhran yok, sadece dürüstlük, nezaket var. Bu meydanda zillet yok, sadece beka var, bağımsızlık, milli gurur var. Bu meydanda gerektiğinde bölücüleri demir yumruk olup ezen yiğitler var. Bu meydanda kutuplaşma değil, sadece kardeşlik var. Rabbim bu meydanı, bu sevdayı, kem gözlerden, nazarlardan saklasın. Rabbim yol arkadaşlığımızı daim eylesin. Dostluğunuz, muhabbetiniz için her birinize teşekkür ediyorum. Dün malum Dünya Kadınlar Günü'ydü. Ama bizin için Dünya Kadınlar Günü bir gün değildir. Dünya Kadınlar Günü, batının bir anlayışıdır. Bizim için kadınlar günü, her gündür. Niye? Ana her gün var mı, var. Ana yoksa insan yok, ana varsa insan var. Sevgililer sevgilisi peygamberimiz ne buyuruyor; 'Cennet, annelerin ayakları altındadır.' Annenin ayağının altını öpüyor musun? Hep öpün. Analarının ayağının altında cennetin kokusu var. Tamam, ihmal etmeyin ha. Bak babaların ayaklarının altında demiyor, anneleri diyor. Ona göre. Elazığ vefadır, samimiyettir, milli iradenin kalesidir."
'SİYASET AYRIŞTIRMAK İÇİN DEĞİL, BİRLEŞTİRMEK İÇİN VARDIR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Siyasetin, insanları ortak değerler, ortak idealler etrafında bir araya getirme sanatı olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Siyaset özünde bir yarıştır, rekabettir, mücadeledir. Siyaset, bileğinin gücüyle değil, sözün gücüyle kalpleri kazanmaktır. Siyaset, insanları ortak değerler, ortak idealler etrafında bir araya getirme sanatıdır. Siyaset, ayrıştırmak için değil, birleştirmek, kutuplaştırmak için değil, gönülleri buluşturmak için yapılır. Her kim siyaseti insanımızı birbirine kırdırma aracı haline getiriyorsa, PKK'nın desteklediği HDP gibi. Açık söylüyorum; onlar, bu millete ihanet içindedir. Her kim miting meydanlarını iftira kürsüsüne çeviriyorsa, o sadece kendi itibarını değil, siyasetin itibarını da yok ediyor demektir. Geçmişte Türkiye bu tarz pek çok siyasetçi görmüştür. Bu millet, yalanlarıyla, iftiralarıyla siyaseti kirleten, siyaseti lekeleyen birçok kifayetsiz görmüştür. Bu ülke, CHP'nin milletvekili pazarlığı yaptığı Güneş Motel rezaletini, 4 senede 6- 7 parti değiştiren fırıldakları bizzat görmüş, yaşamıştır. Millet, siyasetin kalitesini arttırmak yerine, seviyesini aşağıya çekenlerin bir yolunu bulup sandıkta def etmiştir. Günlük hayatta 'yalancının mumu yatsıya kadar yanar.' Siyasette ise yalancının mumu, en fazla seçime kadar yanar. Seçim sandığı önüne gelince bu millet, yalancıya dersini muhakkak verir. Tarihimiz, bühtanla seçimi kazanacağını düşünen çapsızlarla doludur. Tarihimiz, projeleriyle değil de laf cambazlıklarıyla milletin gönlüne gireceğine inanan bir kifayetsiz muhterisler çöplüğüdür. Hamdolsun biz 40 senedir siyasetin içindeyiz, sizlerin huzurundayız. Yaşantımızla, kişiliğimizle, fikirlerimizle, meydanlarda söylediklerimizle, icra makamında yapıp ettiklerimizle 82 milyonun karşısındayız. Bu 40 yıllık siyasi hayatımız boyunca her türlü insanı, her türlü karakteri, her türlü siyasetçi tipini gördük. Ülkesine edenleri de çıkarlarına tapanlarını da gördük. Milletin emanetini koruyanları da ona ihanet edenleri de gördük. Darbecilere direnenleri de hainlerle anlaşıp tankların arasından sıvışanları da gördük. Bay Kemal gibi."
'FETÖ'CÜLERİN MÜSAADESİYLE ÇIKIYOR'
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biliyorsunuz o gece, 15 Temmuz 23.15'te beyefendi Atatürk Havalimanı'na giriyor İstanbul'da. Tankların orada, millet orada ve o ne yapıyor biliyor musunuz? Tankların arasından FETÖ'cülerin müsaadesiyle çıkıyor, gidiyor. Nereye, kim bu adam? 'Darbecilere karşı önce tankların önüne önce ben çıkarım' diyen adam, Bay Kemal. Yalancı yalancı. Akşam yalan, sabah yalan. İşte bana da attığı iftiraları da biliyorsunuz. Açtım davaları, bayağı kazanıyorum" diye konuştu.
'2,5 MİLYON LİRAYI MEHMETÇİK VAKFI'NA HİBE EDECEĞİM'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında kendisine yönelik Man Adası iddialarıyla ilgili açtığı davada 2,5 milyon lira tazminat kazandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi en son Man Adası diye bir şey tuttu. Çıkardı grubunda böyle kağıtları da salladı. Açtık davayı. Oradan da 2,5 milyon kazandık. Şimdi o tabi itirazlarını filan yapıyor. İnşallah o itirazlar da sağlam gelecek. Ve 2,5 milyonu aldığımda, onu Mehmetçik Vakfı'na ben de hibe edeceğim. Nasıl, iyi değil mi? En ideal yer orası. Hiç olmazsa Kılıçdaroğlu'nun da bir hayrı olur" şeklinde konuştu.
‘MİLLET SAMİMİYETE OY VERİR’
Milletin popülizme, hakarete, yalana prim vermeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Önce devlet, önce beka' diyenleri gördük. 3- 5 oy için terör örgütüne taşeronluk yapanları gördük. Demokratları da özgürlükçüleri de gördük. 'Yasaklar sürsün' diye Anayasa Mahkemesi kapısında nöbet tutanları gördük. Bu tiplerin hepsini milletimizin desteğiyle son 17 senede, 14 kez sandığa gömdük. 'Muhtar bile olamaz' dediler. Bize ömür biçenleri de Allah'ın lütfüyle hamdolsun hezimete uğrattık. Bu millet, popülizme, hakarete, yalana asla prim vermez. Bu millet, bölücülerle işbirliği yapıp, milli iradeye tünel kazılmasına asla göz yummaz. Benim milletim projeye, esere, doğruluğa, dürüstlüğe, samimiyete oy verir" dedi.
'HANIMEFENDİNİN KAÇACAK DELİĞİ DE YOK'
Denizli'deki mitingde kendisine yönelik sözleri üzerinden İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i de eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Biliyorsunuz, biz CHP'nin başındaki zatın yalanlarıyla uğraşıyoruz. CHP Genel Başkanının akşam başka yalanlarıyla uğraşmaktan bıktık. Atalarımız, 'Üzüm üzüme baka baka kararır' diyor. Bay Kemal'in yalan furyasına son günlerde ittifak ortakları da katıldı. Hanımefendi de katıldı, bir diğeri de katıldı. HDP Eş başkanları bir taraftan, hanımefendi diğer taraftan sürekli iftira. Dağdan aracılarla sürekli pusula, emir, direktif geliyor. Hemen ertesi gün Kandil'in mızıkacıları bize saldırıyor. Denizli'de ortak miting düzenliyorlar, bize saldırıyorlar. Anlaşılan bu mızıkacılar, önümüzdeki 21 gün boyunca gittikleri her şehri, her ilçeyi, her bir vatandaşımızı 'teröristler' diye selamlayacaklar. Şaka bahanesiyle önlerine çıkan herkese terörist damgası vurmaya, benim milletime hakarete devam edecekler. İnşallah Elazığ'a gelirler mi bilmiyorum. Geldiklerinde aynı hataya burada düşmezler, aynı hatayı burada inşallah tekrarlamazlar. Şehitler, gaziler, yiğitler, kahramanlar otağı Elazığ'da inşallah sizleri teröristler diye inşallah selamlamazlar. Çünkü tıpkı Denizlili, Aydınlı kardeşlerim gibi Gakkoşlar da hassastır. Bunun adı şaka değil, komiklik değil, olsa olsa hadsizliktir. Şu anda mahkemeye verdim. Mahkemede hesaplaşacağız. Oradan da bir şeyler muhakkak gelecek. Fakat hanımefendinin kaçacak deliği de yok. Çünkü milletvekili de değil. Onunla hemen hesaplaşacağız. Onun hesabı ağır olacak. Milletimiz onlara 31 Mart'ta en büyük tokadı atacak. 31 Mart günü millet bunlara şaka nasıl olurmuş, sandıkta gösterecek. İşte muhalefet bu. Muhalefetin seviyesi, kapasitesi, çapı bu. Bunlardan ne köy olur, ne kasaba. Bunların ne size hizmet gibi bir derdi, ne de Türkiye'nin geleceğiyle ilgili bir projesi var. Bunların tek hedefi, koltuklarını korumak, çıkarlarını korumak, rant kapısı olarak gördükleri 3- 5 belediyeyi korumak. Bunların gayesi bize hakaret ederek bölücü örgütün uzantılarıyla girdikleri ittifakı gizlemek."
HATAY BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANINA ELEŞTİRİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın 'Oy vermiyorsunuz konuşuyorsunuz' videosunu dev ekrandan izletip, "Ya bu terbiyesizlik bu. Niye oy vereceğim ki? Niye hizmet getireceğim ki? Yahu senin görevin oraya o hizmeti getirmek. 'Hayır' diyemezsin. Ama bunun başındaki genel başkanından bir şey olmaz ki. O ne ki, başkanı bu olsun? Getireceksin arkadaş, getireceksin. Bunun lamı cimi yok. Sen orada kendi adına durmuyorsun, Türkiye Cumhuriyeti adına duruyorsun, getireceksin. Gittikleri her yerde bizi eleştiriyorlar. Ancak bölücü örgütün uzantılarının tehditlerine, şantajlarına tek kelime dahi etmiyorlar" dedi.
'DEFOL ORAYA GİT DEFOL'
Cmhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, HDP'li milletvekilleri ile terör örgütü PKK'nın sözde yöneticilerinin açıklamalarını içeren videoları da alandakilere dev ekrandan izleterek, şöyle konuştu:
"Kürdistan' diye bir bölge yok. Sen Kürdistan'ın çok mu seviyorsun, o zaman Kuzey Irak'ta Kürdistan var. Buyur, oraya git. Defol oraya git, defol. İşte 31 Mart bunlara bu cevabı verme günüdür. Şimdi hanımefendi nasıl beğendin mi? Bak Kürdistan' diyor. Onunla omuz omuza giriyorsun hanımefendi. Sen Erdoğan'ın ağzından halkına 'terörist' dediği ifadesini asla ispat edemezsin. Edemeyeceğin için de bunun bedelini ödeyeceksin, ödeyeceksin. Senin ortağın ödüyor, sen de ödeyeceksin. HDP ödeye ödeye zaten bitmiyor. Bak şu anda birileri cezaevinde süre dolduruyor. FETÖ'cüler süre dolduruyor. Aynı yola sen de düşebilirsin. Niye, çünkü bu ülkenin Cumhurbaşkanına iftira atamazsın, yalan söyleyemezsin. Asla söylemediklerimle bana iftirada bulunamazsın. Türkiye yol geçen hanı değildir, bir hukuk devletidir. Ne diyor; 'Biz arkamızı YPG'ye, PYD'ye dayadık, PKK'ya dayadık.' Ben de buradan söylüyorum; biz de arkamızı Gakkoşlara dayadık. Bay Kemal'in söyleyecek hiçbir şeyi yok, diğerlerinin de yok. Bunlara tavır almak yerine her defasında hakaret, hakaret, hakaret. Benim CHP'ye, sözde İYİ Parti'ye, Saadet'e gönül vermiş kardeşlerime bu gerçekleri hiç anlatamıyorlar. Kandil'e laf edemiyorlar, Pensilvanya'ya tek kelime söylemiyorlar, YPG'ye tek bir eleştiri getiremiyorlar. Bu çapsızlar hangi iftirayı atarsa atsın, bizim tek bir gündemimiz var, bizim derdimiz millet, hedefimiz hizmet."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının son bölümünde Elazığ'a 17 yılda yaptıkları ve yapılacak yatırımları anlatarak, alandakilere çay hediye etti.